Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/464 E. 2022/223 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/464 Esas
KARAR NO : 2022/223
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ: 04/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: … isimli şahıs tarafından 01/12/2017 tarihinde davacı şirket hakkında 28/11/2015 tarihli yazı ve 16.11.2017 tarihli temlik sözleşmesine istinaden örnek no:7’ye göre ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan bu haksız icra takibine karşı borca itiraz dilekçeleri ile Antalya 2.İcra Müdürlüğü tarafından 29.12.2017 Tarihinde icra takibine; takibin dayanağının geçersiz kılınan sözleşme olması sebebiyle haksız olduğu, takip dayanağı belgenin fotokopi olduğu gerekçeleri ile borca, faize, tüm fer’ilerine ve dosyanın tamamına süresinde itiraz edilerek icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, davacı aleyhine başlatılan takibe konu bedelin şart işleme dayanan sözleşmeye istinaden başlatıldığını, takibe konu belgelerin dosya borcuna itiraz edilmeden önce incelendiğinde geçersiz kılınan sözleşemeye istinaden icra takibi başlatıldığının görüldüğünü, 28.11.2015 Tarihli davacı şirket ile alacağı ilk temlik eden kişi … arasında düzenlenmiş olup sözleşme içeriğinde; 8.10.2015 Tarihli sözleşme ile …’ün davacı şirket yetkilisine 5 daire tapusunun verileceği ve buna karşılık olarak davacı şirket tarafından 370.000,00 TL ödeneceğini, bunun dışında da 72.000,00 TL senet ve 140.000,00 çekin temlik alınacağının belirtildiğini, ancak belirtilen şart işlemlerin yerine getirilmediğini ve davacıya daire tapularının verilmediğini ve temlik işlemlerine konu çeklerin alınmadığını, sözleşmeni taraflarca karşılıklı olarak 17/12/2015 tarihinde bu ve eski sözleşmeler iptal edilmiştir şeklinde anlaşma yapılarak geçersiz hale geldiğini, Ek te sundukları senet suretinden de anlaşılacağı üzere dava dışı …’ün 17/12/2015 tarihinde davacıya sözleşmeleri fesh ederek aynı tarihte davacıya 17/12/2015 düzenleme 31/12/2016 ödeme tarihli 8.500 TL bedelli senet düzenleyerek verdiğini, dava dışı …’ün aynı tarihte hem sözleşme alacaklısı hem de senet borçlusu olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, dava dışı …’ün silik okunaksız ve hiç bir hukuki dayanağı dahi olmayan geçersiz ve yok hükmünde bulunan sözleşmeyi temlik etmek sureti ile sanki alacaklı imiş imajı vermek suretiyle 3. kişileri de aracı kullanarak haksız ve hukuka aykırı işlemler gerçekleştirdiğini, davalı/alacaklı görünen tarafça başlatılan icra takibinin dayanak belgeleri olarak gösterilen … ile davacı şirket yetkilisi … arasında akdedilen 28/11/2015 tarihli sözleşmenin 17/12/2015 tarihli “BU VE ESKİ SÖZLEŞMELER İPTAL EDİLMİŞTİR” ibaresi düşülerek tarafların sözleşmeden karşılıklı olarak feragat ettiklerinin açıkça ortada olduğunu, 28/11/2015 tarihli sözleşme taraflarından …’ün sözleşmede ifayı üstlendiği edimleri yerine getirmemesi sebebiyle davacı şirket yetkilisi …’in isteği üzerine karşılıklı olarak feshedilen sözleşmeye dayanarak alacağın devri sözleşmesi ile alacaklı görünen taraftaki şahsın değiştirilmesi suretiyle alacağın sağlanmasının amaçlanması ve bu sebeple davacı şirket hakkında başlatılan haksız icra takibinin hiçbir hukuki dayanağı olmayan ve tamamen davacı şirketi zarara sokmak maksadıyla ortaya konan ehliyetsiz bir işlem olduğunu, bununla birlikte Antalya 2 İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra takip dosyasında dayanak belge olarak gösterilen sözleşme ekine “sureti gibidir” kaşesi vurulduğunu ve bu sözleşmenin aslı gibi algısı yaratılmaya çalışılmakta olduğunu, ancak sözleşme aslı davacı şirket yetkilisi …’de olup icra takibine dayanak belge olarak gösterilen sözleşmenin silik, tahrifat yaratılmış, okunaksız ve hukuki geçerlilikten uzak olduğunun ortada olduğunu, bu konuda Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulacak olduğunu soruşturma numarasının sayın mahkemeye ibraz edileceğini, borca itirazları ile durmuş olan icra takibi sırasında alacaklı görünen tarafça süresi içerisinde itirazın iptali veya kaldırılmasına yönelik herhangi bir işlem yapılmadığını söz konusu icra takip dosyasının 29/.12.2017 tarihinde durdurulmuş olmasına rağmen davalı/alacaklı görünen tarafça UYAP/POLNET entegrasyonu kapsamında 11.01.2018 tarihlerinde davacı şirkete ait olduğu tespit edilen … plakalı araçlar üzerine dosya kapsamında mahrumiyet eklenerek hukuka aykırı işlem gerçekleştirildiğini bu durumu fark etmeleri üzerine araçlar üzerine sehven haciz konulduğu belirtilerek mahrumiyetlerin İcra Müdürlüğü tarafından iş yoğunluğu gerekçe gösterilerek kaldırıldığını, dava konusu Antalya 2 İcra Müdürlüğü … E. Sayılı icra takibini başlatan … ile dosyada alacaklı olarak görünen … arasında 09/08/2019 tarihinde Antalya 11. Noterliği’nde … yevmiye nolu alacağın devri sözleşmesi yapıldığını ve haksız icra takibinin alacaklısı olarak görünen şahıs değiştirilerek alacağın bir şekilde sağlanmasının amaçlandığını, taraflar arasında akdedilen alacağın devri sözleşmesinin taraflarına tebliğ edilmediğini, usulüne uygun bir şekilde taraflarına tebliğ edilmeyen bu sözleşmenin davacı/borçlu görünen davacı açısından hüküm ifade etmediğini, kaldı ki geçersiz bir sözleşmenin devri de geçersiz olacağından alacağın devrine ilişkin tüm sözleşmelerin yok hükmünde olduğunu ve hiç bir hukuki geçerliliği bulunmadığını, … vekili tarafından 15.08.2019 tarihinde durdurulmuş takip hakkında geçerli olmayan ve herhangi bir hukuki dayanağa haiz olmayan belgeler ile ihtiyadi haciz kararı verilmesinin istendiğini, İhtiyadi haciz kararı alınabilmesi için öncelikle geçerli bir alacağın varlığının gerekmekte olduğunu, takip konusu yapılan bedelin davacı şirket tarafından takibe itiraz gerekçesi olduğu üzere 01/12/2017 Tarihinde davacı aleyhine başlatılan takip dayanağı belgede alacağı temlik eden arasında yapılan temlik işleminin geçersiz olduğunu, geçersiz hukuki işleme dayalı sözleşmede yazılı bedelin haksız olarak …’den temlik yolu ile öncelikle …’a, …’dan da ihtiyadi haciz isteyen …’a temlik edildiğini, bu sebeple geçerli bir borç ikrarını belirten herhangi bir belge olmaksızın, Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi (… D.İş. sayılı dosyası ile) tarafından halihazırda geçerli bir alacak bulunmadan; objektif ölçütlere dayanmadan, somut, geçerli kanaat oluşturmaksızın haksız ve hukuka aykırı olarak ihtiyadi haciz kararı verildiğini, 20/08/2019 tarihli ihtiyati haciz kararına dayanarak 23/08/2019 tarihinde alacaklı vekilinin kolluk güçleri ile birlikte davacı şirkete geldiğini ve haciz işlemine başladıklarını, uygulanan ihtiyadi haciz kararı esnasında haciz baskısı altındayken, itirazi kayıtlı olarak ihtiyadi haciz bedeli olan 100.000,00 TL’nin Antalya 2.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyanın kasa hesabına ödemek zorunda bırakıldığını ve davacının mağdur edilerek ticari hayatının zedelenmesine de yol açıldığını, davacı şirketin saygın bir şirket olduğunu Antalya ilinde ve diğer illere malzeme temin eden Sanayi bölgelerinde tanınan bir şirket olduğunu, davacı şirketin Dosya alacaklısı olduğunu iddia eden …’e herhangi bir borcu bulunmamakla birlikte İcra dosyasını temlik alan … ve daha sonra temlik alan … isimli şahıslara herhangi bir borcu bulunmadığını, iddia ederek, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle; Hukuki geçerliliği olmayan ve davacı şirketi zarara uğratma kastı taşıyan Antalya 2 İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında takibe dayanak, davacı şirketi ve şirket yetkilisinin iptal edilmiş olan sözleşmeye istinaden alacaklı görünen şahsa ve alacağın devri sözleşmeleri uyarınca alacaklı olarak adı geçen şahıslara borçlu bulunmadığının tespitine, Antalya 2 İcra Müdürlüğü … E. Sayılı takip doyasının hak düşürücü süre içerisinde itirazın kaldırılması veya iptali için herhangi bir işlem yapılmamasından ve takip kesinleşmeden UYAP sistemi üzerinden davacı şirkete ait araçlar üstüne haciz(mahrumiyet) işlemi yapılarak ortaya çıkarılan hukuka aykırı işlemlerin tespiti ile icra takip dosyasının iptaline, alacaklı görünen tarafın kötü niyetli olarak iptal edilmiş sözleşme nüshası üzerinden icra takibi başlatmasına istinaden takibe konu edilen borcun %20’sinden az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, Antalya 4 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Diş K. sayılı dosyası ile verilen karara dayanarak ihtiyati haciz baskısı altında Antalya 2 İcra Müdürlüğü … E. Sayılı takip doyasın dosyası kasa hesabına yatırılan 100.000,00 TL’nin borçluya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve davacıya iadesine, davacı tarafından Antalya 2 İcra Müdürlüğü … E. Sayılı takip doyasında icra müdürlüğü kasa hesabında bulunan 100.000 – TL’nin Nemalandırılmasına ve nema bedeli ile davacıya iadesine, Antalya 4 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Diş K. sayılı dosyası hakkında yatırmış olduğu 425 teminat karşılığı olan 25.000 TL teminatının borçluya ödenmemesi konusunda Tedbir kararı verilmesine, haksız olması halinde Antalya 4 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Diş K. sayılı dosyasına yatırılan teminatın Mahkeme veznesinden alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Karşı taraf vekilince mahkemeye sunulan dilekçe ile hem istirdat ve hem de borcun tamamı için borçlu olmadığının (menfi tespit davası) tespitini talep ettiğini, fakat borcun tamamı için menfi tespit davası açmasına rağmen harca esas dava değerine 125.000,00 TL yazarak ödemesi gereken harçtan kendilerini muaf tutmaya çalıştıklarını, borcun tamamı için menfi tespit isteyen davacının öncelikli talep edilen miktar üzerinden harcı tamamlama ile mükellef olduğu kanaatinde olduklarını, aksi takdirde dava şartı olan harcı tamamlamayan davacının davasının reddi gerektiğini, davacı tarafın delil olarak sunduğu, davanın özünü oluşturan 28.11.2019 tarihli mutabakat belgesinde tahrifat yapıldığının açıkça ortada olduğunu, ihtiyati haciz ve icra takip dosyalarında mevcut olan aynı mutabakat incelendiği takdirde davacı tarafın şimdi sunduğundan farklı olarak 28.11.2019 tarihinin altına yazılan, “Eski sözleşmeler iptal edilmiştir” ibaresi bulunmakta olduğunu ve altında tarih mevcut olmadığını, 30.11.2017 tarihinde cebri icraya konulan bu mutabakata ilişkin hiçbir şekilde itiraz edilmediğini ve karşı belge sunulmadığını, yapılan itirazda ise sadece temlik edilen şahısla bir ilgileri yoktur denildiğini, belgeye yine itiraz edilmediğini, karşı tarafın sunmuş olduğu mutabakatta ise “Bu ve Eski sözleşmeler iptalmiştir” ibaresi ile 17.12.2019 gibi uydurma bir tarih bulunduğunu, açıkça görüleceği üzere “Bu ve” ibaresi sonradan eklenerek mutabakatın da geçersiz kılınmaya çalışıldığını, sayfalarca sözleşmenin her bir kelimesinde imla kurallarına riayet etmiş okur yazar, makul zekaya sahip birisinin, tam da yüz binlerce TL’lik sözleşmeyi iptal edecek 2’şer harflik 2 kelimede imla hatası yapmasının tesadüf ile ya da maddi hata ile yorumlanamayacağının ortada olduğunu ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, mutabakatı düzenleyen kişinin cümleye büyük harf kullanarak “Bu ve” ibaresi başlaması ve ardından tekrar büyük harf ile cümleye başlamışcasına “Eski sözleşmeler” diye devam etmesinin açıkça sözleşmede tahrifat yapıldığını ortaya koymakta olduğunu, eklenen ” Bu ve” ibaresindeki renk ve baskı, derinlik farkının da açıkça görülmekte olduğunu, işbu sebeple öncelikle dayanak mutabakat belgesinin konusunda uzman bilirkişilerce incelenmek üzere Adli Tıp vs gönderilmesinin gerekmekte olduğunu, delile karşı delil olarak işbu taleplerinin de dikkate alınmasını talep ettiklerini yine daha önceki ihtiyati haciz ve icra takip dosyasında kendilerinin sunmuş olduğu üzerinde tahrifat yapılmamış olan asıl mutabakata ilişkin temlik veren asıl taraf … tarafından Antalya 11. Noterliği’nin … yevmiye nolu 09.02. 2016 tarihli ihtarname incelendiği takdirde mutabakatta yazılı 28.11.2015 tarihinden bahisle mutabakatta yazılı 370.000,00 TL’nin ödenmesinin ihtar edildiği ve buna sözleşmenin iptal edildiğine ilişkin bir cevap verilmediğinin görüleceğini, yine tekraren, davacı borçlu tarafın 20.12.2017 tarihli itiraz dilekçesinde de temlik alan …’a borcu bulunmadığını beyan etmelerine rağmen yine mutabakatın iptal edildiği yönünde bir iddia ve beyan bulunmadığını, yine sözleşmenin tarafı olan temlik veren …’ün, söz konusu sözleşme ve mutabakata ilişkin dolandırıldığından yakınarak davacı Şirket sahibi …’den dolandırıcılık iddiasıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu sözleşmeleri ve çektiği ihtarnameyi delil olarak sunduğunu ve sözleşmenin temelini, kaynağını ayrıntısı ile anlattığını, savcılığa sunulan sözleşme de incelendiği takdirde tahrifat yapılmadan önceki (Bu ve) haliyle olduğunun açıkça ortaya çıkacağını, davacının davasını ve iddiasını ispatla mükellef olduğunu dayanmış olduğu tek delil üzerinden oynama yapılan, tahrif edilmiş mutabaka olduğunu, oysa ki davacı tarafın şirket olması, yapılan işin ticari iş olması sebebiyle iddialarını şirket hesapları ve ticari defterler ile ispatlamakla ve mahkemeye sunmakla mükellef olduğunu, zira mutabakatta 370.000,00 TL vs çeklerden bahsedilmekle birlikte oynama yaptıkları ibarede “Bu ve eski sözleşmelerin iptal edilmiştir” yazılmasına rağmen ticari iş olarak söz konusu 370,000,00 TL’nin ne şekilde ödendiği, yine çeklerin nasıl ödendiği ve teslim alınıp alınmadığı gibi hususların hiçbirisinin belirtilmediğini, Vergi Usul Kanunu, Ticaret Kanunu vs kanun hükümleri gereğince özellikle ticari bir şirketin ödemelerini banka aracılığı ile yapması gerektiğini, davacı şirketin iddia ettiği ödemeleri muhasebe kayıtları, ticari defterler ve banka kayıtlarını mahkeme ve bilirkişi incelemesine sunarak ispatlaması gerektiğini, davacı tarafın icra takibine ve ihtiyati hacze konu fotokopinin yok hükmünde olduğundan bahisle tahrifat yapılmış ıslak imzalı belge sunarak davayı bu minvale çekmekte olduğunu, öncelikle; Mutabakatta yazılı, 370.000,00 TL çek, 72.000,00 TL senet, 140.000,00 temlik çekleri olmak üzere 582.000,00 TL alacağın tamamı dava edilerek borcun olmadığı iddia ve talep edildiğinden bu miktar üzerinden harcın tamamlattırılmasına, davanın reddi ile takip sonrası 370.000,TL üzerinden 9620 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava değeri 582.000,TL üzerinden hesaplanacak olan vekalet ücretinin, dava masraflarının karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya 2 İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … vekili aracılığı ile borçlu … Hırdavat…Ltd.Şti aleyhine 370.000,00 Tl alacak ve 75.586,44 TL olmak üzere toplam 445.586,44 TL üzerinden ilamsız icra takibine geçildiği, takip dayanağının 28.11.2015 başlangıç tarihli 370.000,00 TL tutarındaki 16.11.2017 tarihli temlik sözleşmesi ve ihtarname olarak gösterildiği, alacağın daha sonra Antalya 11.Noterliği 09.08.2019 tarihli … yevmiye nolu temlikname ile …’a temlik edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, ancak …’ın alacağın 100.000,00 TL lik kısmı için Antalya 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyasında ihtiyati haciz talep ettiği, ihtiyati haciz talebinin kabulü üzerine yapılan haciz sırasında borçlu davacı tarafından bu kısmın dosyaya depo edildiği, alacaklının daha sonra Antalya 4.Tic.Mahkemesi’ne ihtiyati hacizden feragat ettiğine dair yazılı beyanda bulunduğu Mahkemece derkenar karar ile dosyadan el çekildiği, ihtiyati haciz kararının itirazen kesinleştiği, alacaklı vekilinin her zaman konulan ihtiyati hacizleri kaldırabileceğini belirterek ek karar yazılmadığı, takip dosyasına yatırılan 100.000,00 TL nin alacaklıya da ödenmediği, davacı borçlunun talebine rağmen kendisine de iade edilmediği, halen dosyada bulunduğu belirlenmiştir.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 03/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle:
1- Davacı tarafın ibraz edilen 2015 ve 2016 yıllarına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu,
2- Davacının ticari defter kayıtlarına göre davacının dava dışı … ile herhangi bir ticari ilişkisinin olmadığı ve ticari defterlerinde …’e herhangi bir borcunun kayıtlı olmadığı görülmüştür” sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 07/03/2021 tarihli raporunda özetle:
1. İnceleme konusu belgede yer alan “Bu ve” ibaresinin kendinden sonra gelen “Eski sözleşmeler iptal edilmiştir.” ibaresinden farklı fiziki evsafta bir kalem ile bulunduğu konuma sonradan ilave edilmiş olduğu,
2. İnceleme konusu belgede yer alan “17/12/2015” ibaresi ile “Bu ve” ibaresi arasında laboratuvarımızda mevcut mikroskop ve cihazlarla optik ve spektreskopik olarak yapılan karşılaştırmada kalem evsafı farkı saptanamadığı,
3. Söz konusu ibarelerin aynı el ürünü olup olmadığı hususunda sağlıklı bir değerlendirme yapılmabilmesi için;
Söz konusu ibareleri yazması muhtemel kişi ya da kişilere huzurda inceleme konusu belge kendisine gösterilmeden “Bu ve” ve “17/12/2015″ ibarelerinin dikte suretiyle ve normal yazma hızıyla birçok kez yazdırılması ile elde edilecek tutanakların temin edilerek, mevcutlar ile birlikte kurumumuza gönderilmesinin gerektiği” sonucuna varılmıştır.
09.07.2021 tarihli celsede Davacı şirket yetkilisi …’in isticvaben alınan beyanında: Davacı şirket yetkilisine İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesine gönderilen evrak fotokopisi gösterilerek sorulduğunda: ” Bana göstermiş olduğunuz evrakta belgenin üst kısmındaki ilk iki imzaya kadar olan yazılı kısımı … yazmıştır, isimleri de o yazdı, imzaları attık, 28/11/2015 tarihini ve ondan sonra yazılı olan “Bu ve Eski sözleşmeler iptal edilmiştir” ifadesi ile 17/12/2015 tarihini ben yazdım, karşılıklı imzaladık,
Sorulduğunda: Ben …’den 5 tane tapu alacaktım, karşılığında da o belgede yazılı 370.000,00 TL’lik çek, 72.000,00 TL’lik senet ve 140.000,00 TL’lik çekleri verecektim, bu kısmı Konya Karatay Tapu Dairesi’nde yazdık, tapuyu vermeden bana bu çekleri şimdi ver dedi, daha tapuda işlem yapılmadığı için ben tapudan kaçtım, sonra Antalya’da buluştuk, niye kaçtın , benim orada bir sürü masrafım oldu dedi, 20.000 TL masraf istedi, ben de bir 10.000 TL’yi de karısına havale ile gönderdim, bir de 8.500 TL elden kendisine verdim, 8.500,00 TL’lik senet aldım, başıma da bela olur diye 17/12/2015 tarihinde önceki belgenin altına bu ve eski sözleşmeler iptal edilmiştir yazısını yazdım ve imzasını aldım, tarih de attım, kesinlikle bu ve yazısını onun haberi olmadan eklemedim, onun huzurunda yazdım ve yine tarih attım, senette sahtecilik diye bir husus söz konusu değildir dedi.
Sorulduğunda: Ben inşaat malzemesi satan bir firmayım, bir mobilyacının bana borcu vardı, kendisi …’ün Konya Karatay’da yaptığı inşaat mobilya yapacakmış bu şekilde tanışıldı, … bana mobilyacıların bana olan 140.000 TL’lik borcunu alacağım dairelere ödemeye karşılık olarak temlik etmemi istedi, ancak bahsettiğim anlaşma tapuda yarım kalınca ben sözleşmede bahsi geçen temlikleri yapmadım, bakiye kısım için vermem gereken senetleri de vermedim, çünkü bana tapu verilmedi, benim hiçbir şekilde …’e ve diğerlerine borcum yoktur, mobilyacıdan da 140.000 TL’lik alacağımı alamadım, dava devam etmektedir, beni dolandırmaya kalkışmışlardır, aleyhimize yaptıkları takibe itiraz ettik, ancak duran takip üzerinden birkaç yıl sonra ihtiyati haciz kararı verilmiş ve 100.000 TL’lik ihtiyati haciz kararı alınmıştır, mallara haciz gelmesin diye dosyaya bu parayı yatırdım, haklı davamın kabulünü talep ederim “şeklinde beyanda bulunmuştur.
İncelenen icra takip dosyası, temliknamelere, … ve … 08.10.2015 ve 28.11.2015 tarihli sözleşme, taraflar arasındaki sözleşme ve davacı şirket yetkilisinin isticvaben alınan beyanına göre … için Antalya Vergi Dairesi’ne, Antalya Tapu Müdürlüğüne, Konya Tapu Müdürlüğüne, Karatay Vergi Dairesi’ne, Konya Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya mündericatının tetkikinden; Dava dışı temlik eden … ile … arasında yapılan sözleşmeye istinaden var olduğu iddia edilen alacağın önce takip alacaklısı …’a onun tarafından da davalıya temlik edildiği, davacının ilamsız icra takibine itiraz etmesine va takibin durmasına rağmen itirazın iptali davası açılmaksızın alacağın 100.000,00 TL lik kısmı için talep edilen ihtiyati haczin kabulü nedeniyle dosyaya yatırılan paranın iade alınabilmesi için iş bu istirdat ve menfi tespit davasının açıldığı, incelenen sözleşmelerden dava dışı temlik edenin davacıdan alacaklı olduğunun belirlenemediği, ispat külfetinin davalı üzerinde bulunduğu, alacağın mevcut delil durumuna göre ispat edilmediği anlaşılmakla menfi tespit davasının kabulüne, davalının alacağı temlik alan kişi olması nedeniyle takipte kötü niyetli kabul edilmeyeceğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, davacının istirdat talepli açtığı davanın; açılan menfi tespit davasının kabulü nedeniyle İcra Müdürlüğü tarafından davacıya iade edilmesi gerektiğinden bu davanın hukuki menfaat yokluğu nedeniyle usulden reddine, Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına ihtiyati haciz nedeniyle dosyaya yatırılan (alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinden feragatine ilişkin dilekçeyi Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasına sunduğu dikkate alınarak) 100.000,00 TL’nin nemalandırılmış ise nemaları ile birlikte davacıya kararın kesinleşmesi beklenmeksizin iadesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Menfi Tespit davasının KABULÜ İLE; davacının Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ve takibe dayanak sözleşme nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Davacının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Davacının İstirdat talepli açtığı davanın; açılan Menfi Tespit davasının kabulü nedeniyle İcra Müdürlüğü tarafından davacıya iade edilmesi gerektiğinden bu davanın hukuki menfaat yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
3-Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına ihtiyati haciz nedeniyle dosyaya yatırılan (alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinden feragatine ilişkin dilekçeyi Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasına sunduğu dikkate alınarak) 100.000,00 TL’nin nemalandırılmış ise nemaları ile birlikte davacıya kararın kesinleşmesi beklenmeksizin İADESİNE, bu hususta ilgili icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
4-Alınması gerekli 30.438,00 TL harçtan, peşin alınan 7.609,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.828,41 TL harcın davalıdan tahsiline, Hazine’ye gelir kaydına.
5-Davacı tarafından yatırılan 7.609,59 TL peşin harç ile 44,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 1.883,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 39.329,32 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine
10-Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.04/03/2022

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı