Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/14 E. 2019/151 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/14
KARAR NO : 2019/151
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/07/2005
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ …/… ESAS SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ …/… ESAS SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ …/… ESAS SAYILI DOSYASI
DAVA : 16/02/2007
KARAR TARİHİ : 12/03/2019

Davacılar tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin … tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirketin, … Bankası … Şubesinden Ocak 2003 tarihinde 24 ay vadeli aylık 5.000,- YTL.geri ödemeli 75.000,- YTL.tutarında ticari taşıt kredisi aldığı ve Ocak 2004 ayına kadar taksitlerin düzenli ödendiği, bu arada Banka Müdürünün talebi üzerine davacılardan … ve annesinin bankaya boş bir senet imzalayarak verdikleri, senedi bankanın teminat olarak aldığı ve üzerine miktar yazılmadığı, daha sonra müvekkil şirketin aylık borç ödemelerinde aksama olması üzerine boş senedin üzeri 250.000,00- YTL. olarak doldurulmuş olarak bankanın ihtiyati haciz ve haciz işlemi yaptığı, banka müdürünün bu kadar alacakları olmadığı, 60.000,- YTL. taşıt kredisi ve 15.000,- YTL. teminat mektubu borçlarının bulunduğu ve gecikmiş taksitlerin yatırılması halinde işlemlerin normale döneceği sözü üzerine gecikmiş üç aylık taksit karşılığında 18.000,- YTL yatırıldığı ve durumun normale döndüğü, ancak bu aralarda şirkete ait tüp deposundaki patlama nedeniyle kazada yaralananlar dışında kefil olarak ismi geçen davacıların murisi … hayatını kaybettiği, taşıt kredisinden doğan borcun, müvekkil şirketin … bayiliğini ve taşıtlarını devir alan … Şirketince Eylül 2004 ayında kapatıldığı ve kamyon üzerindeki haciz kaldırıldığı, bu borç kapatılırken borçlu müvekkil … Şirketinin başka borcu olup olmadığının sorulduğu ve banka müdürü tarafından başka borcun kalmadığının söylendiği, ancak banka tarafından …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takip ve haciz işlemlerinin başlatıldığını davalı bankanın haksız takibinin müvekkil şirketin itibarını ve saygınlığını bozduğu, 250 milyarlık haczin duyulması zincirleme olarak başka hacizlere, kredi imkanlarının sona ermesine ve … bayiliği ve araçların satılmasına neden olduğu, ancak borcun kalmadığı söylenmesine karşın haksız olarak yapılan takibe devam edilerek müvekkiIlere ait gayri menkuller satışı çıkarıldığı hususları açıklanarak, Sayın Mahkemeden usulsüz ve kanuna aykırı olarak alınmış ve doldurulmuş bulunan 04.05.2004 vadeli 250.000,- YTL.lik senedin iptaline, icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir verilmesine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin … tarihli cevap dilekçesinde ise özetle; Davacı Şirketin, müvekkili bankadan imzalamış olduğu Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca küçük işletme kredisi, teminat mektubu kredisi ve taşıt kredisi rehin sözleşmesi uyarınca da taşıt kredisi kullandığı, davacılardan …’nün ise davacı … fırmasının kredileri ile …’ın kullandığı ticari krediye kefil olduğu ve ayrıca kredi kartı aldığı, davacılardan …’nün ise … ve …’ın kullandığı kredilerin kefili olduğu, davacı …’nün ortağı bulunduğu … fırması ile birlikte kefaleti bulunan firmaların kredi borçlarının ödemesinin aksadığı aşamada … tarafından tüm bu kredilerin teminatını oluşturmak amacıyla davaya konu 02.01.2004 tanzim tarihli 04.05.2004 vadeli 250 milyar lira bedelli … fırması keşideli … ve … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan senedin bankaya teslim edildiği, davacıların iddia ettiği gibi senet bankaya boş olarak teslim edilmediği ve sonradan doldurulmadığı, aksinin aynı kuvvette yazılı delille ispat edilmesinin gerektiği, dava konusu senedin ek teminat olarak sözleşmenin 60 ve 61.maddelerine göre talep edildiği, davacı … firmasının kredilerini ödermede temerrüde düşmesi ve teminata konu senedin vadesinde ödenmemesi üzerine senedin protesto ettirildiği ve davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı alınarak …İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyadan kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla takibe başlanıldığı, bu aşamada senet borçlusu … … ‘nün vefatının öğrenilmesiyle haciz talebinin mirasçılara yöneltildiği, bankanın borçlular tarafından imzalanan ve takibe dayanak teşkil eden tüm belge ve teminatların tamamı veya birkaçı ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla yasal takibe başlama konusunda seçimlik hakka sahip olduğu, somut olayda ise diğer alacaklılarında takibe geçtiği dikkate alınarak hızlı bir şekilde ihtiyati haciz kararı alınabilmek adına sadece teminata konu kambiyo senedi ile takibe başlanıldığı, davacılar hakkında takibe başlanıldığı tarihte bankanın riskleri, … küçük işletme kredisi, … taşıt kredisi, … teminat mektubu kredisi, … kredi kartı, kefil olunan … Kredisi ve kefil olunan … için toplam kredi limitinin 244.073,- YTL. toplam faizli bakisinin ise 379.824,- YTL. bulunduğu, bugüne kadar yapılan tahsilatlar ve iade edilen teminat mektubu nedeniyle, cevap dilekçesi tarihi 27.07.2005 itibariyle … ile ilgili 27.026,25 YTL, … teminat mektubu komisyon alacağı 420,- YTL, … ile ilgili olarak 2.260,69 YTL. olmak üzere toplam 29.706,69 YTL. ile takiplerden kaynaklanan yasal vekalet ücreti alacaklarının bulunduğu, davacıların hacizli taşınmazların satışı alıcı çıkmaması nedeniyle düşmüş olduğu, ancak satılmış olsa dahi üzerindeki takyidatlar dikkate alındığı zaman pay düşme ihtimalinin zayıf olduğu, Bankanın takibinin, sözleşmenin 75.maddesine, usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin … tarihli dava dilekçesine ek beyanlarında ise yine özetle: senet tanzim tarihi itibariyle örneğini sunduğu tabloda görüleceği üzere müvekkili bankanın anılan borçlulardan toplam 168.561.000,00 Lira alacağının olmasına karşı bankacılık uygulamalarına paralel olarak borçlulardan marjlı şekilde 250 milyar liralık senet aldığını, cevap dilekçesinde belirtilen rakamların tahsis edilen kredilerin faizli bakiyeleri olduğunu, bu rakamların senedin tanzim tarihinden önce kapanmış ve eksilmiş olduğunu, senedin takibe konduğu 13.05.2004 tarihinde ise bakiyenin harici tahsilatlarla 88.014.000,00 liraya düşmüş olmasına karşılık takiben sehven senet tutarı üzerinden yapıldığını, taşınmazı kaydına konulan haczin bu tutar üzerine indirilmesi yönünden müzekkere talebinde bulunduğunu, asıl olan tanzim tarihindeki 168.561,-YTL’lik alacak olduğunu ve borçlulardan bugüne kadar 250.000-YTL’nin tamamının da tahsil edilmemiş olduğunu, haciz düzeltme talebi ile birlikte bu davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir.
Birleşen Dava-1 :Mahkememizin… Esas nolu dosyası bu dosya ile birleştirilmiş olup, davacılar … Et Ltd. Şti, … ve …, Mahkememiz … Esas nolu dosyasına konu yapılan takibin haksız olduğu, bu takip işlemleri nedeniyle maddi ve manevi zararların oluştuğu iddiası ile 60.000 TL maddi, 40.000 TL manevi olmak üzere 100.000 TL tazminatın davalı bankadan tahsilini talep etmişlerdir.
Birleşen Dava-2 Mahkememizin … Esas nolu dosyası bu dosya ile birleştirilmiş olup, davacılar … ve … borçlusu oldukları ve Antalya … İcra Müdürlüğünün … nolu dosyasına konu yapılan 25.000 TL bedelli senedin davalı bankaya ne sebeple verildiğini hatırlamadıklarını ancak, senet sebebiyle borçlu bulunmadıkları iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Birleşen Dava-3: Mahkememizin… Esas nolu dosyası bu dosya ile birleştirilmiş olup, davacılar …, …, … … ve … …, davalı bankanın, teminat olarak aldığı 250.000 TL ve 25.000 TL tutarlı bonoları haksız olarak takip konusu yapması sebebiyle (diğer birleşen dosyalara konu …İcra Müdürlüğü’nün … ve … sayılı dosyaları ile) 700.000 TL değerindeki Burdur şehir merkezindeki apartmanlarını 440.000 TL’ye satmak zorunda kaldıkları, bu nedenle 250.000 TL zararlarının oluştuğu iddiası ile, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 25.000 TL maddi tazminatı davalı bankadan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Asıl dava …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına konu davacı … Et Ltd. Şti’nin keşideci, davacı … ile diğer davacıların murisi …’nün avalist olduğu, 05.04.2004 vadeli davalı bankanını lehtar olduğu 250.000 TL bedelli bonoya karşı bononun kredi borçlarına teminat olarak verilip, kredi borçlarının ödenmesine rağmen, bononun haksız olarak takip konusu yapıldığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Birleşen dört dosya yönünden taraflar dava konusu 250.000 TL ve 25.000 TL tutarlı 2 bononun, davacıların borçlu veya kefil bulundukları kredi sözleşmeleri borçlarına karşı teminat olarak verildiği hususunda ihtilaflı olmayıp, esas borcu oluşturan kredi sözleşmeleri nedeniyle takip tarihleri itibariyle borcun bulunup bulunmadığı, dolayısı ile, davalı bankanın teminat bonolarını takibe koymasının haklı bir sebebe dayanıp dayanmadığı, bankanın haksız takip yaptığının kabulü halinde, … ve… nolu dosyalar yönünden, davacıların iddia edilen zararlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise, bu zararlar ile banka takipleri arasında illiyet bağının olup olmadığı, dolayısı ile talep konusu zararlardan davalı bankanın sorumlu bulunup bulunmadığı hususlarında taraflar ihtilaflı kabul edilmişlerdir.
İlgili icra dosyaları celp edilmek suretiyle takip tarihi itibariyle davacıların kredi borçlarının tespiti daha sonra yapılan ödemelerle borcun tamamen tasfiye edilip edilmediği, davacıların istirdatını talep edebilecekleri bir miktarın bulunup bulunmadığı hususlarının tespiti yönünden; Bilirkişi …’den … tarihli ana rapor ile,… tarihli raporlar, bilirkişiler banka müfettişi …, yeminli mali müşavir …, Ticaret Hukuku Öğretim üyesi … 13.12.2006 ve 07.01.2008 tarihli raporlar alınmış olup, raporlarda; asıl davaya konu Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … nolu takip tarihi 13.05.2004 itibariyle, borcun 68.160,42 TL olduğu, 12.05.2004 ile 27.09.2004 tarihlri arasında davalı bankaya haricen yapılan 76.749,62 TL ödeme ile kredi borcunun tasfiye olduğu, davacıların fazla ödemelerinin söz konusu olmadığı, senet vade tarihi 04.05.2004 itibariyle banka alacak ve risk miktarının 82.090,66 TL olmasına rağmen, bankanın 250.000,00 TL’lik bononun tamamı yönünden protesto çekmesinin ve takibe geçmesinin tam kusur oluşturduğu, birleşen … esas nolu dosyanın konusunu oluşturan … nolu takip dayanağı bankaya borçlu bulunmadıkları, birleşen dosyalara konu tazminat talep ve hesaplamalarının ise uzmanlık alanları dışında olduğunu bildirmişlerdir.
Davalı banka vekilince de, icra dosyasına verilen beyan ve mahkememize verilen 29.06.2006 tarihli dilekçe ile, davacı şirket yetkilisi, kefil …’nün … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına 53.128,74 TL’yi 01.06.2006 tarihinde ödemesi sebebiyle dosyanın infazen kapatıldığını, bu dosya ve diğer tüm icra dosyalarındaki hacizlerin kaldırılıp, dosyaların kapatıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce … tarihinde … esas … karar sayı ile “Alınan raporlar ile, … nolu dosyaya konu 250.000 TL tutarında, davacıların borçlarının olmadığı, bu nedenle bankanın kusurlu olarak senedin tamamını protesto edip, takibe geçtiği anlaşılmakla; bankanın bu eylemi nedeniyle, davacıların birleşen dosyalara konu zararlarının oluşup oluşmadığının tespiti yönünden, davalı şirket kayıtları da incelenmek suretiyle … tarihli raporlar alınmış olup; bilirkişi heyeti raporlarında gerekçeli olarak açıklanmak suretiyle davalı bankanın eylemleri ile bağlantılı olarak davacıların bir zararlarının oluşmadığını bildirmişlerdir. Rapor gerekçeleri ve sonucu itibariyle mahkememizce de uygun bulunmakla tazminat taleplerine yönelik birleşen… ve… esas nolu dosyalara konu davaların reddine karar vermek gerekmiştir.
Önceki açıklamalarda izah edildiği üzere … nolu dosya borcu davadan sonra kapatıldığından, … nolu asıl dosya yönünden davanın konusu kalmadığından, ayrıca karar verilmesine gerek kalmamamıştır. Ancak takip tarihi itibariyle banka alacağı 68.160,42 TL olmakla, senedin bu miktarı aşan bölümü yönünden takibe geçilmesi ve senedin protesto edilmesinde, davalı banka kusurlu bulunmakla, 68.160,42 TL’ye tekabül eden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davacılar, bu miktarın üzerindeki bölümden ise davalı banka sorumlu tutulmuşlardır.
Yine birleşen … esas nolu dosya konusu 25.000,00 TL tutarlı bono nedeniyle bankanın alacaklı olmadığı ve takibe geçmekte kötü niyetli olduğu yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşılmakla, bu bono yönünden menfi tespit talebinin kabulü ile %40 oranında haksız takip tazminatının davalı bankadan tahsiline karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile verilen karar;
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarihli, …/…-… sayılı ilamı ile ” …Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Asıl davanın görüldüğü … E. sayılı dosyaya konu Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takip dosyasında davacıların borcu mahkemece 68.160 TL olarak belirlenmesine rağmen 250.000 TL’lik bononun tamamı için takip yapılmış olup, menfi tespit davasının kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi isabetsizdir.
Öte yandan kendi kayıtlarında yer alan alacak miktarını bilmek zorunda olan bankanın, bu kayıtlarda yazılı miktarı aşan kısım için yaptığı takip bakımından haksız ve kötüniyetli olduğu gözetilmeden davacılar vekilinin kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.”gerekçesi ile bozulmuştur. Karar düzeltme talebi de aynı dairenin … tarihli ilamı ile reddedilmiştir.
Mahkemememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu;
“Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olup ,asıl dava açısından bozma ilamında belirtildiği üzere kısmen kabul karar verilmiş, davacıların davalı bankaya 68160,00TL borçlarının olduğu, bunun dışında ve üstünde borçlarının olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca davalının 68.160,00TL alacaklı olmasına rağmen senedin tamamını takibe koyması nedeniyle kötü niyetli olduğu anlaşıldığından ,kabul edilen 181.840,00TL üzerinden davacılar lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.Birleşen dosyalarda verilen kararlarla ilgili bozma yapılmadığından önceki kararlar tekrar verilmiştir” gerekçesi ile verilen … E- …K sayılı kararı asıl ve birleşen davalar davalısı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş olduğundan,
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile; “1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl ve birleşen davalar davalısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl davanın davacılardan … …, davasından feragat etmiş olup, bu davada davalı banka vekili yararına davacı … … aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususta hiç hüküm kurulmaması doğru olmadığı gibi asıl davada davası kısmen reddedilen diğer davacılar aleyhine reddedilen miktar üzerinden hükmedilen 7.797,00 TL vekalet ücretinin davacılar … …, …, … ve Gıda Lpg Pazarlama ve Tic. Ltd. Şti.’den alınıp davalıya ödenmesine şeklinde hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüde yol açacak biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir. Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davalar davalısı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün asıl ve birleşen davalar davalısı yararına BOZULMASINA, ” karar verilmiş olup, yukarıdaki belirtilen esasa kayıt edilmiştir.
Asıl davada, davası kısmen reddedilen (… … dışındaki davacılar) … …, …, … ve Gıda Lpg Pazarlama ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine davanın reddedilen kısmı üzerinden hükmedilen 7.797,00 TL vekalet ücretinin , bu davacılardan alınarak davalıya ödenmesine karar verilerek, karardaki maddi hata düzeltilmiştir.
Dosyanın tetkikinden, davacı … …’nün … tarihinde davadan feragat ettiği, nitekim Mahkememizce verilen ilk karar olan 06.03.2012 tarihli kararla bu davacı tarafından açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, davacı aleyhine vekalet ücretine karar verilmediği, davalı bankaca karar temyiz edilirken bu hususa değinilmediği, Yargıtay’ın ilk bozma ilamı olan … tarihli ilamda da bu hususa değinilmediği, bu bozma ilamına dayalı olarak verilen ikinci kararda; bu davacı tarafından açılan davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin ilk karar temyiz edilmeksizin kesinleştiği halde, ilk kararın bu kısmının yeniden hüküm fıkrasına geçirildiği, yine vekalet ücreti takdir edilmediği, ancak bu sefer davalı bankaca temyiz konusu yapılması üzerine, Yargıtay tarafından da feragat nedeniyle açtığı davanın reddine karar verilen … … aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesinin bozma nedeni yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de, Yargıtay …H.D nin emsal …/ … E- …/… K sayılı kararında da belirtildiği gibi maddi hataya dayalı bozmaya uyulması usulü kazanılmış hak doğurmayacağından, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin … Esas – …Karar sayılı kararı ile asıl dava ve birleşen davaların esası hakkında verilen karar Yargıtay bozma ilamı kapsamı dışında kalarak kesinleştiğinden, davaların esası hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin Yargıtay bozma ilamına göre gerekçeli kararda hüküm altına alınmasına,
Asıl dava açısından:
Davacılar tarafından yapılan bozma ilamından önce 3.136,00 TL. yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan 2.281.00 TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 855,00 TL. Sının davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davadan feragat eden davacı … … tarafından açılan davanın reddine dair (davalı banka lehine-bu davalı aleyhine vekalet ücreti hükmedilmeden) verilen ilk karar, bu davalı yönünden temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden, davalı banka lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Redddedilen kısım üzerinden hesaplanan 7.797.00 TL. vekalet ücretinin davacılar … …, …, … ve … Gıda LPG Pazarlama ve Tic.Ltd.Şti.nden alınarak davalı Bankaya verilmesine,
Davalı banka tarafından Bozmanın içeriği dikkate alınarak, temyiz aşamasında ve bozmadan sonra yapılan 469,20 TL yargılama giderinden 320,00 TL. yargılama giderinin … … dışındaki davacılardan alınarak davalı Banka’ya verilmesine, 149,20 TL.sının davalı üzerinde bırakılmasına,
3-Birleşen davalar yönünden yargılama ve vekalet ücretinin takdirine yönelik … Esas – …Karar sayılı kararı ile verilen hüküm fıkraları Yargıtay bozma ilamı kapsamı dışında kalarak kesinleştiğinden, bu yargılama giderleri hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, davacılar …, …, …, ile bir kısım davacılar (davacı … haricinde ) vekili Av. …’in yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 12/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır