Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/941 E. 2021/632 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/941 Esas
KARAR NO : 2021/632

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 20/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı sigorta şirketinin yetkili acentası olarak hizmet vermekte iken … tarihinde almış olduğu bir yazı ile … Ticaret Sicil Memurluğu’nun … sicil sayısında kayıtlı … VRG/TCK numaralı … … Sigorta Aracılık Hizmetleri ile … Sigorta A.Ş arasında mevcut bulunan … ve … tarihli Acentalık sözleşmeleri ve buna ilişkin yetkileri … tarihi itibariyle feshedildiğini, Ayrıca davalı … Sigorta A.ş tarafından Beyoğlu … Noterliğinden verilen … tarih yine Beyoğlu … Noterliğinden verilen … tarih ve … yevmiye numarası ile tasdikli hususi yetkilrinin iptal edildiğini, daha sonra … tarihinde gelen 2. Bir yazı ile … tarihinde acentelik sözleşmesinin fesh edildiğini öğrendiğini … Sigorta A.Ş’nin sigorta feshini haklı bir sebebe dayandırmadığını ve yasanın belirlemiş olduğu 3 aylık fesih süresine uymadan acentalık sözleşmesinin … Sigorta A.Ş tarafından feshedildiği, bu nedenle Davacı …’un zarara uğrağı bu nedenle davalı … Sigorta A.Ş’ye 10.000.00 TL üzerinden belirsiz dava açtıklarını, TTK 121 ve 122 maddesi uyarinca hesaplanacak tazminat ve faizi, yargılama, vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Talimat yoluyla İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… talimat nolu dosyasında alınan bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak; … Sigorta A.Ş ile … arasında imzalanan acentelik sözleşmesinin feshinde TTK , Sigortacılık Kanunu,Yargıtay İlamı ve taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesi ve davacının defterleri bilirkişi heyetimizce incelemiş bulunmaktadır. …’un acentelik sözleşmesinde tüm işlerini … Sigorta’ya vermeyi taahhüt ettiği buna karşın sözleşme boyunca … Sigorta A.Ş yanında farklı firmalarla da çalıştığı defter incelemesinde tespit edildiğini, … Sigorta A.Ş nin acentelik sözleşmesinin feshinde 3 aylık ihbar kuralına uyduğu “ihtarname tarihi … fesih tarihi …” ayrıca bölgede bulunan acentelere nazaran …’un yetersiz performans gösterdiği … Sigorta A.Ş’den alınan verilerle de görüldüğünü, … Sigorta A.Ş nin sözleşme feshinden sonra önemli kazanımlar elde etmemesi nedeniyle heyetimizce portföy tazminatı tutarı hesaplanamadığı bildirilmiştir.
Talimat yoluyla İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… talimat nolu dosyasında alınan bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak;
1. Davacının acenteliğinin haksız ve usule uyulmayarak gerçekleşen fesih sebebi ile portföy tazminatı talep hakkı bulunduğu,
2. Davacının portföyünün acentelik feshinden sonra davacı şirket portföyünde kaldığına ilişkin kanaat oluşmadığı,
3. Portföy tazminat oranının %5 olarak kabulü halinde 4.203,83 TL. tutarında davacının tazminat talep hakkı olduğu;
4. Portföy tazminat oranının %20 olatak kabulü halinde 16.815,35.- TL. Tularında davacının tazminat talep hakkı olduğu olduğu bildirilmiştir.
Tarafların itirazı üzerine Talimat yoluyla İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… talimat nolu dosyasında alınan … tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak;
Kök raporda yer alan kanaatlerini tekrarla;
1. Davacının acenteliğinin haksız ve usule uyulmayarak gerçekleşen fesih sebebi ile portföy tazminatı talep hakkı bulunduğu,
2. Davacının portföyünün acentelik feshinden sonra davacı şirket portföyünde kaldığına ilişkin kanaat oluşmadığı,
3. Portföy tazminat oranının %5 olarak kabulü halinde 4.203,83.- TL. Tutarında davacının tazminat talep hakkı olduğu;
4. Portföy tazminat oranının %20 olarak kabulü halinde 16.815,35.- TL. Tutarında davacının tazminat talep hakkı olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE;
Dava portföy tazminat talebinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davada taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, davacının davalıdan portföy tazminatı talep edebilip edemeyeceği taraflar arasında ihtilaflıdır.
Dosyanın incelenmesinde taraflar arasında iki sözleşme bulunduğu, ilk sözleşmenin … tarihinde imzalandığı, sözleşmenin feshi ve neticeleri başlıklı 21. Maddesinde sigortanın sözleşmeyi her zaman feshe yetkili olduğunun , sözleşmenin feshi halinde acentanın tazminat, podtföy tazminatı talep edemeyeceğinin taraflarca kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. İkinci sözleşmenin ise … tarihinde belirsiz süreli imzalandığı, denkleşktirme tazminatında TTK hükümlerinin dikkate alınacağının taraflarca kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Davalının söz konusu sözleşmeyi Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sonuçların üç ay sonra doğurmak üzere … tarihli ihtarname ile, yine aynı noterliğin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile her iki sözleşmenin … tarihinde feshedildiğinin davacıya ihtar edildiği, yine aynı noterliğin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile her iki sözleşmenin … tarihi itibari ile feshedildiğinin davacıya ihbar edildiği ve ihtarnamelerde fesih gerekçesine dayanılmadığı anlaşılmıştır. Davalı davaya süresinde cevap vermemekle ve fesih ihtarnamelerinde dahi feshe gerekçe gösterilmemekle feshin haklı nedene dayandığını ispatlayamamıştır. Bu nedenle davalının feshi mahkememizce haksız fesih olarak kabul edilmiştir.
Kural olarak Yargıtay 11 HD nin … esas sayılı ilamında da belirtildiği üzere TTK 122. Maddede portföy tazminatı için aranan şartlar kümülatif olup, yeni müşteri çevresinin yaratıldığını, var olan müşterilerle ilşikinin geliştirilip genişletildiğini, bu müşterilerle sigortanın önemli menfaatler elde ettiğini ispat yükü davacı üzerindedir.
TTK 122. Maddedeki şartlar kümülatif olup davacı iddiasını ispalayamadığından ve son celse vermiş olduğu beyanı ile yeni bir bilirkişi raporu talebi olmayıp, dosyadaki delillere göre karar verilmesini talep ettiğinden ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL haçtan mahsubu ile artan 111,48 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ne göre hesap edilen 4.080 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nun 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 20/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır