Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/890 E. 2019/114 K. 22.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/890
KARAR NO : 2019/114
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/12/2018
KARAR TARİHİ : 22/02/2019

Mahkememizin … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararın, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile bozulmuş, davacı vekilinin karar düzeltme talebi aynı dairenin … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamı ile reddedilmiş olmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılan dava dosyasının yapılan açık yargılamaları sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında “Batı Avrupa Pazarı 2011 Yılı Yaz Sezonu Sözleşmesi” ve “Hollanda Pazarı 2011 Yılı Yaz Sezonu Sözleşmesi” imzalandığını, davalı şirketin, sözleşmelerde imzası bulunan … isimli Uluslararası Tur operatörü firmasının Türkiye yetkilisi olduğunu, sözleşmelere göre rezervasyonlar …firması üzerinden geldiğini, tüm faturalandırmaların davalı şirkete yapıldığını ve ödemelerin de davalı şirket tarafından yapıldığını, davalı şirketin davacı şirkete ödenmeyen faturalar ve eksik ödenen tutar farklarından oluşan 23.053,55 TL borcunun bulunduğunu, davalının bakiye borcunu ödememesi üzerine, aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 40’tan az olmamak üzere inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının henüz muaccel olmayan bir alacak hakkında icra takibi başlattığını, taraflar arasındaki cari ilişkinin devam ettiğini, bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddini, davalı şirketin sözleşmelerden dolayı doğrudan sorumlu ve muhatap olmadığını, izafeten sorumlu olduğunu, davacının icra takibini doğrudan davalı şirket aleyhine başlattığını, itirazın iptali davasını ise … isimli firmaya izafeten davalı şirkete açtığını, davacının farklı hukuki kişiliklere karşı girişmiş olduğu bir durumun söz konusu olduğunu, bu nedenle davanın husumetten reddini, esas yönünden ise; davacının söz verdiği ve mail ile teyit ettiği indirimleri uygulamadığını, ayrıca fiyatlandırmaları anlaşılan miktar üzerinden değil, daha yüksek miktardan yaptığını, neye dayandırıldığı belli olmayan faturalar düzenlediğini, davacının yaptığı fazla ödemelere istinaden düzenlediği iade faturalarını kabul etmediğini, davalının davacıya hiç borcunun bulunmadığını, bu nedenle davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Deliller :Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyası getirtilmiş,incelenmesinde; alacaklının …A.Ş, 23.053,55 TL nin tahsili amacı ile açılmış icra takip dosyası olduğu, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmışır.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde Mali Müşavir … tan rapor alınmıştır. Bilirkişiler … tarihli raporunda sonuç olarak; Davacının TTK.nun defter tutulmasına ilişkin hükümleri gereğince 2011 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, ancak taraflar arası anlaşmazlığın bulunduğu 2012 yılı ticari defterlerinin ibraz edilmediğini, davalının TTK.nun defter tutulmasına ilişkin hükümleri gereğince 2011-2012 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu,davacı ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya 16.05.2012 takip tarihi itibarı ile 15.004,41 TL, 31.12.2012 tarihi itibarı ile 9.473,24 TL borçlu olduğunu, davalı ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya 16.05.2012 takip tarihi itibarı ile 11.952,15 TL, 31.12.2012 tarihi itibarı ile 5.000,30 TL borçlu olduğunu beyan etmişlerdir.
Bilirkişilerin raporunda geçen tarafların 2012 yılı ticari defterlerinin sunulması üzerine bilirkişilerden ek rapor alımıştır. Bilirkişiler … havale tarihli ek raporlarında sonuç olarak; Davacının TTK.nun defter tutulmasına ilişkin hükümleri gereğince 2011/ 2012 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davalının TTK.nun defter tutulmasına ilişkin hükümleri gereğince 2011-2012 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya 16.05.2012 takip tarihi itibarı ile 15.004,41 TL, 31. 12.2012 tarihi itibarı ile 2.852,77 TL borçlu olduğunu, davalı ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya 16.05.2012 takip tarihi itibarı ile 11.952,15 TL, 31.12.2012 tarihi itibarı ile 735,38 TL borçlu olduğunu, 2011 dönemine ilişkin fiyat farkı faturalarının 16.05.2012 takip tarihinden sonra düzenlenmesi konusunda takdirin mahkemeye ait olduğunu beyan etmişlerdir.
Davalı vekilinin takibe konu cari hesapla ilgili hiçbir ödeme yapılmadığını beyan etmesi karşısında, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdii ile, davalının her acenta için ayrı cari hesap tutması da gözönünde bulundurularak, tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları, bilirkişi raporlarına karşı taraf vekillerinin itirazları değerlendirilerek, takip tarihi itibarı ile davacının, davalıdan alacağının olup olmadığı ve alacak miktarı hususunda Rapor alınmasına karar verilmiştir. Mahkememizce seçilen Mali Müşavir bilirkişi … ile Turizmci bilirkişi …, … tarihli raporlarında sonuç olarak; Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatı hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiğini, tarafların ticari defterleri ve dava dosyası kapsamına göre, taraflar arasında vade farkı uygulanmasına dair bir anlaşma olmadığını ,buna ilişkin uygulamanında bulunmadığını ,bu nedenle davacı tarafından düzenlenen vade farkı faturasının (8608.68 TL) nazara alınmadığını ,davalının ise fiyat farkı faturalarını takipten sonra düzenlediğini , bu faturaların taraf defterlerine takipten sonra kaydedildiğini, bunların nazara alınmadığını ,davalının daha önceki dönemde sözleşmeye uygun olmayan faturalarla ilgili sürekli fiyat farkı -iade faturası düzenlediğini ,bunların her iki tarafın defterinde kayıtlı olduğunu ,davalının vekilinin savunmasındaki uygunsuz fatura savunmasının bu nedenle yerinde olmadığını, takip tarihi olan 18.05.2012 tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 17.741,00 TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğunu beyan etmişlerdir.
Mahkememizce “Dava itirazın iptali davası olup,davacı davalıdan alacağı olduğunu ,başlattığı takibe davalının haksız itiraz ettiğini iddia etmektedir. Davalı ise davacının sözleşme uyarınca gerekli indirimleri yapmadığını ,bu nedenle alacak iddiasının yerinde olmadığını savunmaktadır. Her iki tarafın defterleri incelenmiş,tarafların iddia ve savunmaları nazara alınarak takip tarihindeki alacak miktarı belirlenmiştir. Davacının aralarındaki sözleşme ve uygulamaya aykırı düzenlediği fatura ile ,davalının takipten sonra düzenlediği faturalar nazara alınmamıştır. Ayrıca davalının indirim uygulanmadığı iddiası da bilirkişiler tarafından incelenmiş ,davalının sözleşme ilişkisi sürerken sözleşmeye uygun olmayan faturalarla ilgili fiyat farkı-iade faturası düzenlediği ,bunların her iki taraf defterinde kayıtlı olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle davalının takibe itirazının kısmen haksız olduğu sonucuna varılmış ,dava kısmen kabul edilmiştir.” gerekçesi ile verilen … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararın, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ;
” 1- Davacının tüm temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava itirazın iptali davasıdır. Davaya esas teşkil eden icra takibinde borçlu olarak … A.Ş. gösterilmiş, adı geçen şirketin esasa yönelik itirazları yanında husumet itirazında bulunması üzerine eldeki dava açılmıştır.
Yapılan yargılama sırasında icra takibine konu borcun doğumunun davacı alacaklı ile …’a izafeten acente… A.Ş. arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklandığı anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK’nın 105. (6762 s.TTK m. 119 ) maddesi uyarınca bu tür sözleşmeler için acenteye karşı müvekkili adına takip yapılabilir. Somut uyuşmazlıkta ise, müvekkili adına davalı yana karşı yapılmış bir icra takibi bulunmamaktadır. Şu halde ortada usulünce başlatılan doğru hasma yöneltilen bir icra takibi bulunmadığından davanın reddi yerine esas hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır.
Kabule göre de, yukarıdaki paragrafta anılan Yasa hükümleri uyarınca davanın kabulü halinde dahi davalı acenteyi sorumlu tutacak şekilde itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmeyeceği, sorumlu kişinin acentenin müvekkili olduğu gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm tesisi de usul ve yasaya aykırı olmuş bozmayı gerektirmiştir. ” gerekçesi ile bozulmuştur. Davacı vekilinin karar düzeltme talebi aynı dairenin … tarihli, …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan yargıtay bozma ilamına uyulmuştur.
Uyulmasına karar verilen bozma ilamına göre Mahkememizce toplanması gereken delil ve araştırılması gereken başkaca husus bulunmadığından, usulüne uygun başlatılan ve doğru hasma yöneltilen bir icra takibi bulunmadığı anlaşılmakla; davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Usulüne uygun başlatılan ve doğru hasma yöneltilen bir icra takibi bulunmadığı anlaşılmakla, DAVANIN REDDİNE,
Davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
2- Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan 227,15 TL harçtan mahsubu ile bakiye 182,75 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, 26.01.2015 tarihinde yazılan Harç tahsil müzekkeresi tahsil edilmiş ise 984,73 TL nin yatırına iadesi, tahsil edilmemiş ise işlemsiz olarak iadesi için Maliye’ye yazı yazılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK.nun 333. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde TEMYİZ YASA yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı.22/02/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır