Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/830 E. 2018/843 K. 04.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/830 Esas
KARAR NO : 2018/843
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2018
KARAR TARİHİ : 04/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil profesyonel basketbolcu olduğunu, davalı şirket ile müvekkil arasında sözleşme ile müvekkil sporcunun 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 basketbol sezonlarında davalı kulüpte oynaması hususunda anlaştıklarını, davalı kulüp müvekkile belirtilen yıllara istinaden toplam 256.000,00 TL sporcu ücreti ödemeyi üstlendiğini ve davalı şirket nezdinde SGK girişinin de yapıldığını, 2017/2018 yılında hakettiği 27.000,00 TL’nin müvekkile ödenmediğini, bu nedenle Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu ve müvekkil tarafından itirazın iptali davası açıldığını, davalı kulüp … tarihinde sosyal medya hesaplarından “mali sebepler nedeniyle yönetim kurulu kararıyla ligden çekilme kararı “alındığını, bu nedenle basketbol takımını kapattığını, bu durumun müvekkile bildirmediğini, müvekkilin sözleşme gereği alacağın olduğunu, bu nedenle eldeki işbu davanın açılmış olduğunu, hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan müspet zararın tahsili istemiyle açılan alacak davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
TTK 11. Madde ;
(1) Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir
sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.
(2) Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir.(1)
(3) Ticari işletme, içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün hâlinde devredilebilir ve diğer hukuki işlemlere konu olabilir. Aksi öngörülmemişse, devir sözleşmesinin duran malvarlığını, işletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak işletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul olunur. Bu devir sözleşmesiyle ticari işletmeyi bir bütün hâlinde konu alan diğer sözleşmeler yazılı olarak yapılır, ticaret siciline tescil ve ilan edilir.
MADDE 12- (1) Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir.
(2) Bir ticari işletmeyi kurup açtığını, sirküler, gazete, radyo, televizyon ve diğer ilan
araçlarıyla halka bildirmiş veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirerek durumu ilan etmiş olan kimse, fiilen işletmeye başlamamış olsa bile tacir sayılır.
(3) Bir ticari işletme açmış gibi, ister kendi adına, ister adi bir şirket veya her ne suretle olursa olsun hukuken var sayılmayan diğer bir şirket adına ortak sıfatıyla işlemlerde bulunan kimse, iyiniyetli üçüncü kişilere karşı tacir gibi sorumlu olur.
Somut olayda davacı tacir olmadığından taraflar arasındaki uyuşmazlık sözleşmeden kaynaklandığından TTK’nın 4. maddesi uyarınca uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, ticari dava niteliğinde olmayan uyuşmazlığın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden, dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle GÖREV yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde ve HMK.nun 20. maddesi uyarınca kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde, dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 04/12/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı