Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/725 E. 2018/706 K. 24.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/725 Esas
KARAR NO : 2018/706
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 23/10/2018
KARAR TARİHİ : 24/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili …’ın ; … A.Ş ünvanlı … Vergi kimlik numaralı … adresinde mukim şirketin 17.000 Pay karşılığı 425.000,00 TL sermaye ile %8,5 ine sahip ortak ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, … Medikal Özel Sağlık Hizmetleri Ticaret Ltd.Şti ünvanlı, … Vergi kimlik numaralı … adresinde mukim şirketin 10.000 adet pay karşılığı 25.000 TL sermayi ile % 100 üne sahip tek ortak ve şirket müdürü olduğunu, … Sağlık Hizmetleri San ve Tic. Ltd.Şti ünvanlı … vergi kimlik numaralı … adresinde mukim şirketin 1.000 adet pay karşılığı 25.000 TL sermaye ile % 50 sine sahip ortağı olduğunu, müvekkili davacının ortağı ve yöneticisi olduğu şirketlerin mali yapılarının bozulması üzerine, şirketlerinbankalardan kullanmış oldukları krediler, kamu borçları ve üçüncü kişilere ( gerçek ve tüzel ) karşıyüklendikleri borçları, vadesi geldiği halde ödeyememe tehlikesi altına girmiş olmaları nedeniyle ilgili şirketlerin yüklendikleri borç ve yükümlülüklere mukabil şahsi mal varlığıyla müteselsil kefil olarak asıl borçlu sıfatıyla sağlamış olduğu teminatların aleyhine yürütülmesi riski doğduğunu, yabancı paraların ( USD ve EURO ) Tl karşısındaki yükselişi, müvekkilinin ortağı ve yöneticisi olduğu şirketlerin vadeli olarak temin ettikleri özellikle tıbbi malzeme maliyetlerini yükseltmiş ve karlılıklarını düşeren önemli bir gider ve maliyet unsuru oluştuğunu, kredi faizlerinin artmasının da kredi müliyetlerini artıran önemli bir unsur oluştuğunu, şirketlerin ödeme dengesi bozulunca dış kaynak kullanımını artırdığını ve ekonomik kriz nedeniyle yükselen borçlanma maliyetleri işletmeleri ekonomik çıkmaza sürüklediğini, yabancı kaynak maliyetinin yüksek olması neticesinde bir süre sonra işletme faaliyetlerinin finansmanı sağlanamaz duruma geldiğini, müvekkilinin ortağı ve yöneticisi olduğu şirketlerin, 6102 Sayılı TTK.nun 376-377 maddeleri ve 2004 sayılı İİK.nun 285 ve devamı maddeleri hükmünce Adi Konkordato amacıla Geçici Mühlet Talebinde bulunduklarını, Konkordato Ön Projelerinde tüm alacaklılara tek bir teklif sunmakta olup vade konkordatosu talep ettiklerini, şirketlerin konkordato tekliflerine göre, 30.09.2018 tarihi itibariyle borçlarından herhangi bir iskonto yapılmadan 1 yıl geri ödemesiz sonrakı 4 yılda eşit paylı ödeme şeklinde ödeyeceklerini, şirketin borçları için ilave faiz ödenmeyeceğini, konkordato sürecinde şirketler tarafından alacaklılara ilk yıl ( 2019 yılında ) herhangi bir ödemesi yapılmayacağını, sonraki 4 yılda eşit paylı ödeme şeklinde ödeyeceklerini, şirketin borçları için ilave faiz ödenmeyeceğini, müvekkilinin mali durumunun iyileştirilebilbesi ve faaliyet edevam edibelimse için İİK.nun 285 maddesi uyarınca vade ve tenzilat verilmesi amacıyl aadi konkordato talebinde bulunulmasına karar vermiş ve 30.09.2018 tarihli Konkordato Ön Projesi hazırlandığını, geçici mühlet öncesi işlemiş faizlerin aynen ödeneceğini fakat mühlet kararıyla İİK.nun 394/3 gereği faiz işlemesi duracağından, bu dönem için finansman gideri oluşmayacak ve bu sebeple karşılılıkta artış yapacağını, faiz ödemesinin anapara ödemeleri tamamlandıktan sonra 6. Yılda yapılmasının öngörüldüğünü, yoükselen döviz kurları sebebiyle maliyetlerin %100 artmasının müvekkilini nakit aşasını sıkıntıya soktuğunu beyan ederek davanın kabulü ile, müvekkili davacı lehine üç aylık geçici mühlet kararı verilmesini, müvekkiline bir geçici konkordato komiseri atanmasını, müvekkilinin mallarının muhafazası için gerekli tedbirler zımmında müvekkilinin malvarlığının koruması amacı ile konkordatı mühletinin sonuna kadar 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takiplerin de dahil olmak üzere müvekkiline karşı icra ve iflas yoluyla takip başlatılmasının engelenmesine, başlatılmış bulunan tüm icra takiplerinin durdurulmasınaı, muhafaza altına alınması ve satış işlemlerinin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına, mühlet içinde doğacak alacaklar için temlik işleminin hükümsüz sayılmasına ve mühlet içinde ödemelerin komiser denetiminde müvekkiline yapılmasına, müvekkilinin keşide veya ciro ettiği çeklere karşılıksız şehri vurulmasının önlenmesine, alacaklı bankalardaki müvekkil hesaplarında mevctu blokajların kaldırılmasını, mühlet kararından sonra hesaplara gelecek muhtemel paraların ve müvekkili lehine doğacak alacakların müvekkiline ödenmesine, mühlet içinde alacaklalır tarafından yapılabilecek takas ve muhsup işlemlerinin engelenmesine, Konkordato projesinin gerçekleştirilebilmesi için zorunluluk arz ettiğinden müvekkilinin şahsı malları üzerindeki mevcut muhafaza işlemlerinin, hacizler baki kalmak kaydıyla kaldırılarak, müvvekkiline yed-i emin olarak teslimine ihtiyati tedbir yoluyla karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede, İİK 286. Madde uyarınca sunulan belgelerin tetkikinden; davacı adına sunulan ön projede, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağının, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağın hangi yöntem kullanılarak sağlanılacağının gösterilmediği, dolayısı ile konkordato talep eden borçlunun eksik belge sunduğu anlaşılmakla, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının Konkordato istemi ile açtığı davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2- Alınması gerekli 35,90 TL harcın davacıdan tahsiline, Hazineye gelir kadına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 24/10/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır