Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/600 E. 2018/791 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/600 Esas
KARAR NO : 2018/791
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/04/2013
KARAR TARİHİ : 20/11/2018

Mahkememizden verilen … tarihli, …/… Esas, …/… karar sayılı kararın, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarihli, …/… Esas, …/… karar sayılı ilamı ile bozulmuş olmakla, mahkememizce yukarıdaki esasa kaydı yapılan dava dosyasının yapılan açık yargılamaları sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu … tarihli dava dilekçesi ile; müvekkillerinden … adına kayıtlı … plaka sayılı aracın … tarafından kullanıldığı sırada … tarihinde …’in sürücüsü bulunduğu ve davalı … Otomotiv adına kayıtlı …plaka sayılı aracın çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası gerçekleşmiş bulunduğunu ileri sürerek, müvekkiline ait … plaka sayılı araç üzerinde oluşan hasarın Antalya …Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş. sayılı dosyası ile tespit edilen zararının kusur oranlarına göre dağılımı ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihinden itibaren işleyeck en yüksek ticari faiz uygulanarak davalılardan (sigorta şirketi açısından poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) 5.700,00 TL.ile tespit davası harç ve gider avansından payına düşen 190,81 TL.olmak üzere toplam 5.890,81 TL.nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu cevap dilekçesinde; … tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili… plaka sayılı aracın davacı … adına kayıtlı olduğunu, davacı…’in işbu davayı açmakta hukuki menfaati bulunmadığını, araç maliki olmadığından dava ehliyeti de bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmisini dilemiştir.
Davalı … vekili Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu cevap dilekçesinde; vekiledeninin tespite konu kazada kusursuz bulunduğunu, hasar tespiti yapılan araca biçilen değerin fahiş bulunduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas, …/… Karar sayılı dosyasında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/a.maddesi gereğince; Türk Ticaret Kanununda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5/1.maddesi hükmü uyarınca aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğunu ileri sürerek görevsizlik kararı verilerek gelmiştir.
Mahkememiz dosyasında yapılan gerçek kişi tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırması dosya içerisine alındığı görülmüştür.
Meydana gelen kazada tarafların kusur oranının tespit amacıyla dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi mahkemeye sunduğu raporunda; kusur oranı yönünden Karayolları Genel Müdürlüğü’nün %30 oranında kusurlu bulunduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’in %30 oranında kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’in %40 oranında kusurlu olduğunu, hasar yönünden davaya konu araçtaki hasar zarar bedelinin 19.000,00 TL olduğunu, davacının talep edebileceği tazminat bedeli yönünden ise davacının davalılardan …’den 19.000,00 TL x %30 = 5.700,00 TL tazminat talep edebileceğini bildirmiştir.
6098 sayılı Borçlar Kanunun 49.maddesine göre “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille bir başkasına zarar veren kimse bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
2918. Sayılı Kanunun 85.maddesine göre; “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zararına uğramasına sebep olursa motorlu aracın işleteni doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olur.
2918 Sayılı yasanın 97.maddesine göre “Zarar gören ZMMS’da öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;” 09/12/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı …’in %30 oranında kusurlu olduğu, aracın sağlam ikinci el piyasa değerinin 28.000,00 TL olduğu, kazalı hasarlı haldeki değerinin 9.000,00 TL olduğu toplam 19.000,00 TL hasar bedelinden davalılardan …’in 5.700,00 TL ‘lik kısmından sorumlu olduğu anlaşılmş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememizce davanın kısmen kabulüne, 5.700,00 TL nin davalılar … ve … Otomotiv … Taşımacılık Turizm İnşaat Ticaret Sanayi Ltd şirketi yönünden kaza tarihi olan 09/12/2012 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine dair verilen karar, davalı … tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/… Esas, …/… Karar sayılı, … tarihli ilamı ile ”
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar nedeniyle maddi tazminat istemine yöneliktir.
Tazminat davasında davacı olma ehliyeti, kural olarak mal varlığından doğrudan doğruya zarar gören kişiye aittir. Ancak, bir şeyi sözleşmeyle (kira, ariyet v.s.) elinde bulunduran kişi, onu aldığı gibi malikine aynen iade etmekle yükümlü olup, ödemek zorunda olduğu onarım giderlerini isteyebilecektir.
Dosyada mevcut kaza tespit tutanağında, davacı …’in sürücü olduğu anlaşılmakla, diğer davacı …’in aracın maliki olduğu, davacılar karı ve koca olduğu, davacı …’in aracın pert olmasından dolayı istediği gerçek zararı aracın maliki davacı … ile birlikte istemesi göz önüne alındığında hasar tazminatı yönünden zilyet olarak dava açmakta hukuki yararı ve aktif dava ehliyeti bulunmamaktadır.
O halde mahkemece, davacılardan …’in tazminat talebinin aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu davacı yönünden de davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli değildir. Hükmün davalı … yararına bozulmasına ” karar vermek gerekmiştir, gerekçesi ile bozulmuştur.
Usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına mahkememizce uyulmuş, bozma ilamı içeriğine göre toplanması gereken delil ya da araştırılması gereken başka bir husus bulunmadığından, Mahkememizin önceki gerekçesine ve Yargıtay bozma ilamı kapsamına göre davacıların trafik kazasından kaynaklanan hasar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin davaları hakkında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar … Genel Sigorta A.Ş ve … Otomotiv…. Ltd.Şti hakkında verilen hüküm temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden, bu davalılar hakkında yeniden HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
2-Davacı … tarafından, davalı … aleyhine açılan davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan-usulden REDDİNE,
3-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, 5.700,00 TL nin kaza tarihi olan 09.12.2012 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte ( yargıtay bozma ilamından önce verilen karar ile haklarında verilen hüküm kesinleşen diğer davalılar … Genel Sigorta A.Ş ve … Otomotiv…. Ltd.Şti ile müştereken ve müteselsilen olmak üzere ve yine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2- Alınması gerekli 389,36 TL harçtan, peşin alınan 100,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 288,76 TL harcın davalı …’den tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsiline, Hazineye gelir kaydına. 12.06.2015 tarihinde Maliye’ye Harç Tahsil Müzekresi yazıldığından yeniden yazılmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan 100,60 TL peşin harç ile, 24,30 TL başvurma harcının davalı …’den tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla alınarak, davacı … verilmesine,
Davacı tarafından bozma önce yapılan 579,35 TL yargılama giderinden, davada kabul ve red oranlar nazara alınarak hesaplandığında, 560,60 TL yargılama giderlerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalı … alınarak davacı …’e verilmesine,
Davalı … tarafından yapılan 48,75 TL tebligat ve posta masrafından oluşan yargılama giderlerinden, davanın kabul ve red oranlar nazara alınak hesaplandığında, 2,20 TL yargılama giderinin davacı … den alınarak, davalı …’e verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı …den alınarak davacı …’e verilmesine,
Davanın reddedilen dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 190,81 TL vekalet ücretinin davacı … alınarak davalı …’e verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı …’e verilmesikne,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde yargıtay yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 20/11/2018.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır