Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/446 E. 2018/704 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/446 Esas
KARAR NO : 2018/704
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2013
KARAR TARİHİ : 23/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkil şirketin yurtdışında sebze ve meyve ihracatı yaptığını, müvekkilin davalıdan mal almak için bağlantı yaptığını ve takibine konu çeki mal alma karşılığında verdiğini, davalı tarafından lehdarı olduğu çek tahsil edildiği halde karşılığında müvekkile teslim etmediğini, herkesin aldığını geri vermek zorunda olduğunu, haksız yere tahsil edilen çek bedelinin müvekkile davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, davalı aleyhine Antalya … İcra müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak borca ve takibine itiraz ettiğini, bu sebeplerle borçlunun itirazın üzerine icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, bu sebeple kötü niyetli yapılan itirazın iptalini, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında bir sözleşmesel ilişki bulunmadığını, bu itibarla iş bu davada Antalya mahkemelerinin yetkili olmadığı gibi, Antalya İcra Müdürlüklerinin de icra takibinde yetkili olmadıklarını, yetkili mahkemenin davalı müvekkillerinin bulunduğu Ortaca İcra Dairleri ve mahkemeleri olduğunu, bu sebeple yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilleri adına iki ayrı çekten dolayı dava açıldığını, davaya dayanak yapılan çekin bir ödeme aracı olduğunu, ancak müvekkilinin böyle bir çekte ne cirosu olmadığını ve tahsilde etmediğini, müvekkile atfen atıldığı iddia edilen ciro imzasının müvekkile ait olmadığını, bu nedenle çekin arkasında bulunan müvekkilin el ürünü olmayan imzaya itiraz ettiklerini, davacının keşide ettiği çek ile o tarihte mevcut olan borcunu ödemiş olup, söz konusu çekten dolayı bir alacağı olmadığını, bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini, dava değerinin %20 sinden az olmamak kaydı ile davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargıtay … HD.nin …/… E- …/… sayılı kararı ile Mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesi üzerine;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu …/… E- …/… K sayılı karar ile; Davacının icra takibini yetkili icra müdürlüğünde yapmadığı ve davalı borçlunun süresinde yetki itirazında bulunarak takibi durdurduğu anlaşılmakla, davanın HMK.nun 114/2 ve 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, karar verilmiş, kararın davacı yanca istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … HD. nin … tarihli kararı ile Mahkememiz kararı kaldırılarak, esastan inceleme yapılması için dosya Mahkememize gönderilmiş ve yukarıda belirtilen esasa kaydı yapılmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının dosyamız içerisine celp edildiği anlaşılmıştır. Dosyanın incelenmesinde; alacaklının …. Ltd. Şti, borçulunun … olduğu, 25.000,00 TL alacağın( … Aş’ ye ait 13/07/2012 ve 17/08/2012 tarihli … ve … nolu çeklere istinaden) tahsili amacıyla açılmış icra takip dosyası olduğu, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının dava konusu çek ile birlikte grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişiye tevdii ile imza incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce seçilen bilirkişi …, … tarihli raporunda özetle ;Tetkike konu … Antalya … Şubesinin ” …” Iban numaralı hesabına ait keşidecisi ” …Ltd. Şti” olan 13.07.2012 keşide tarihli … adına düzenlenmiş “…” çek numaralı “10.000” TL değerindeki çekin arka yüz 1.ciranta hanesindeki ” …” isim yazısı altında atılı bulunan ciranta imzasının … elinden çıkmadığı belirtilmiştir.
Davalının davacının iddialarını kabul etmemesi nedeniyle;
Davalıya, davacı tarafından teklif edilen yemini eda etmek üzere Ortaca Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmıştır. Davalı asil … beyanında: davacı şirket ile domates alışverişi konusunda anlaşmam olduğuna; çeki avans olarak almadığıma; çek karşılığında davacı şirkete domatesleri teslim ettiğime ; davacı şirketle başka bir alışverişten kaynaklanan hukuki ilişkimiz nedeniyle çeki alıp tahsil ettiğime şeklindeki cevabımın gerçeğe uygun olduğunu ve hiçbirşey saklamadığımı, namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç değerlerim üzerine yemin ediyorum ” şeklinde yemin icra etmiştir.
Kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun ödenmesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. Hal böyle olunca dava konusu çekin taahhüt edilen mal karşılığı avans olarak verildiğini ve malın teslim edilmediğini iddia eden davacının, bu yöndeki iddiasını kesin delillerle kanıtlaması icabeder. Başka bir ifade ile davacı bu iddiasını yazılı delillerle kanıtlamak zorundadır. (Yargıtay 19.HD. 2015/15877 E- 2016/6184 K)
Somut olayda; davacı davalı tarafın lehdarı olduğu çekin tahsil edildiği halde çek bedeli malın teslim edilmediği, bu nedenle davalının aldığını geri vermek zorunda olduğu iddiası ile, keşidecisi olduğu 13.07.2012 ve … tarihli çekler hakkında ( bedelsiz olduğu halde tahsil edilmesinden kaynaklı ) ilamsız icra takibi başlatmış, davalının itirazı üzerine itirazın iptali için bu davayı açmıştır. Ancak yargılama sırasında toplanan delilerden, çekler karşılığı olan malın teslim edilmediğini, çeklerin avans çeki olduğunu kesin delille ispat edemediği görülmekle davanın reddine, yasal şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Gerekçesi ekli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
3-Alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan 301,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 266,04 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 23/10/2018

Katip …
E-İmzalı

Hakim …
E-İmzalı