Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/323 E. 2018/748 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/323 Esas
KARAR NO : 2018/748
DAVA : Menfi Tespit (Kira)
DAVA TARİHİ : 11/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kira) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete ait otelin … sauna ve masaj bölümünün işletilmesi hususunda müekkil şirket ile davalı arasında… tarihli kira sözleşmesi akdedildiğini, kira sözleşmesinin yapıldığı tarihte kira bedeline ilişkin olarak tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibe konu bono tanzim edilerek, müvekkil şirket ve yetkili diğer davacı müvekkil tarafından davalıya teslim edildiğini, ancak davalı tarafın, Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası vasıtasıyla kambiyo senedine mahsus icra takibi yolu ile müvekkiler aleyhine icra takibine girişildiğini, takip konusu alacağın müvekkiller tarafından ödenmiş ve dayanak bononun teminat niteliğinde olması sebebi ile itiraz edildiğini, itirazları üzerine Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda; “ibraz edilen kira sözleşmesinde ve senet metninde senedin teminat senedi oludğuna dair takip konusu senede açıkça atıfta bulunmamaktadır. Ödeme belgelerinde de ödemenin takip konusu seede herhangi gönderme bulunmadığından” gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, ancak müvekkil tarafından İstinaf edildiğini, ancak sonuçlanmadığını, açıklanan nedenlerle bono bedelinin ödenmesi nedeniyle davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2016 yılında kendi şahsı adına spa kira sözleşmesini imzalayan davacı … 2017 yılı kira sözleşmesi imzalanmadan bir hafta önce 10/03/2017 tarihinde tek ortaklı ve tek yetkilisi olarak davacı şirketi kurduğunu ve sözleşmesi davalı şirket adına yetkilisi sıfatı ile imzaladığını, ancak şirketin ortaklık yapısından ve takip konusu yapılan senette ayrıca … imzası olduğu dikkate alındığında aradaki organik bağ ve 2013 ve 2017 yılı kira dönemine ilişkin olarak ortada etk bir borç ve tek bir borçlu olduğunu, davacı … kendi adına imzaladığı sözleşmeyi bir sonraki yıl tek ortağı ve yetkilisi olduğu şirket adına imzaladığını, ayrıca sözleşme imzalanırken davacı tarafından boş senet alındığını iddia edildiğini, ancak dava dilekçesinin ekinde sundukları tebliğ – tebellüğ belgesinden de anlaşılacağı üzere, takip konusu senet kira borcunun ödeme vasıtası olarak ve doldurulmuş bir şekilde müvekkile verildiğini ve senedin ödeneceği banka ve şubesinin bildirilmesi amacıyla düzenlendiğini, senet bir ödeme aracı olduğundan vadesinde ödenmesi gereken yer davalılara bildirildiğini, söz konusu belge davacılar tarafından dosyaya sunulduğunu, davacıların belgenin içeriğine, tebliğ tarihine, belgede yazan senedin özelliklerine yönelik hiçbir itirazlarının bulunmadığını, bu belge ile senedin tahsil için bankaya ibraz edildiğini öğrenen davalıların itiraz ettikleri takip tarihine kadar senede istinaden ödeme yapıldığından bahisle bankaya teslim edilmemesi görektiği yönünde hiçbir itirazlarının olmadığını belirtilerek, davanın esasdan reddine, davacı yanın kötü niyetli olarak açmış oludğu dava nedeniyle kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının celp edildiği, alacaklısı … A.Ş., borçluları … Organizasyon..Ltd.Şti. Ve … olduğu,35.400 EURO 01/10/2017 tarihli bono, 945,62 EURO işlemiş faiz, 106,20 EURO %0,3 komusyon, 128,15 TL ihtar protestosu olmak üzere toplam 36451,82 EURO üzerinden kambiyo senedine özgü haciz başlattıkları anlaşıldı.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkili şirketin davalı otelindeki … sauna ve masaj bölümünü işletmek için kiraladığını,tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla teminat nitelğindeki bonoyu davalıya verdiğini ancak takipten önce kira boncunu ödemesine rağmen senedin davalı tarafça icra takibine konu edildiğini belirterek bono sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir.
Davalı vekili ise, takibe konu seredin kira borcunun ödeme vasıtası olarak takibe konu edildiğini, ancak ödenmediğini, bu nedenle takip başlatıldığını ileri sürmüştür.
Bu durumda; uyuşmazlığın taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın çözümünde kira sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağı anlaşıldığından, davanın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmıştır. ( emsal Yargıtay 20. HD 2018/4111 esas sayılı ilam )
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine,
2-Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
3-Karar keşinleştiğinde, iki haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, HMK’nun 19/3 ve 20/1 c 1 maddeleri uyarınca taraflardan birinin 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurarak talep etmeleri halinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderileceği, talep etmemeleri halinde ise davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi durumunda yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu anlatıldı. 08/11/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı