Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/314 E. 2018/364 K. 09.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/314 Esas
KARAR NO : 2018/364
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/05/2018
KARAR TARİHİ : 09/05/2018

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mali müşavir olduğunu, muhasebe işi ile uğraştığını, davalının ise müvekkilinin muhasebe hizmeti sağladığı şehir içi otobüs işletmeciliği yapan bir gerçek kişi tacir olduğunu, davalının müvekkiline olan 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin muhasebe ücretini ödemediğini, bunun üzerine Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, davalının yapılan takibe haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini, dava konusu icra takibinin dayanağı olan muhasebe sözleşmeleri, müvekkilinin ticari defterleri ve davalının Üçkapılar Vergi Dairesi nezdinde kayıtlarının incelenmesinde davalının müvekkiline borçlu olduğunun ortaya çıkacağını belirterek, bu nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacının muhasebecilik ücreti alacağı nedeniyle başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanununun 5.maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticari mahkemesi varsa asiliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususu düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 3.maddesinde “Bu Kanunda düzenlenen hususlarda bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir” düzenlenmesi getirilmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde tanımları veriln bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanun’un 45.maddesinin 1.fıkrasıhnda “Serbest muhasebeci mali müşavirler bu unvanlarla, yeminli mali müşavirler ise bu unvan ve tasdik yetkisiyle; 2 nci maddede yazılı işlerin yürütülmesi amacıyla gerçek ve tüzelkişilere tabi ve onların işyerlerine bağlı olarak hizmet akdi ile çalışamazlar, ticari faaliyette bulunamazlar, meslekle ve meslek onuru ile bağdaşmayan işlerle uğraşamazlar… “ düzenlemesi ve devamında “bu bürolarda yapılan faaliyet ticari faaliyet sayılmaz” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut uyuşmazlık yönüyle “işin icrası mesleğinin icabından” olması halinde, bu gibi kimseler, serbest meslek faaliyetlerini yetkili makamdan aldıkları ruhsata dayanarak icra ederler; bu işleri de, meslekleri gereği yapmaktadırlar.
Yukarıda vurgulandığı üzere, serbest muhasebecilik faaliyetinin hukuki nitelikçe bir “vekalet sözleşmesi” olarak kabulü gerekmektedir. Zira, davacı serbest muhasebecinin faaliyetini 3568 sayılı Kanun kapsamında ruhsata dayalı olarak gerçekleştirdiğinden, davalı ile aralarındaki sözleşme ilişkisinin 6098 sayılı TBK’nın 502 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekir. (Hukuk Genel Kurulu 2013/13-1913-2015/1260 E-K)
Somut olayda; davacının serbest mali müşavir olup tacir olmadığı, çalışmalarının da ticari işletme ile ilgili bir işlem sayılamayacağı anlaşılmakla; uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden Mahkememizce görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 20 HD. 08/03/2016 tarih, 2016/12 esas ve 2016/2839 karar sayılı ilamı)
HÜKÜM : / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle GÖREV yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde ve HMK.nun 20. maddesi uyarınca kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde, dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.09/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır