Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/250 E. 2018/703 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/250 Esas
KARAR NO : 2018/703
DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 27/12/2013
KARAR TARİHİ : 23/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda verilen …/… E- …/… K sayılı karar Yargıtay …HD. nin …/… E- …/… K sayılı kararı ile bozularak Mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esasa kaydı yapılarak yapılan yargılama sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile … arasında … tarihinde, … bayiliğine ilişkin, Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, daha sonra … ile müvekkili şirket … A.Ş. Arasında imzalanan … tarihli devir ve temlik mutabakatı ile söz konusu Bayilik Sözleşmesinden kaynaklanan hakların müvekkili şirkete devredildiğini, davalı bayinin bayilik ilişkisi mevcut iken davalı şirket sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını, davalı şirketin … marka tüp satması gerekirken Bizimgaz marka tüplerin dağıtımını, tanıtımı yaptığının tespit edildiğini, bu tespitten sonra bayilik sözleşmesinin müvekkili şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini, fesih bildiriminin davalıya Beyoğlu … Noterliği’nin … tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirildiğini, sözleşmenin feshine rağmen davalı şirketin halen müvekkili şirketin markasını kullandığı, satışını ve reklamını yaptığını beyan ederek, davalı şirket adına kayıtlı araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 156.000,00 TL cezai şart alacağı ve şimdilik 1.000,00 TL kar ve kazanç kaybı olmak üzere toplam 157.000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Davacı vekilince delil olarak bildirilen bayilik sözleşmesi, devir ve temlik mutabakatı, ticari defterlerin açılış kapanış tasfikleri, faturalar, satış listesi, cari hesap ekstresi, kar mahrumiyeti tablosu, fatura listesi örnekleri dosyaya sunulmuştur.
Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyasının aslı ve …/… D.İş sayılı dosyaları ile Antalya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyalarının birer sureti celbedilerek incelenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, davacının sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşmede kararlaştırılan cezai şart ve kar kaybı talep edip edemeyeceği, cezai şart miktarı ile kar kaybı miktarı hususunda makine mühendisi …, mali müşavir … ve Av. …’den oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, bilirkişiler … havale tarihli raporlarında özetle; davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin, davalı tarafın sözleşmeye aykırı davranması neticesinde davacı şirket tarafından haklı olarak feshedildiğini, bu fesih doğrultusunda dava dosyasında mevcut bilgi ve belgeler doğrultusunda davacı yanın kar mahrumiyetinin 196.157,92 TL olduğunu, yine davacının anılan fesih doğrultusunda sözleşmeden doğan cezai şart isteminin uygun olduğunu, bu miktarın ise dava tarihindeki … Bankası kuru üzerinden (75.000,00 USD) 157.177,50 TL olduğunu beyan etmişlerdir.
Mahkememizin …. tarihli kararı ile: Dava sözleşmenin haklı nedenle feshi nedeniyle açılmış tazminat davası olup, davacı cezai şart ve kar mahrumiyeti talep etmektedir. Davalı ise davanın reddini savunmakta ve ayrıca cezai şartın yüksek olduğunu ,müvekkilinin iktisaden mahvına sebep olacağını indirilmesi gerektiğini ,davacının kar mahrumiyeti isteyemeyeceğini savunmaktadır. Her iki tarafta tacirdir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri incelendiğinden sözleşmenin haklı sebeple feshi halinde cezai şart ödeneceği ve ayrıca kar mahrumiyeti talep edileceği belirtilmiş, kar mahrumiyetinin ne şekilde hesaplanacağı da karar bağlanmıştır. davalı imzaladığı sözleşmenin hükümleri ile bağlıdır. Ayrıca davalının tacir olması nedeniyle TBK 182 .maddesi uyarınca cezadan indirim yapılması sözkonusu değildir. Bu nedenle alınan bilirkişi raporunda belirlenen cezai şarta hükmedilmiş, kar mahrumiyeti talebiyle açılan belirsiz alacak davasının talep edilen 1000,00TL lik tutarı kabul edilerek, kalan tutar için davacının talep hakkı saklı tutularak, davacının davasının kabulüne dair verilen karar, davalı …Ltd. Şti.vekilinin temyiz itirazları üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … gün ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile;
“Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 22. maddesi uyarınca tacir sıfatına haiz borçlu, fahiş olduğu iddiasıyla cezai şarttan indirim yapılmasını mahkemeden isteyemez ise de, kararlaştırılan cezai şartın tarafların ekonomik yönden yıkımına sebep olacak derecede fahiş olduğunun belirlenmesi halinde makul düzeyde indirim yapılabileceği Yargıtay’ca kabul edilmektedir. Bu itibarla mahkemece davada talep edilen ve hüküm altına alınan cezai şartın ekonomik yönden davalının yıkımına sebep olup olmayacağı yönünden davalının mali durumu gözetilerek ticari defter kayıtları ve bilançoları üzerinde konusunda uzman bir bilirkişiye inceleme yaptırılıp ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün davalı yararına bozulmasına…” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkememizin … tarihli duruşma zaptı gereği, usul ve yasaya uygun olan Yargıtay … Hukuk Dairesinin … gün ve …/… Esas …/… sayılı bozma ilamına uyalmasına karar verilmiş ve davalı tarafın 2013 yılı defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere, dosya mali müşavir …’a tevdi edilmiş, bilirkişi mahkemeye sunmuş olduğu … tarihli raporu ile, dava dosyası ve davalı şirkete ait 2013 yılları Ticari Defter kayıtlarına göre:
-Borçlu Şirketin Genel Kabul görmüş mali tablolar analiz ilkelerine göre; … tarihli kesinleşmiş finansal tablosu olan Tablo-3 deki Bilanço kalemlerine göre;
a)Cari oranların 2013 yılları içerisinde normal oranların (normal oran 2) çok altında olup, 0.79 olduğu,
b)Likidite oranların (normal oran 1) normalin 3/5 kadar 0,20 olup çok düşük olduğu,
c)Nakit oranların ise normalin ( normal oran 0,2) (bankada görülen paradan kaynaklı olarak normalden yüksek olarak 0,13 (bankadaki paranın da var olmadığı dikkate alındığında oranın 0,0025 olacağı.) hesaplanmıştır.
Borçlu Şirketin Genel Kabul Görmüş Mali analiz yöntemi ile yapılan analizlere göre; -Şirketin Borç ödemede Stoklarına ve alacaklarına bağımlı olduğu, Hazır değerleri ile (Kasa Banka v.b) Pasifteki borçlarını dahi ödemesi mümkün olmadığı,
-Ayrıca Hesaplanan Mali oranların çok düşük olması yanında, Şirketin Tablo-3 PASİF bölümde de görüldüğü gibi ŞİRKETİN ÖZKAYNALARI NEGATİF M 13.780,35 TL ve düştüğü. Şirketin ÖZ SERMAYESİ’ ninde tükendiği ve eksi duruma gerilediği.
Şirketin bu hali ile davaya konu tazminat miktarını Şirket … tarihindeki aktif varlığı ile ödeyebilmesi mümkün olmadığı gibi, şirketin en kısa zamanda sermaye artırması, bu mümkün değil ise Tasfiyesi veya Fesih yoluyla kapatılmasının uygun olduğu görüş ve kanaatini bildirir rapor sunmuştur.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucu, alınan bilirkişi raporuna da itibar edilerek davada talep edilen cezai şartın davalının ekonomik yönden yıkımına sebep olacak derecede fahiş olduğu belirlendiğinden, talep edilen 156.000,00 TL cezai şarttan takdiren %80 oranında indirim yapılarak, cezai şart alacağının kısmen kabulüne karar verilmiş,
Sözleşme ile tayin edilen cezai şartın tahsilini isteme hakkına sahip olan davacının açtığı dava sonucunda, cezai şartın hakim tarafından fahiş görülerek tenkis edilmesi halinde tenkis edilen miktardan dolayı davacı yan aleyhine avukatlık ücreti ve yargılama giderine hükmedilemeceği, zira tutarı takdire bağlı olan cezai şartta hakimin takdir hakkını kullanıp kullanmayacağının davacı tarafından bilinmesi mümkün olmadığından, reddedilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere;
1-Kazanç kaybı alacağı için açılan dava hakkında verilen hüküm daha önce kesinleşmekle bu hususta TEKRAR KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Cezai şart alacağı için açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; 31.200,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Cezai şart için alınması gerekli, 2.131,27 TL harcın peşin alınan 2.612,89 TL den mahsubu ile, artan 481,62 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
4-Bozmadan önce 8.043,27 TL harcın tahsili için yazılan harç tahsil müzekkeresinin iptali için maliyeye yazı yazılamsına, tahsil edilmiş ise istemi halinde davalı …Ltd. Şti.’ye iadesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 2.131,00 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti, 144,80 TL tebligat ve posta ücreti olmak üzere toplam 1.044,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti, 125,40 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 625,40 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Kabul edilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Üzerinden hesaplanan 3.744,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Cezai şart alacağından Yargıtay yerleşik içtihatları doğrultusunda takdiri indirim yapıldığından reddedilen miktar üzerinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde TEMYİZ YASA YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı.23/10/2018

Katip …
E-İmzalı

Hakim …
E-İmzalı