Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/24 E. 2018/574 K. 10.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/24 Esas
KARAR NO : 2018/574
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 06/05/2015
KARAR TARİHİ : 10/09/2018

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin konser ve ses sistemi gerektiren toplantılarda ses sistemi kurulumu yapan, bu tür organizasyonlarda kullanılan aletleri kiraya veren bir şirket olduğunu, 07/09/2013 tarih ve … seri nolu fatura ile davalı şirketten 29.309,78 TL bedelle … marka … … isimli dijital özelliklere sahip ürünü satın aldığını, alınan üründe sürekli “…” hatası verdiğini, hatanın giderilmesi için davalı şirketle görüşüldüğünü, davalı şirketin 06/11/2013 tarihinde … seri nolu sevk irsaliyesi ile satın alınan ürüne ilişkin alt aparat gönderdiğini, 30/04/2014 tarihinde üründe bir hata daha meydana geldiğini, hatalı olan ürün 30/04/2014 tarih ve … seri nolu sevk irsaliyesi ile davalı şirkete gönderildiğini, üründe yine bir hata meydana geldiğini, 12/06/2014 tarih ve … seri nolu irsaliye ile ürünün parçaları yeniden davalı şirkete gönderildiğini, ürünlerin sık sık arızalanması ve amaca uygun kullanımın gerçekleşmemesi nedeniyle 05/09/2014 tarih ve … sıra nolu iade faturası ile ürünün davalı şirkete iade edildiğini, ürün ve fatura davalı şirkete 17.09.2014 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı şirketin iade fatura içeriğine herhangi bir itirazda bulunmadığını, müvekkili şirketin ücretin iadesi konusundaki taleplerinin sonuçsuz kaldığını, bu nedenle Bornova … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, 27/09/2014 tarihinde ihtarnamenin tebliğ edildiğini, davalı şirketin ürünlerinde herhangi bir problem olmadığının ispati için Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D İş sayılı dosyasıyla delil tespiti talebinde bulunduğunu, ancak dosyanın takip edilmemesi nedeniyle sonuçsuz kaldığını, davalıya tebliğ edilen iade faturası ve kesinleşen alacağın ödenmesi için yapılan ihtara rağmen iade bedeli ödenmediğinden dolayı Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında icra takibine başlandığını, davalı şirketin 26/03/2015 tarihinde itirazı ile takibin durdurulduğunu beyanla, davalının takibe itirazının iptaline, takibin devamına, asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin 07/09/2013 tarihinde satın aldığı 6 adet eurocup gallello 37*10 led ürünün bir adedinin 30/03/2014 tarihinde teknik servislerine gönderildiğini, ancak herhangi bir arıza tespitiyle karşılaşılmadığını ve 01/05/2014 tarihinde davacıya iade edildiğini, 12/06/2014 tarihinde 2 adet eurocup gallello 37*10-led ürünün teknik servislerine gönderildiğini, ancak herhangi bir arıza tespitiyle karşılaşılmadığını ve 23/06/2014 tarihinde davacıya iade edildiğini, davacı şirketin 07/09/2013 tarihinde almış olduğu bütün ürünleri arızalı olduğu gerekçesiyle müvekkil şirkete gönderdiğini, ancak yapılan testler sonucunda ürünlerde herhangi bir arıza tespit edilmediğini, davacı şirketin Bornova … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarname gönderdiğini, ancak ekinde iade faturası göndermediğini, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 4. maddesi gereğince ayıplı mal ihtarında bulunmasının hukuka uygun olmadığını, tacir olan müvekkili şirketin bu nedenle ihtarnameye cevap vermediğini, davacı şirketin müvekkilden almış olduğu mallar karşılığında … Sanayi Sitesi Şubesi … seri numaralı keşide yeri izmir olan 25/08/2014 keşide tarihli 15.550,00 TL bedelli ve … 4. Sanayi Sitesi Şubesine ait … seri numaralı 25/09/2014 keşide tarihli keşide yeri İzmir olan 18.000,00 TL bedelli 2 adet çek verdiğini ve bu çeklerin karşılıksız çıktığını, bunun üzerine davacı şirket adına İzmir … Asliye ticaret Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alındığını ve İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasıyla takibe geçildiğini, takibin kesinleştiğini, daha sonra müvekkili şirket ile davacı şirketin sulh olduğunu, müvekkil şirketin talebi doğrultusunda icra takibindan vazgeçildiğini, çek asıllarının da davacı şirket yetkilisine imza karşılığı teslim edildiğini belirterek, haksız davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde özetle; davanın satıcının ayıbına karşı açılmış dava olmadığını, iade faturasına dayalı dava olduğunu, icra takibinin dayanağı olan 05/09/2014 tarih ve … seri nolu iade faturasının ve ürünün 17/09/2014 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketin iade faturasına itirazının bulunmadığını, fatura içeriğinin taraflar arasında kesinleştiğini, bu nedenle davanın alacak davasına dönüştüğünü, davalı şirketin iade faturasına itiraz etmiş olması halinde ürünün ayıplı olup olmadığının incelenebileceğini, faturaya itiraz olmadığından alacağın doğup doğmadığının ispatı amacıyla tarafların defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasının yeterli olduğunu, davalı şirkete gönderilen ihtarnamede tüketici denmesinin ihtarnameyi geçersiz kılmayacağını, ihtarname içerğinden ürünün ayıplı olduğundan iade edildiğinin anlaşıldığını beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 2. cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin almış olduğu ürünlerin bedelini ödemek için vermiş olduğu çeklerin karşılıksız çıktığını, ürünün bedelini ödeyemeyeceğini anlayınca ürünleri teslim aldığı tarihten aylar sonra hatalı ve bozuk olduğu gerekçesiyle ürünleri müvekkili şirkete gönderdiğini, icra ve tespit dosyalarından tarafların sulh olmasından dolayı vazgeçtiklerini, davacının müvekkili şirkete gönderdiği ihtarnamenin ayıp ihbarı niteliğinde olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası celb edilmiş, dosyamız arasına alınmıştır. İncelenmesinde; davacı vekili tarafından davalı şirket aleyhine 05/09/2014 tarih ve … sıra nolu 29.309,78 TL bedelli iade faturasından dolayı 29.309,78 TL asıl alacak ve 1.688,93 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 30.998,71 TL üzerinden takibe geçildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekilinin süresinde borcun tamamına itiraz edilmesi üzerine 14/05/2015 tarihinde takibin durdurulduğu ve davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesince talimat yolu ile bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mali Müşavir …’ün … tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin takip ve dava konusu olan dönemde usulüne uygun tutulan ve HMK 222 maddesine göre lehine delil olmak niteliğine sahip ticari defter kayıtlarına göre; 03/03/2015 icra takip tarihi itibariyle, davalı şirketten 31.113,01 TL tutarında alacaklı olduğu, ancak davacı şirketin davalı şirketten yalnızca takip ve dava konusu 05/09/2014 tarih … sıra numaralı ve 29.309,78 TL’lik iade faturası içeriği mal bedelini talep ettiğini, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen 05/09/2014 tarih ve … sıra nolu iade faturası 05/09/2014 tarih ve … seri nolu sevk irsaliyesi, … Kargo Aş’ye ait 05/09/2014 tarih … sıra nolu ambar tesellüm fişi 05/09/2014 tarih ve … sıra nolu kargo faturası ve kargonun davalı şirkete teslim edildiğini gösteren belgeler incelendiğinde takip ve dava konusu ürünlerin davalı şirkete 17/09/2014 tarihinde iade edildiğinin belirtildiği, mahkemece belirlenecek asıl alacak tutarı üzerinden davacı şirketin Bornova … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin tebliğ tarihi olan 27/09/2014 tarihinden dava tarihi olan 06/05/2015 tarihine kadar geçen süre için temerrüt faizi talep edebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mali Müşavir Bilirkişi … düzenlediği … havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının ticari defterlerinin yasal süresi içinde tasdik ettirildiği, yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin bulunduğu, defterlerinin lehine delil teşkil edeceği, davacının düzenlediği iade faturasının davalının defter kayıtlarında yer almadığı, tarafların sunduğu bilgi ve belgelerden ürünlerin arızalı olduğuna ilişkin tespitin yapılamadığı, dava dilekçesi ekinde yer alan ambar fişinden davalıya ürün sevkiyatının yapıldığı, ürünlerin davalıya teslim edildiği, kargo fişi veya irsaliye örneği dosya arasında bulunmadığında iade ürünlere ilişkin faturanın davalıya kargo ile gönderildiğinin tespitinin yapılamadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı şirket merkezinde dava konusu ışık ve müzik sistemleri üzerinde keşfen bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Elektrik-Elektronik Mühendisi Bilirkişi …’dan rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; dava konusu 6 adet eurocup gallello … led ürünler truss”a asılı durumda iken ışık kontrol masasından verilen komutlarla test ve denemelerine geçildiğini, ilk olarak ışık kontrol masasında 14 kanal fikstür yazılımı ve ürünler üzerindeki ayarlarının yapıldığını, 14 kanalda ürünlere gerek ayrı ayrı verilen komutlarda gerekse senkron çalışmada herhangi bir sorunun bulunmadığı, ürünlerin istenen çalışmayı gerçekleştirdiği, müteakiben ışık kontrol mamasında 30 kanal fikstür yazılım ve ürünler üzerindeki ayarlarının yapıldığını, 30 kanalda ürünlere gerek ayrı ayrı verilen komutlarda gerekse senkron çalışmada herhangi bir sorununun bulunmadığı, ürünlerin istenen çalışmayı gerçekleştirdiği, ışık kontrol masasında 18 kanalda programlanma işlemine geçildiğini, denemelerin yapıldığı, ışık kontrol mamasında 18 kanal fikstürü bulunamaması üzerine internet üzerinden 18 kanal fikstür yazılımı indirilerek ürünlerin çalışmasının gözlendiği, ürünlerin verilen tüm komutlara karşılık verdiği, ancak 18 kanalda zoom özelliğinin çalışmadığı, 14 ve 30 kanalda ürünlerin istenen tüm özellerinin aktif olarak çalıştığı, söz konusu kanallarda yapılan denemelerde zoom özelliğinin çalışmamasının ürün ile ilgili bir soruna dayanmadığı, 18 kanal fikstür yazılımından kaynaklı bir sorun bulunduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin …/… Esas …/… Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda verilen karar taraf vekillerinin İstinaf başvurusunda bulunmuşlar ve Antalya BAM … Hukuk Dairesinin … gün ve …/… Esas …/… Karar sayılı kararı ile; “Davacı-alıcının dava konusu ürünlerin ayıplı olması nedeniyle 6098 sayılı TBK’nın 227/1 maddesi gereğince sözleşmeden dönme hakkını kullanarak satılanı geri gönderdiğini iddia ederek ödediği bedeli talep ettiği dikkate alınarak uyuşmazlığın bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca davalı vekilinin tüm aşamalarda ileri sürdüğü ve sulh olduklarını iddia ettiği İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyanın celp edilmediği, ayrıca davalının davacı- alıcının satın aldığı ürünler karşılığı verdiği çeklerin karşılıksız çıktığı şeklindeki iddia ile ilgili her hangi bir araştırma yapılmadığı, bu yöndeki delillerin toplanıp değerlendirilmediği, anlaşıldığından davacının davanın esasıyla ilgili gösterdiği deliller toplanmadan ve hiç değerlendirme yapılmadan ilk derece mahkemesince karar verildiği anlaşıldığından davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve …/… Esas, …/… karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına” kararı verilmiş ve dosya mahkememize geri gönderilerek yukarıda belirtilen esasa kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce … tarihli duruşmasında davacı vekili: “davalı tarafın delil dilekçesinde belirtttiği sulh sözleşmesi yoktur, taraflar arasında cari hesap ilişkisi vardır, karşılıksız çıkan çekler de bu davaya ilişkin değildir, taraflar arasındaki başka ticari ilişkilere ilişkindir, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında cebri icra tehdidi altında müvekkili şirket tarafından dosya borcu ödenmiştir, dosya infaz edilerek işlemden kaldırılmıştır, bu icra takibine ilişkin olarak da davalı taraf ile herhangi bir sulh sözleşmesi yapılmamıştır, dolayısıyla dava konusu ürünlerin bedeli davalıya ödenmiştir, hatta cari hesaptan dolayı da müvekkilimin davalıya bir borcu kalmamıştır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Aynı celsede davalı vekili; “İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası tarafların anlaşması üzerine vazgeçme ile kapanmıştır, buna ilişkin taraflar arasında yazılı bir sulh sözleşmesi yoktur, buna ilişkin şirketler arasındaki mailleşmeler ise dosyaya sunulmuştur, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasına konu çekler iş bu dava konusu ürünler için alınmıştır, ürün bedelleri ödenmemiştir, çeklerin vadesi gelmeden de davacı taraf ürünleri şirketimize ayıplı diyerek iade etmiştir, biz testlere tabi tutup ayıplı olmadığını belirterek geri göndermemize rağmen tekrar aynı şekilde iade edilmiştir, gerek delil tespiti ve gerekse İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasından vazgeçmemiz hususları gözetildiğinden taraflar arasında sulhe varıldığı anlaşılacaktır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce İzmir … İcra Müdürlüğüne ve … İzmir Bornova …Sanayi Sitesi Şubesine müzekkere yazılmış ve gelen cevabi yazısı dosyamız arasına alınmıştır.
Dava, ticari satıma konu malın ayıplı olduğu gerekçesiyle iadesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; davacı şirketin … tarih … seri nolu fatura ile davalı şirketten 29.309,78 TL bedelle 6 adet model sahne ışıklandırmasında kullanılan malları satın aldığı ve 05/09/2014 tarih ve … sıra nolu iade faturası ile 17/09/2014 tarihinde davalıya iade ettiği anlaşılmaktadır. Dava konusu mallar halen davalıdadır. Keşif tarihi olan 23/11/2016 tarihi itibariyle de davalıda olduğu sabittir. Her ne kadar dava konusu mallar satım tarihinden bir yıl sonra davalıya iade edilmiş ise de, davalı iade faturasına ve iade alınan mallara herhangi bir itirazda bulunmamıştır. İade edilen mallar herhangi bir ihtirazı kayıt ileri sürülmeden kabul edilmiştir. Taraflar arasındaki akdi ilişki ticari satış olup, 6098 sayılı TBK’nın 227 maddesi uyarınca satıcı ihbar süresi geçtikten sonra alıcının iade ettiği malları kabul etmişse ayıba karşı tekeffülü devam eder. Somut olayda, davacı davalıdan satın aldığı mallar için iade faturası keşide etmiş, davalıya tebliğ edilen bu fatura itiraza uğramamıştır. Ayrıca davalı taraf iade edilen malları ihtirazı kayıtsız kabul ettiğine göre, iade edilen mal bedellerini ayıp ihbar süresinden sonra olsa bile iade ile yükümlüdür. (Yargıtay 19. HD. 2010/326 E-2010/7700 K) Tarafların ticari defterinin karşılaştırmasında iade faturası dışında defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacının iade faturasından (iade edilen mallardan) dolayı davalıdan 29.309,78 TL alacaklı olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı taraf İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takibine konu çeklerin iş bu mallar için verildiğini ve karşılıksız çıktığını iddia etmiş ise de, çeklerin iş bu ticari ilişki nedeniyle verildiğine ilişkin yazılı bir delilin dosyaya sunulmaması ve taraflar arasında öncesine ait ticari ilişkinin bulunması nedeniyle bu savunmasını kanıtlayamadığı kabul edilmiştir. Davacıya iadesi gereken bedel yönünden, davacı tarafından davalıya gönderilen Bornova … Noterliğinin … tarihli ihtarnamesinde talep edilen alacak miktarı ve açık bir şekilde ödenmesi istenilen süre belirtilmediğinden, takip tarihinden önce temerrüt şartlarının oluşmadığı kabul ederek (Yargıtay 19. HD 2014/19717 E-2015/14614 K) davanın kısmen kabulü ile takibin asıl alacak tutarı olan 29.309,78 TL üzerinden devamına ve iade faturasına dayalı asıl alacak likit olduğundan % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 29.309,78 TL asıl alacak üzerinden ve bu alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Asıl alacağın (29.309,78 TL) %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 2.002,15 TL harçtan peşin olarak alınan 374,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.627,75 TL davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davada kabul edilen miktar dikkate alınarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.517,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davada reddedilen miktar dikkate alınarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.690,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma, 374,40 TL peşin, 192,70 TL tebligat, müzekkere ve talimat gideri, 680,00 TL bilirkişi ücreti ve bozmadan sonra yapılan 28,00 TL tebligat ücreti ve 6,50 TL müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.309,30 TL yargılama giderinin davada kabul edilen miktar dikkate alınarak 421,71 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yatırılan 493,70 TL bilirkişi ücreti ve keşif gideri, 206,30 TL keşif harcı olmak üzere toplam 700,00 TL yargılama giderinin davada reddedilen miktar dikkate alınarak 24,30 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.10/09/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır