Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/661 E. 2019/229 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/661 Esas
KARAR NO : 2019/229
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/06/2017
KARAR TARİHİ : 18/04/2019

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: Müvekkil şirketin … nolu sigorta poliçesi ile … plakalı aracı kasko sigortasıyla teminat altına aldığını, aracın 11/11/2011 tarihinde maddi zararlı trafik kazası sonucu hasara uğradığını, … Oto Servis ve Tic. A.Ş. Tarafından hasarın giderildiğini, onarım bedeli olan 20.595,00 TL nin müvekkili şirket tarafından 03/01/2012 tarihinde oto servisine ödendiğini, hasarın ödenmesinden sonra, ödenen hasar bedelinin tazmini için karşı araç sürücüsü aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, borçluların borca itiraz etmesi üzerine Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası kapsamında itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece davanın reddedildiğini, ayrıca Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada, davalının kasten diğer aracın üzerine aracını sürerek mala zarar verme suçunu işlediğinin hüküm altına alındığını, sonuç olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile … plakalı araca ödenen maddi zarara ilişkin 24.034,95 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemişlerdir.
Mahkememizce Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının aslı celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. İncelenmesinde; davacının … Sigorta AŞ, davalıların … ve … olduğu, Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali davası olduğu, dava değerinin 24.750,96 TL olduğu ve davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı ve Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaları celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ve Karayolları Genel Müdürlüğü trafik fen heyetinden oluşturulacak araç hasarı ve kusur konusunda uzman 2 makine mühendisi bilirkişi heyetinden, hasar dosyası, dosyadaki deliller, kaza tespit tutanağı, dosyamız arasına alınan ceza, hukuk ve icra dosyaları içerikleri, davacı … tarafından yapılan ödemeler gözetilmek suretiyle davacı … şirketine kasko sigortalı … plakalı araca sürücüsünün kasten zarar verip vermediği, zararın kasko sigortası poliçesi teminatı kapsamında olup olmadığı, zararın gerçek miktarı, kazaya karışan araçların kusur durumu ile davacının dava konusu aracın hasarı nedeniyle yaptığı ödemeleri davalılardan talep edip edemeyeceği ve talep edebileceği miktara ilişkin rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti Makine Mühendisi … ve Makine Mühendisi …’un raporunda; sürücü …’ün meydana gelen olayda %50 oranında, davalı sürücü …’nin olayda %50 oranında kusurlu, dava konusu araç hasar miktarının 20.596,21 TL olduğu, davalının kusuruna isabet eden miktarın 20.596,21 TL*%50=10.298,10 TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce yeniden Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine davacı vekilinin ve davalılar vekilinin itirazları doğrultusunda ve Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin dosyası ile birlikte talimat yazılmış ve önceki bilirkişi heyeti olan Makine Mühendisi … ve Makine Mühendisi …’dan ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin raporunda; dava konusu olayda tarafların birbirine olan husumetleri ve olayın meydana gelmesinde kasıt unsuru bulunup bulunumadığı hususunun uzmanlık alanı dışında kaldığını, dava dosyası ve Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının yeniden incelenmesi sonucunda davalı sürücü …’nin idaresindeki aracı ile … sevk ve idaresindeki araca kasıtlı olarak çarptığı kanaatine varılmış olması ile birlikte, davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca kasten çarptığı kabul edilmesi halinde davalı sürücü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’un kusursuz olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce yeniden Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine davalılar vekilinin itirazları doğrultusunda talimat yazılmış ve önceki bilirkişi heyeti olan Makine Mühendisi … ve Makine Mühendisi …’dan ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin raporunda; davaya konu trafik kazası sonucunda trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmemiş olduğu, araçların yol üzerindeki konumları ve kazanın oluş biçimi sürücü ifadeleri ile tanık anlatımlarına göre değerlendirilmiş ve kök rapordada belirtildiği üzere olay 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümleri çerçevesinde incelenerek kusur tefriki yapılmış olup davalı tarafın gerek kök raporda, gerek ek rapora karşı verilen itiraz dilekçesinde olayın ana yolda olması, kaza saati, trafik durumunun dikkate alınmadan ve teknik bir değerlendirme yapılmadan rapor düzenlendiği ileri sürülmüş ise de, sürücüler yol, zaman, mahal ve trafik durumu göz önünde bulundurularak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda belirtilen kural, yasaklama, kısıtlama gibi hususlara uymak zorunda olduğuna, davalı sürücü …’nin …’un aracı ile sol tarafımdan gelip önümü kesti, manevra yapıp sağından geçtim, devam ettim aynı cadde üzerinde tekrar önümü kesti, araca çarpmamak için durdum şeklinde ifadesi davalının önleyebileceği gösterdiği, davacı şirket sigortalısı araç sürücüsü …’un ifadeleri ile tanık anlatımlarından yola çıkılarak daaya konu trafik kazasının oluş şekli ve sürücülerin seyirleri sırasında ihlal ettikleri trafik kuralları belirlenip … Asliye Ceza Mahkemesi kararından bağımsız olarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu çerçevesinde değerlendirilerek taraflara izafe edilebilecek kusur oranları tespit edilmiş ve olayın teknik olarak değerlendirilmesine imkan sağlayacak herhangi bir yeni bilgi ve belge sunulmadığı anlaşıldığından sürücülerin ihlal ettikleri trafik kurallarına göre taraflara izafe edilen kusur oranlarında değişiklik yapma imkanın bulunmadığı belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, sigorta(kasko) poliçesi gereği dava dışı 3. kişiye ödeme yapan sigortacının, ödediği bedelin kendi sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
“Kara Taşıtları Kasko Sigortalı Genel Şartları”nın “Teminat Dışında Kalan Zararlar” başlıklı A.5.-6 maddesi de sadece sigortalı veya fiillerinden sorumlu bulunduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından taşıta kasten verilen zararlar ile sigortalının fiillerinden sorumlu olduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından sigortalı taşıtın kaçırılması veya çalınması nedeniyle meydana gelen zararları teminat dışında tutmuş, teminat dışında kalma olgusunu bu hallerle sınırlamıştır.
Somut olay bakımından değerlendirildiğinden bu hüküm sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin kastından kaynaklanmamış olması şartıyla sigorta ettirenin veya sigortadan faydalanan veya eylemlerinden bu ikisinin hukuken sorumlu olduğu kişilerin kusurlarından doğan hasarlarında sigortacı tarafından tazmin edileceğini öngörmekte, ancak tarafların bunun tersini öngören sözleşme yapabileceklerini belirtmektedir. Davalı sigortalı ile davacı şirket arasındaki sözleşmede tersine bir hüküm bulunmadığı çekişmesizdir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun … Kararı; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun … Karar; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun … Karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere düşme, takipsizlik, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar kesinleşmiş mahkûmiyet kararları olarak kabul edilemeyecektir.
Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi hükmüne göre, kusurun takdiri ve zarar miktarının tayini hususunda hukuk hakimi ceza mahkemesi kararı ile bağlı değil ise de ceza mahkemesinde saptanan maddi olgularla bağlı olup yani ceza mahkemesinin maddi vakıalara yönelik kesinleşmiş kararı hukuk hakimi için bağlayıcıdır.
Somut olayda; davacı … tarafından sigortalanan maliki davalı şirket olan … plakalı aracı … tarihinde davalı … kullanırken, davalı … ile aralarında husumet bulunan dava dışı …’un kullandığı kaldırım kenarında park halinde duran … plakalı araca kasten arkadan çarpması sonucu kazanın meydana geldiği, dosyamız arasına celp edilen Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas … K. (… E., … K. Önceki esas ve karar sayısı) kararında olayın sanık …’nin işlediği mala zarar verme suçu açısından iddia ve dinlenen tanık beyanlarından çarpışmanın meydana geldiği nokta (kaldırım) nazara alınarak sanığın aracını kasten diğer aracın üzerine sürerek mala zarar verme suçunu işlediği kabul edilmiş olup netice itibariyle bu suç için …’nin 500,00 TL Adli Para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği ve bu kararın Yargıtay … Ceza Dairesinin … Sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği ancak daha sonra yürürlüğe giren yasa değişikliği nedeniyle bu suç yönünden düşme kararı verildiği dikkate alınarak, kolluk ifade tutanakları ceza dosyasında dinlenen tanıklar, mahkememizce aldırılan bilirkişi heyetinin … tarihli ek raporu sonucu, kabul edilmiştir.
Hal böyle olunca; davacı … şirketinin sigortaladığı … plakalı aracı kullanan davalı …’nin kasıtlı olarak … plakalı araca arkadan çarpması sonucu kazanın gerçekleştiği ve davacı … şirketinin 03/01/2012 tarihinde … plakalı aracın hasar bedeli olarak ödemek durumunda kaldığı mahkememiz bilirkişi heyeti raporuna göre uygun olduğu anlaşılan 20.595,00 TL’yi davalılardan, sigortalanan aracın malikinin davalı şirket olması sebebiyle, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile talep edebileceği anlaşıldığından bu yöndeki talebi kabul edimiş ancak davacının … plakalı aracın maliki … ve …’a karşı açtığı itirazın iptaline ilişkin Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E., … K. Sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmesi sonucu ödemek zorunda kaldığını belirttiği 3.439,00 TL vekalet ücretini davalılardan, kimse haksız eylemi sonucu kendi yararına fayda doğuramaz genel hukuk prensibi gereği davacı … şirketinin dava dışı … plakalı aracın maliki … ve …’a kazada kusur ve sorumlulukları bulunmamasına rağmen, davacı … şirketince sunulan hasar dosyasındaki ekspertiz raporunda da kazanın kasten gerçekleşmiş olabileceği belirtilmesine rağmen, davacı … şirketinin icra takibi başlatmaması gerekirken başlattığı ve itirazın iptali davasının reddedilmesinde davacının kendisinin kusurlu olduğu bu nedenle davalılardan bu yönde talepte bulunmayacağı anlaşıldığından bu yöndeki talebinin reddine netice itibariyle davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İle; 20.595,00 TL’nin ödeme tarihi olan 03/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 1.406,84 TL harçtan peşin olarak alınan 410,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 996,38 TL harcın davalılardan tahsiline, Hazine’ye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma, 410,46 TL peşin, 380,80 TL tebligat, müzekkere, talimat gideri ve 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.622,66 TL yargılama giderinden davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 1.390,42 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.18/04/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır