Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/596 E. 2018/233 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/596 Esas
KARAR NO : 2018/233
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 29/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Antalya … İcra müdürlüğünün …/… E sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, borçlunun takibe itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, müvekkil ile borçlu arasında ticari bir ilişki mevcut olduğunu, borçlu adına düzenlenen faturanın da bizzat borçlu tarafından tebliğ alındığını, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının gerçek kişi tacir olarak kayıtlarının bulunup bulunmadığı hususunda Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, cevabi müzekkereden davacının tacir kaydının bulunmadığı, davalının tacir olduğu tespit edilmiştir.
Davacı ve davalının tacir sıfatlarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi için Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, cevabi müzekkereden davacının işletme hesabına göre defter tuttuğu, … tarihinde faaliyetini terk ettiği bildirilmiştir.
Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğine yazılan cevabi müzekkereden, davacının esnaf kaydının bulunmadığı, davalının taksici-şoför mesleği ile kayıtlı olduğu görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Somut olayda, davacı tarafından mahkememize fatura alacağına istinaden itirazın iptali davası açılmış ise de, davacının tacir olmadığı anlaşılmıştır. Davalı tacir ise de, davacının, TTK’nın 4. maddesi kapsamında tacir olmadığı tespit edildiğinden, bu halde TTK’nın 4. maddesi uyarınca uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, davanın mutlak ticari dava türlerinden de olmadığı anlaşılmakla, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 20. HD. 22/12/2016 tarih, 2016/14034 esas ve 2016/12539 karar sayılı ilamı, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/1982 E- 2016/976 K sayılı 31/05/2016 tarihli ilamı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine,
2-Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
3-Karar keşinleştiğinde, iki haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, HMK’nun 19/3 ve 20/1 c 1 maddeleri uyarınca taraflardan birinin 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurarak talep etmeleri halinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderileceği, talep etmemeleri halinde ise davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi durumunda yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.
29/03/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı