Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/386 E. 2018/109 K. 19.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/386 Esas
KARAR NO : 2018/109
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2017
KARAR TARİHİ : 19/02/2018

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasından gönderilen ilamsız takip ödeme emrinin … tarihinde müvekkili şirket çalışanlarından … imzasına tebliğ edildiğini, müvekkili şirket yetkililerinin tebligattan haberi olmadığını, müvekkilinin bu tebligattan ancak … tarihinde haberdar olduğunu, ancak yasal 7 günlük sürenin geçmesi nedeniyle takibin kesinleştiğini ve müvekkilinin büyük bir zarar ile karşı karşıya kaldığını, tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanununun 12. ve 13. maddelerini ve 28184 sayılı Tebligat Yönetmeliğine aykırı olduğunu, usulsüz tebligatın iptali için Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasından takibin durdurulması talepli dava açıldığını, müvekkili şirketin piyasaya vade geçmiş tek bir lira borcunun bulunmadığını, davalı ile müvekkili şirket arasında 2014, 2015 ve 2016 yılları için farklı güzergahlardaki çalışanların bir noktadan diğer noktaya taşınması amacı ile sözleşmeler imzalandığını, bu sözleşmelerin 2014 yılı için … tarihli 2 ayrı ve … tarihli 1 adet sözleşme olmak üzere toplam 3 ayrı sözleşme, 2015 yılı için … tarihli 3 ayrı sözleşme, 2016 yılı için ise … tarihli olmak üzere toplam 2 ayrı sözleşme imzalandığını, sözleşmelerin imzalanması sonrasında davalının sözleşme doğrultusunda taşıma işlerini gerçekleştirdiğini ve müvekkili şirkete kestiği faturalar karşılığı ödemeler yapıldığını, müvekkili şirket ile davalı arasında devam eden ticari ilişki süresince davalı yanın bir çok zaman ödeme zorluğunda olduğunu beyan ederek müvekkili şirketten hak edişi dışında avans ödemeler aldığını, müvekkili şirketin davalı tarafın bu zor zamanlarında her zaman yanında olduğunu ve avans ödemeleri davalı hesabına gönderdiğini, ancak müvekkili şirket tarafından davalıya yapılan bu ödemelerin davalıya yetmediğini ve davalının adına kayıtlı olan taşıma sözleşmesine konu araçlar üzerine kurumlar tarafından haciz tatbik edildiğini, davalı adına kayıtlı olan araçların geçmiş zamanlara ait takyidatları talep edildiğinde davalı tarafın borç batağında olduğunun net bir şekilde görüleceğini, müvekkili şirket tarafından yapılan tüm ısrarlara ve uyarılara rağmen cari hesaptan kaynaklanan borcunu müvekkili şirkette ödememesi üzerine müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının süre kazanmak için takibe itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı taraf ile müvekkili şirket arasında devam eden ticari ilişki süresince davalı tarafça gönderilen faturaların karşılığı olan tüm ödemeler ile müvekkili şirket tarafından davalıya gönderilen avans ödemelerin resmi banka üzerinden gönderildiğini, davalı tarafça Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinin ekinde sadece faturaların mevcut olduğunu, bu faturaların tek başına davalı tarafı alacaklı olduğunu göstermeyeceğini, davalının kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, mahkememizce aldırılacak bilirkişi raporunda davalı tarafın borçlu olduğunun net bir şekilde ortaya çıkacağını, icra dosyası üzerinden bankalara gönderilecek bir haciz yazısının müvekkilinin bankalardaki kredilerin kat edilmesi olasılığını doğuracağını belirterek, Antalya … icra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının dava sonuna kadar tedbiren durdurulması ile bu dosyada müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitini, takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; ulaşım sektöründe faaliyet gösteren müvekkilinin sahibi olduğu servis araçları ile birlikte 2014, 2015 ve 2016 yıllarında davacı şirket personelini farklı adreslerdeki davacı şirket şubelerine taşınması işini yaptığını, yapılan iş karşılığında müvekkili şirketçe fatura düzenlendiğini, karşılığında davacı şirket tarafından müvekkili hesabına ödemelerde bulunduğunu, 2016 yılı sonu itibariyle davacı şirket ile müvekkili arasındaki personel taşıması işinin sona erdiğini, müvekkilinin davacı nezdinde bulunan alacağı için Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davacının borcu olmadığını iddia ettiğini, müvekkilinin alacaklı olduğunun yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını belirterek, bu nedenlerle davanın reddini, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. İncelenmesinde; davalı … tarafından davacı … Tic. AŞ aleyhine cari hesap bakiye alacağına dayalı olarak 202.957,00 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının ödeme emrinin iptaline ilişkin açtığı davada, Antalya .. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … tarih, …/… esas ve …/… karar sayılı kararı ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, mali müşavir ve hukukçu bilirkişilerden rapor alınmıştır. Mali Müşavir … ve Hukukçu Doç. Dr. …’ın düzenlediği… tarihli heyet raporunda; tarafların ticari defterleri ve dava dosyası kapsamına göre, davacı şirketin davalı taraftan personel taşıma hizmeti alınması şeklinde davacı şirket ile davalı arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve bu ticari ilişkiye istinaden dava tarihi itibariyle davalı tarafın davacı şirketten bir alacağının olmadığı, aksine davacı şirketin fazla ödemesi nedeniyle dava tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 153.244,70 TL tutarında davalı taraftan alacağının olduğu,
Tarafların ticari defterlerindeki borç-alacak farklılığının sebebinin servis taşımacılığı hizmeti veren davalının Katma Değer Vergisinde Sorumluluk ve Tevkifata Tabi Mal ve Hizmet verilmesi nedeniyle davacı şirket adına düzenlediği personel taşıma hizmeti faturalarında 5/10 oranında KDV’si tevfikatı uygulamayıp davacı şirketten fatura bedeli talep etmesi gerekirken, davalı tarafın ticari defterlerinde 5/10 oranında KDV tevkifatı yapılmadan faturaların davacı şirket adına borç kaydedilmesinden kaynaklandığının tespit edildiği,
Davalı tarafın, davacı adına düzenlediği faturaları 5/10 oranında KDV tevkifata uygulayarak kesmesine rağmen, davalının ticari defterlerinde davacı adına borç kaydedilen aynı faturalar 5/10 oranında KDV tevkifatı yapmadan davacı adına borç kaydedildiğinin görüldüğü,
Davalı taraf davacı adına düzenlediği servis hizmeti faturalarının %18 oranındaki KDV’sinin %50’sini tevkif ettikten sonra davacı şirket adına borç kaydetmesi gerekirken etmediği ve davacı adına %50 oranında fazladan KDV’sinin borç kaydı yapıldığı,
Davalı tarafın yaptığı bu uygulamanın yerinde olmadığı,
Davalı tarafın ticari defterlerinde, davacı şirketin yapmış olduğu ödemelerin kayıt edilmediği, dava dosyasına tevsik edici belgeleri sunulan yapılan ödemelerin yıl sonlarında toplu şekilde tahsilat şeklinde kayıt edildiğinin görüldüğü,
Davalının ticari defterlerinde, davacı şirket adına %50 fazladan borç kaydettiği KDV tutarının 3.882.824,23 TL*0,09=349.454,18 TL olduğunun belirlendiği,
Davalı tarafın ticari defterlerinde, davacı şirket adına fazladan borç kaydedilen 349.454,18 TL KDV tutarının, bu fazla borç kaydı ile beraber davalının ticari defterlerinde kayıtlı alacağı olan 248.224,82 TL’den fazla olmasının, davalının davacı şirketten bir alacağının olmadığını göstermekte olduğunu, davalı tarafın ticari defter kayıtlarının gerçek durumu yansıtmadığını, davacı şirketin fazla ödeme kaydı nedeniyle dava tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 153.244,70 TL tutarında davalı taraftan alacağının olduğu belirtilmiştir.
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; taraflar arasında 2014, 2015 ve 2016 yıllarında gerçekleşen ticari ilişki nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı, hatta alacaklı olduğu taraf denetimine açık ve hükme esas alınan …arihli bilirkişi raporu ile tespit edildiğinden, davanın kabulüne karar verilerek, Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, davalının muhasebe bilgi eksikliğinden kaynaklı olarak ticari deftelerine işlediği alacak kalemlerini yanlış kaydetmesinden dolayı kötü niyetli olduğunun Mahkememizce tespit edilemediği ve davacı tarafça da davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının tazminat talebinin reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İle; davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 13.863,99 TL harçtan peşin olarak alınan 3.466,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.397,99 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 18.127,42 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma, 3.466,00 TL peşin, 145,20 TL tebligat, müzekkere gideri ve 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.442,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.19/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır