Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/183 E. 2019/146 K. 11.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/183 Esas
KARAR NO : 2019/146
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/03/2017
KARAR TARİHİ : 11/03/2019

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 12/08/2016 tarihinde davalı … Türk Sigorta Şirketi tarafından 23/06/2016-23/06/2017 tarihleri arasında sigortalanmış sürücüsü ve ruhsat sahibi daalı … olan… plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkilinin kullandığı …plakalı motorsiklete arkadan çarpması sonucunda trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında müvekkilinin ağır yaralandığını, kazadan sonra kolluk kuvvetleri tarafından tutulan kaza tespit tutanağında davalı sürücünün asli kusurlu olduğunu, müvekklinin ise kusursuz olduğunun belirtildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin vücudunda kırık, çıkık, ezilmeler meydana geldiğini, sürekli olarak acı ve ızdırap çektiğini, kaza ile ilgili olarak Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasının açıldığını, Sgk İl Müdürlüğünden 12/08/2016 tarihli haksız fiil sebebiyle müvekkiline rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasını, 12.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsilini, sürekli iş göremezlik sebebiyle şimdilik 700,00 TL, geçici iş göremezlik nedeniyle şimdilik 300,00 TL maddi tazmintanı davalı … bakımından haksız fiil tarihi olan 12/08/2016 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketinin ise poliçe tarihinden itibaren alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle;kazadan sonra tutulan kaza tespit tutanağında müvekkilinin asli kusurlu olduğu, Antalya … asliye Ceza Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasında yargılama yeni başlandığı, kusur oranlarının değişeceğini, davacının uzlaşmak için müvekkilinin kazaya karışan aracının devrini ve 1.500,00 TL nakit para talep ettiğini, fakat müvekkilinin engelli çocuğu olması ve tedavisini gidip gelmesi nedeniyle müvekkilinin kredi çekerek maddi ve manevi zararının 5.000,00 TL’yi ödeyeceğini söylediği fakat davacı tarafça kabul edilmediğini, kazaya davacının bizzat kendisinin sebep olduğunu bu nedenlerle açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketi vekilinin cevap dilekçesi özetle; dava konusu kazaya karışan… plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 23/06/2016-2017 tarihleri arasında trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ile sigortalı araca atfedilecek kusur ile sınırlı olduğunu, kusur durumunun ayrıca tespit edilmesi gerektiğini, müteveffanın müterafik kusurunun dikkate alınması gerektiğini, davacının maluliyet oranının hesaplanması gerektiğini, sosyal ekonomik durumu gözetilerek sosyal güvenlik kurumundan yapılan ödemenin de gözetilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların kusur durumunun belirlenmesi için İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesine müzekkere yazılmış ve rapor alınmıştır. Raporda; davalı sürücü …’un %100, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili … tarihli dilekçesi ile maddi tazminat yönünden feragat ettiğini bildirmiştir.
Mahkememizce … tarihinde yapılan duruşmada davacı vekili imzalı beyanında “maddi tazminat yönünden sigorta şirketinden alacağımız aldık, bu nedenle davalı sigorta şirketi yönünden davadan feragat ettik, davalı … yönünden açtığımız maddi tazminat alacağımızı sigorta şirketinden tahsil etmemiz nedeniyle konusuz kalmıştır, davamız sadece manevi tazminata ilişkindir, 12.000,00 TL manevi tazminat talebimiz yönünden davaya devam ediyoruz” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce davacının geçici ve sürekli iş göremezlik durumuna ilişkin rapor düzenlenmesi için Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına müzekkere yazılmış ve rapor alınmıştır. Raporda; davacının raporunun düzenlemesi için Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’e göre rapor düzenlenmesi gerektiğinin belirtildiği ve Akdeniz Üniversitesi Başhekimliğine dosyanın gönderilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizce davacının kaza tarihinin ve poliçe tanzim tarihinin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın yürürlüğe girmesinden sonraki döneme ait olması nedeniyle, kaza ve poliçe tanzim tarihlerinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesi doğrultusunda sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda 30 Mart 2013 tarihli 28603 sayılı Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre oluşturulacak sağlık kurulu tarafından davacının maluliyetine ilişkin olarak sağlık kurulu raporu düzenlenmesi için Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimliğinden rapor alınmış olup raporda özetle; davacının sürekli maluliyetinin % 5 olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
6098 sayılı TBK.nun 56. Maddesinde; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ” hükmü mevcuttur.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi (818 sayılı BK md. 47) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
4721 sayılı türk medeni kanununun 4 üncü maddesine göre ise kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hakim hukuka ve hakkaniyete göre karar verir. Bu düzenlemelere göre manevi tazminat tayin ve taktir edilirken manevi tazminatın 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı İBK’da belirlenen acı ve üzüntüyü gidermek, bir huzur ve tatmin duygusu yaratma amacı ile gelişen hukukta benimsenen zararları tamamlama ve denkleştirme ve aynı zamanda caydırıcılık işlevlerinin göz önünde bulundurulması gerekir. Tazminatı doğuran olayın işleniş biçimi, sonuçları, meydana getirdiği etkiler, kusur ve sorumluluk oranları, tarafların sosyal konumları, aile ilişkileri, yaptıkları meslekler, gelir durumları, gibi olgular da manevi tazminatın takdirinde etkili olan etmenlerdir.
Somut Olayda; … tarihi saat: 16.20 sularında davalı … sevk ve idaresindeki… plakalı otomobil ile Antalya caddesi üzerinde Altınova caddesine gidişte yolun sağında duraklama yaptığı bölümden aracını hareket geçirip kavşak olmayan mahalden u dönüşü yapmak üzere kontrolsüzce sola manevra yaptığında idaresindeki aracın sol yan köşe kısımlarıyla; Antalya caddesini takiben Altınova caddesi istikametine seyreden davacının sevk ve idaresindeki …plakalı motosikletin sağ ön kısımlarına çarpması sonucu davacının yaralanmasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce itibar edilen ATK Trafik İhtisas Kurumu … tarihli raporunda özetle; davalı …’un olay mahallinde yolun sağındaki duraklamış haldeki aracını harekete geçirip kavşak olmayan mahalde U dönüşü yapmak amacıyla kontrolsüzce sola yöneldiği, gelen trafiği kontrol etmediği, geriden gelen aracın istikamet şeridini kapattığı, yol üzerindeki trafik akışını tehlikeye düşürdüğü, doğrultu değiştirme manevralarını hatalı şekilde yaptığı gerekçesiyle %100 (yüzde yüz) kusurlu olduğu, davacı sürücünün ise yolun sağında duraklayan aracın harekete geçerek kısa mesafeden istikametini kapatması ile bu araca çarpmak durumunda kaldığında kazada kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Davalının aracına ait davalı sigorta şirketinin düzenlediği poliçe tarihinin 23/06/2016 olduğu kaza tarihinin de 02/08/2016 olması hususları bir arada değerlendirildiğinde mahkememizce Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesi doğrultusunda sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda 30 Mart 2013 tarihli 28603 sayılı Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre oluşturulacak sağlık kurulu tarafından davacının maluliyetine ilişkin olarak sağlık kurulu raporu düzenlenmesi için Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimliğinden rapor alınmış olup raporda özetle; davacının sürekli maluliyetinin %5 olduğu belirtilmiştir.
Davacının maddi tazminat talebinin, Davacı vekili … tarihli maddi tazminat talebinden feragat dilekçesi ve 12/02/2018 tarihli duruşmadaki maddi tazminat talebinden feragat ettiğine dair imzalı beyanı vekaletnamesinde feragate yetkisinin bulunması sebepleriyle, feragat nedeniyle reddine,
Davacınını manevi tazminat talebinin ise; mahkememizce itibar edilen ATK Trafik İhtisas Dairesinin… tarihli raporuna göre davalı …’un olayda %100 kusurlu olduğu, davacının olay sebebiyle poliçe ve kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan özürlülük ölçütüne göre sürekli maluliyetinin %5 olduğu, davalı … vekili her ne kadar müterafik kusur yönünden davacının gerekli motorsiklet ekipmanlarını, dizlik, dirsek koruma, sırtlık, vücut zırhı gibi takmadan trafiğe çıktığını belirtmişse de mahkememizce dosya arasına celb edilen ve hükme esas alınan raporda davacının yaralanmasının sağ köprücük kemiğinde kırık ve sağ omzundaki ortopedik hasar dolayısıyla olduğu Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre sadece kask takmama dolayısıyla vücuttaki yaralanmalar durumunda müterafik kusura hükmedildiği, somut dosya kapsamında ise davacının yaralanmasının baş bölgesinde değil sağ köprücük kemiği ve sağ omzunda bulunması sebebiyle müterafik kusur indirimi uygulanmayarak davacının duyduğu acı, elem ve ızdırabı telafi etmek ve manevi çöküntüyü gidermek amacıyla, olayın meydana geliş şekli, davacının yaralanmasının ağırlığı, davacının ekonomik ve sosyal durumu, günün ekonomik koşulları, davalı …’un %100 kusurlu oluşu, MK.nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 56. maddesi ve 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı dikkate alınarak davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilerek, 6.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihi olan 12/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat talebinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE, 6.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 12/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin olarak alınan 3,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 40,97 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 4.098,60 TL harçtan peşin olarak alınan 40,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.057,62 TL harcın davalı …’dan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Maddi tazminat davası yönünden yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Manevi tazminat davası yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen Manevi tazminat davası yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 44,41 TL peşin, 31,40 TL başvurma, 258,10 TL tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam 333,91 TL yargılama giderinden davada kabul edilen manevi tazminat davası dikkate alınarak hesaplanan 166,95 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
9-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı … ve vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 11/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır