Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/98 E. 2019/129 K. 01.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/98 Esas
KARAR NO : 2019/129
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 01/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı tarafın iddiaları; Müvekkili ile davalı … şirketi arasında Satış sözleşmesi düzenlendiğini, Bu satış sözleşmesi uyarınca, müvekkili satış sözleşmesine konu malları ve mallara istinaden de faturaları tanzim edip davalı tarafa teslim ettiğini, müvekkili davacının bu satış sözleşmesi uyarınca kendisine yüklenen edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, ancak davalının malları ve faturaları teslim almasına rağmen satış sözleşmesine konu bedeli müvekkiline ödemediğini, bu nedenle müvekkilinin alacağının tahsili amacı ile Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı İcra dosyası ile takip başlattığını, ancak davalının borcun tamamına ve faize itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığını, borçlu olarak gösterilen şirket merkezinin tebligat adresi olan Alanya ilçesi olduğunu, bu nedenle Alanya İcra dairelerinin yetkili olduğunu, taraflar arasında bir yetki sözleşmesi bulunmadığını, dosyaya sunulan delil olarak bildirilen belgeler arasında yetki konusunda tarafların mutabık kaldıkları bir belge olmadığını, taraflar arasında yetki şartına ilişkin herhangi bir sözleşme bulunmadığını, yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde taraflar arasında imzalandığı ileri sürülen bir sözleşmeden bahsedildiğini, ancak deliller arasında bu sözleşme zikredilmemiş ve dosyaya sunulmadığını, davaya konu icra takibi üzerinden gönderilen ödeme emrinde dayanak belgelerin açıklayıcı bir şekilde belirtilmediği için takip borcunun tamamına itiraz ettiklerini, davacı tarafın tek taraflı olarak düzenlediği faturalara dayalı olarak alacaklı olduğunu ileri sürdüğünü, faturanın, düzenleyen aleyhine delil olduğu gibi, kendisi faturayı düzenlemediği halde tebliğinden itibaren sekiz gün içinde itiraz etmeyen aleyhine de delil olabileceğini, taraflar arasında temel bir borç ilişkisinin bulunması faturanın düzenlenmesi sonucunu doğurduğunu, davalı ile davacı arasında ticari bir ilişki mevcut olduğunu, ancak davacının dayanak olarak gösterdiği faturaların içeriğinde belirtilen malların tamamının, davalı şirkete teslim edilmediğini, faturalarda belirtilen malların ve hizmetin bir kısmının davalıya teslim edilmediğini, davalı müvekkilinin, davacıya takip talebinde ve dava dilekçesinde ileri sürüldüğü şekilde ve miktarda borcu bulunmadığını, davacının öncelikle fatura içeriğindeki malı teslim ettiğini ispat etmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Alanya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası celp edilmiş olup, alacaklısı …Tic. A.Ş., borçlusu … Ltd. Şti. Olduğu, 26.305,55 TL asıl alacak, 5.270,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 31.575,75 TL olduğu, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
… havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şiketin ticari defterlerine göre, taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve bu ticari ilişki gereğince davalı şirket adına borç kaydedilen dava konusu faturalara istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 24.948,14 TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğunu, dava dosyası kapsamına göre, dava konusu alacağın dayanağı olan irsaliyeli faturaların ve muhteviyatı malların davalı şirkete teslim edildiği davacı şirket tarafından somut belgelerle ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
Davalı şirket yetkilisine dava dilekçesi ekindeki faturalar gönderilerek, faturalardaki imzanın şirket yetkilisine veya şirket çalışanlarına ait olup olmadığı hususunda isticvap edileceğinin ihtarı ile, belirtilen gün ve saate hazır olmadığı takdirde veya hazır olup da sorulan sorulara cevap vermediği takdirde, faturalardaki malları teslim alan imzaların kendisine veya çalışanlarına ait olduğunu kabul edileceği ihtarına içerikli tebligat çıkartıldığı, ancak, … tarihli duruşmada, davalı şirket yetkisiline isticvap davetiyesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği görüldü. Duruşmada çağrılmakla, gelmediği anlaşıldı.
Davalı şirket yetkili bir sonraki celce gelerek beyanında özetle ; ” geçen celse geldiğini, dışarda beklediğini, ancak ismi okunmadığı için duruşmaya katılamadığını, bu nedenle faturalardaki imzalar hakkında beyanda bulunmak istediğini, irsaliyeliyeli faturalardaki imzanın kendisine ve çalışanlarına ait olmadığını ” beyan etmiştir.
Davalının 2013 yılındaki davacı … Tic. A.Ş. Ticari ilişkine esas BA formunun gönderildiği anlaşıldı.
… tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusu alacağın dayanağı olan diğer;
Tarih Açıklama Tutar
05/12/2013 387183, Etupen Yapı İnş. San. Tic. Ltd.ŞTi., 285,01TL
09/12/2013 387278, Etupen Yapı İnş. San. Tic. Ltd.ŞTi., 523,47 TL
13/12/2013 387353, Etupen Yapı İnş. San. Tic. Ltd.ŞTi., 523,47 TL
Toplam: 1.331,95 TL
olmak üzere 2013 yılı Aralık ayında düzenlenen toplam 1.331,95-TL. tutarındaki 3 adet faturaların BA formlarında beyan edilmediği görüldüğünü, bu faturaların beyan edilmeme sebebi de aylık mal alış faturalar KDV. hariç 5.000,00-TL. ve üzeri faturaların beyan edilme zorunluluğu olduğu, bu tutarın altındaki aylık mal alış faturalarının beyan edilme zorunluluğu olmamasından kaynaklandığını, yani 2013 yılı Aralık ayında davalı adına düzenlenen faturalar toplamı 5.000,00-TL. altında olduğu için davalı tarafından bağlı olduğu vergi dairesine beyan edilmediğini, bu toplam 1.331,95-TL. tutarındaki 3 adet faturaların altındaki teslim alan kısmındaki imzaların çıplak gözle bakıldığında davalı şirket yetkilisi olan …’nin imzasına benzerlik gösterdiği tespit edildiğini, bu bilgilere göre, dava konusu alacağın dayanağı olan toplam 26.305,59-TL. tutarındaki faturaların 24.973,64-TL.Iık kısmının davalı şirkete teslim edildiği, bakiye kalan 1.331.95-TL’lik kısmının davalı tarafa teslim edildiği henüz netlik kazanmadığını, bu durumda, davacı şirketin ticari defterlerindeki dava konusu alacağın dayanağı olan faturalara istinaden bakiye alacağı olan 24.948,14-TL. den, davalı tarafa teslim edildiği henüz ispatlanamayan 1.331,95-TL tutarındaki fatura bedelinin mahsup edilmesi ile dava konusu edilen faturalara istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye ( 24.948,14 -1.331,95) 23.641,69-TL. tutarında davalı şirketten asıl alacağının olduğu kabul edileceğini, dava dosyası kapsamına göre davalı tarafa teslim edildiği henüz ispatlanamayan 1.331.95-TL tutarındaki faturalar ve muhteviyatı malların somut belgelerle davalı şirkete edildiği ispat edilmesi durumunda ise davacı şirketin bakiye alacağının 24.948,14-TL olduğu kabul edileceğini beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava fatura alacağı sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu ihtilafsız olup, davacının takibe konu fatura içeriği malların tamamını mı, bir kısmını mı davalıya teslim ettiği, taraflar arasında ihtilaflıdır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini beyan etmiş ise de icra takip dosyasında; davalı vekilinin yetki itirazının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Kaldı ki; davacının adresinin Antalya olması karşısında TBK 89, madde uyarınca Antalya icra dairelerinin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekiline 10. celse işlemiş faize yapılan itirazın iptali talebi bulunup bulunmadığını açıklaması var ise harcı yatırması için kesin süre verilmiştir. Davacı vekilinin verilen kesin süre içerisinde açıklama dilekçesi sunmadığı ve işlemiş faize ilişkin harcı yatırmadığı anlaşılmıştır.
Davacıdan takibe konu faturalara ilişkin irsaliyeli faturaların okunur sureti istenilmiş olup , davacının faturaları sunması üzerine davalı şirket yetkilisine meşruhatlı isticvap davetiyesi gönderilmiştir.
Davalı isticvap davetiyesine cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
Bir sonraki celse davalı şirket yetkilisi gelerek bir önceki celse duruşmaya geldiğini ancak ismi okunmadığı için duruşmayı kaçırdığını belirterek irsaliyeli faturalardaki imzayı kabul etmemiştir.
Davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, takibe konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre; davacının davalıdan 24.948,14 TL alacaklı olduğu bilirkişi kök raporu ile bildirilmiştir
Davalının bağlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazılarak davalının davacı ile ticari ilişkisine esas BA formları istenilmiş olup, gelen müzekkere cevabından davalının 24.973,64 TL lik faturaları vergi dairesine benimseyerek bildirdiği anlaşılmıştır.
Taraflardan TTK’ nun 64/3.maddesi uyarınca usulüne uygun tutulan ve HMK 222 maddesi uyarınca ticari defterlerini sunmaları için kesin süre verilmesine rağmen davalının defterlerini sunmadığı görülmüştür. Davacının delil niteliğini taşıyan ticari defterlerinin incelenmesi sonucu mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan yargı denetimine elverişli ve tarafsızca hazırlandığı tespit edilen rapora göre davacının takibe konu ettiği faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu bu faturalara göre davacı şirketin 24.948,14 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalının ise takibe konu faturalardan toplam 24.973,64 TL lik faturaları vergi dairesine bildirdiği anlaşılmakla davacının davalıya toplam 24.973,64 TL lik malı ve faturayı teslim ettiği davalının bu faturaları benimseyerek vergi dairesine bildirmesinden anlaşılmıştır. Davacının defterlerine göre yapılan ödemeler de gözetildiğinde davacının davalıdan 23.641,69 Tl alacaklı olduğunu ispatladığı anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne ve alacak likit olduğundan davalı icra takibine itirazında haksız olduğundan hüküm altına alınan tutarın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 23.641,69 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ve takip giderleri ile birlikte tahsile imkan verecek tarzda takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-23.641,69 TL’nin %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.614,96-TL harçtan peşin alınan 426,06-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.188,9 Tl harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 426,06 TL peşin harç olmak üzere toplam 455,26 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.837,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.306,45-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 592,30-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre 561,28-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 01/03/2019

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı