Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/857 E. 2022/739 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/857 Esas
KARAR NO : 2022/739
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.05.2016 tarihinde … ili … ilçesi … mahallesinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sol yan kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu … plakalı aracın sahibi ve kaza esnasında kullanan kişinin … olduğunu ve aracın … … Şirketi tarafından ZMMS ile sigortalı olduğunu, kazanın oluşumunda kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsünün 2918 Sayılı K.T.K nunda yer alan kusurlardan 52/1A kuralını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise meydana gelen kazada … plakalı araçta yolcu konumunda olup, kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kaza sonrasında müvekkilinin yaralandığını ve bu trafik kazasına bağlı olarak ömrünün sonuna kadar taşıyacağı cismani zararlar oluştuğunu, kaza neticesinde hem bedenen hemde ruhen yıprandığını, vücut fonksiyonlarını kaybettiğini ve bu özürlülük durumunun sürekli olduğunun sabit olduğunu, iş göremez hale geldiğini, tedavi süresinde yapılan masrafların müvekkilinin ve ailesinin zorluk çekmesine neden olduğunu beyan ederek davanın kabulü ile, müvekkili davacının sakat kalması nedeni ile kazadan sorumlu aracın … şirketi olması nedeniyle … … Şirketinden çalışma gücündeki geçici kaybından 500,00 TL, sürekli iş kaybından 1500 TL olmak üzere şimdilik 2.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın müvekkili … şirketi nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet ( Trafik ) Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğu kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olup, kaza tarihi itibariyle maluliyet halinde şahıs başına azami 310.000,00 TL ile sınırlı olduğunu., davanın sürekli iş gücü kaybına ilişkin talebinin, davacı tarafın zararlarının karşılanabilmesi için belge asıllarının ve kusura ilişkin raporların müvekkili şirkete ibrazı gerektiğini, davacının maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi tarafından tespiti gerektiğini, tazminat hesabının aktuer uzmanı bilirkişiden alınacak raporla tespiti gerektiğini, yasal düzenlemeler çerçevesinde sağlık hizmet bedelleri ve geçici işgöremezlik zararı ve tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanacak olup, … şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili … şirketinin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini beyan ederek müvekkili … şirketi aleyhine yargılama giderime, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını, hükmolunması halinde ise müvekkili şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak, yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasını, davacının müvekkil şirket bakımından poliçe teminatı dışında bulunan taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili … tarihli dilekçesi ve ekinde sulh protokolü ile; davalı şirket ile sulh olduklarını, davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı … şirketi vekili … tarihli dilekçesi ile; davacı taraf ile sulh olduklarını, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, 6100 sayılı HMK. 313. maddesinin “Sulh, görülmekte olan bir davada tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir”. HMK. 315. maddesinin “…Mahkemece, taraflar … sulh sözleşmesine göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verilir.” hükümleri uyarınca, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tarafların sulh oldukları anlaşılmakla HMK 315/2.maddesi uyarınca ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,50 TL’nin harcın davacıdan tahsiline, Hazineye irad kaydına,
3-Vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
5-Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır