Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/60 E. 2018/173 K. 14.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/60 Esas
KARAR NO : 2018/173
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2016
KARAR TARİHİ : 14/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının … isimli iş yerini, dava dışı … ile imzalamış olduğu işletme devrine ilişkin sözleşme ve muacceliyet sözleşmesi uyarınca devraldığını, anılan işyerini işletmeye başladığını, davalının alacaklı olduğu Antalya …. İcra İflas Müd.’nün …/.. sayılı dosyası üzerinden davacı tarafından devralınarak işletilmeye başlatılan adrese hacze gelindiğini, hacizli malların nakliye aracına taşınması nedeniyle davacı üzerine baskı kurulduğunu, muhafaza ve haciz işlemlerin durdurulması için senet imzalanması talep olunduğunu, davacının 15/02/2016 tarihli 20/01/2016 tanzim tarihli 12.000,00TL bedelli senedi imzaladığını, senedin henüz icra takibine konu edilmediğini, senet üzerinde ” malen” ifadesi bulunduğunu, müvvekkiline senet alacaklısı tarafından bir mal da teslim edilmediğini, müvekkili davacının herhangi bir hukuki ilişkiden dolayı davalı borcu bulunmadığını beyan ederek davanın kabulü ile, icra ve haciz tehtidi altında düzenlenen senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespitine, davalının %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin, kiracısı …’ndan kira bedelleri nedeniyle alacaklı olduğunu, icra takibine geçildiğini, kiralanan iş yerinin dava dışı … ile harici ortaklık kurularak … ve … isimli iş yeri açtıklarını, bu işyerlerine … tarihinde menkul haczi yapıldığını, haciz sırasında …’in istihkak iddiasında bulunduğunu, haczin yapıldığı iş yerinin aslında takip borçlusu …’a ait olduğunu, ancak borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak kastıyla … ismini verdiğini, haciz sırasında … işyerini kendisinin … devraldığını, söz konusu malları kendisinin de kullanacağını bu nedenle müvekkili davalı ile anlaşmak istediğini, davacının teklifi kabul ettiğini, 15/02/2016 vade tarihli, 12.000,00TL bedelli senet tanzim edildiğini ve hacizden bir gün sonra protokolün akdedildiğini, davacının tamamen kendi iradesiyle senedi imzaladığını, borcun bir kısımını üstlendiğini beyan ederek davanın reddine, davacı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyası getirtilmiş dosya içerisine konulmuştur. İncelenmesinde; Alacaklısı …, borçlusu … olduğu, 28.608,76 TL kontrat asıl alacağı, 369,57 TL işlemiş faiz, 28.978,33 TL alacağın tahsili amacı ile açılmış icra takip dosyası olduğu anlaşılmıştır.
Haciz tutanağında imzası bulunan tanık … ile davacı tanığı … …. tarihli duruşmada dinlenmiştir.
Tanık … beyanında: ” Şahıs haciz baskısı altında değildi. Biz hukukun verdiği yetki ile haciz için olay yerine gittik. Şahıs kendisi kendi isteği ile senet verdi. Biz olay yerine gittiğimizde malları kaldırmaya başladık. Şahıs söz konusu yeri devir aldığını ve yarın misafirlerinin geleceğini söyledi. Malların bedeli neyse kendisinin ödeyeceğini söyledi dedi.Soruldu: Muhafaza altına alınmak için araç çağırıldı dedi. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … beyanında : Ben davacı …’ i bir dönem yanında çalıştığım için tanırım. Olay günü kamyonla öğleden sonra geldiler. Dükkandaki herşeyi topladılar. Buraya imza atarsan malları geri vereceğiz dediler. Hacze gelen şahıslar bu esnada olay yerindeydiler. Hepsi duydu, … dükkanı yeni almıştı. O yüzden imza attığı yeri okumadı. O esnada ne yaptığını bilmiyordu. Kaç yere imza attı, kaç tane imza attı onu görmedim, davacı söz konusu işyerini eşyaları ile birlikte aldı. İşyerinin daha önceki sahibini tanımıyorum. … diye biliyordum. …’ miş, dükkanı devir alırken ben …’ in yanında değildim. Davalı vekili: her iki tanığın tanık …’ nin haciz esnasında olay yerinde olup olmadığı hususunda yüzleştirilmesini talep ediyoruz dedi.Tanık … önceki yemini tahtında huzura alındı. Soruldu:Tanık …: Ben …’ in haciz yerinde olup olmadığını hatırlamıyorum dedi. Tanık …’ den soruldu: Ben de tanık …’ in hatırlamıyorum. Ben haciz esnasında oradaydım dedi. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık …’ın dinlenmesi için Kahramanmaraş Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmıştır. TANIK … BEYANINDA : ” Ben olay tarihinde Antalya …İcra Müdürlüğünde İcra Katibi olarak çalışmaktaydım, … tarihinde alacaklının talebi üzerine haciz işlemi yapmak üzere menkul malların bulunduğu yere gittik, menkul malların bulunduğu yerdeki şahıs bu malların ve dükkanın kendisi tarafından devralındığını söyledi ancak aynı dosyadan daha önce bu menkul mallar haczedildiğinden tekrar haczini yaptık, alacaklı vekili tarafından menkul malların muhafazası talep edildi bu esnada alacaklı vekili ile menkul malların sahibi olduğunu iddia eden şahıs arasında bir görüşme oldu ve bu şahsın alacaklı vekiline vadesini ve miktarını bilmediğim bir senedi verdiğini gördüm bunun üzerine de alacaklı vekili muhafaza talebinden vazgeçti , biz de menkul malları haczederek yerinde bıraktık bu şekilde de tutanak tutarak haciz mahallinde ayrıldık benim olayla ilgili bilgim bundan ibarettir, dedi
Talimat yazısı ekindeki … tarihli haciz tutanağı gösterilerek soruldu: Tutanak altındaki imza bana aittir belirttiğim olay da bu haciz tutanağının tutulması sırasında meydana gelmiştir dedi .
15/02/2016 vade tarihli 12.000-TL bedelli senet gösterilerek soruldu ; Tam hatırlayamamakla beraber haciz sırasında alacaklı vekiline borca karşılık olarak verilen senet bu senet olabilir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava haciz baskısı altında alındığı iddia edilen senet nedeniyle açılan menfi tespit davasıdır.
Davalının dava dışı … isimli şahıstan … Mahallesi … Caddesi Bulvarı No …/ nolu taşınmazlar nedeniyle kira alacağına ilişkin takip başlattığı , takibin kesinleşmesi ile haciz işlemlerine başlandığı anlaşılmıştır. Davacının işletmekte olduğu dükkanın adresinin ise … Mahallesi, … Caddesi … olduğu anlaşıldı.somut olayda davacı ile davalı arasında herhangi bir doğrudan ticari ilişki olmadığı tüm dosya kapsamından sabittir. Davacı davaya konu senedi haciz baskısı altında davalıya verdiğini beyan etmiş olup davalı ise söz konusu senedin haciz baskısı altında verilmediğini, davacının kendi isteği ile dava konusu senedi verdiğini, bu suretle davacının 3. Kişinin borcunu üstlendiğini beyan etmişlerdir.
Dava konusu senedin tanzim tarihinin … olduğu yine davacı ve davalı arasındaki protokol başlıklı belgenin de tarihinin … tarihli olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından yapılan incelemede davacı ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davacının devraldığı işyerindeki taşınır malların hacizli olduğunu bildiğine dair dosya kapsamında bir delil olmadığı, davacının dava dışı kişi ile ya da davalı ile aralarında herhangi bir alacak verecek ilişkisi bulunmazken haciz esnasında dava konusu senedi verdiğinin anlaşılması karşısında davacının söz konusu senedi tanık … ve … beyanları da dikkate alınarak haciz baskısı ile verdiği sabit bulunmuştur. Açıklanan gerekçelerle davacının söz konusu senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığına karar verilmiş olup davalıların kötüniyetli oldukları sabit olmadığından tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KABULÜ ile, … keşide tarihli, … ödeme tarihli 12.000,00 TL bedelli keşidecisi … olan … emrine düzenlenen senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Tazminat talebinin koşulları oluşmadığından Reddine,
Alınması gerekli 819,72 TL harçtan, peşin alınan 204,93 TL harcın mahsubu ile bakiye. 614,79 TL harcın davalıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına.
Davacı tarafından peşin yatırılan 286,53 TL harç toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 127,60 TL tebligat ve posta masrafından oluşan yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 14/03/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı