Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/473 E. 2022/997 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/473 Esas
KARAR NO : 2022/997
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine alacaklısı davalı …, borçluları davacı … ve … olan 04/03/2016 tanzim tarihli 14.03.2016 ödeme tarihli 35.594,60 TL bedelli bonoya dayalı Antalya … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, müvekkilinin psikolojik sorunları olduğunu ve ilaçlar kullandığını, suistimale elverişli bir yapısı bulunduğunu, müvekkilinin evlenmek amacıyla … ile konuşmaya başladığını, 10 gün telefonda konuştuklarını, …’ ın kendisini zengin evlenmek isteyen birisi olarak tanıttığını, daha sonrasında isminin … olduğunu öğrendikleri bir şahsın, müvekkilinin evine gelerek evlenmek istediğini, ancak müvekkilinin annesinin bu duruma onay vermediğini, bunun üzerine müvekkilinin kimseye haber vermeden evden ayrıldığını, … ve … isimli şahısların davacıyı rent a car işi yapan davalı …’ ın yanına götürdüğünü, müvekkiline araba alma vaadi ile evraklar imzalattıklarını, müvekkiline yine … Bankası’ nda bulunan hesaptan 4.280,00 TL çektirdiklerini, şahıslar ile ilgili olarak Alanya Cumhuriyetbaşsavcılığı’ na suç duyurusunda bulunduklarını, davalının müvekkilden aldığı bonoyu aldatarak, davacının iradesi sakatlanarak aldığını, müvekkilinin psikolojik rahatsızlığı nedeniyle işlem yapma ehliyetinin bulunmadığını, davalı ile müvekkil arasında bono vermesini gerektirecek bir ticari ilişki olmadığını beyanla, Antalya … İcra Müd.’ nün … E sayılı dosyasına konu bonodan müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … ve … isimli şahsın müvekkiline ait aracı kiraladığını ve bu araçla kaza yaptıklarını, 04/03/2016 tanzim tarihli bononun ödenmemesi nedeniyle 23/03/2016 tarihinde icra takibi başlattıklarını, 07/05/2016 tarihinde davacının kendisinin vesayet altına alınması için Alanya … Sulh Hukuk Mahkemesi’ ne başvurduğunu, bu nedenle Alanya Devlet Hast. Nden alınan 16/06/2016 tarihli raporda davacının akli dengesinin yeterli olduğunu, kendi işlerini görebileceğini, yardıma muhtaç olmadığını, vasi tayinini uygun olmadığının belirtildiğini, davacının davaya konu bononun tanzim tarihinde hukuki ehliyeti olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE :
Mahkememizce Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. Yapılan incelenmesinde özetle; alacaklının …, borçlunun ,… ve … olduğu, 35.701,38 TL üzerinden takibe geçildiği, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin geçici olarak durduğu görülmüştür
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava davacının ehliyetsizliği, ehliyetli olduğu kabul edildiği taktirde hileye dayalı açılan menfi tespit davasıdır.
Davacının fiil ehliyeti bulunup bulunmadığı yönünde yapılan yargılamada davalının dosya kapsamında bulunan Sulh Hukuk Mahkemesi kararı uyarınca fiil ehliyetinin kısıtlanmasına gerek bulunmadığının kabul edildiği, dosyamız kapsamında aldırılan ATK raporuna göre davacının senetin imzalandığı sırada fiil ehliyetini haiz bulunduğu kabul edilmekle davacının ehliyetsizlik iddiasını ispatlayamadığı kabul edilmiştir. Hile yönünden yapılan değerlendirmede davacı yan hile iddiasını Antalya CBS … esas sayılı soruşturma dosyasına dayandırmış olup, ilgili dosyadan davacının iddiasına yarar delil bulunmadığı, dosyamız davalısı hakkında takipsizlik kararı verildiği, kararın davacıya ve davalıya tebliğ edildiği, süresi içerisinde Sulh Ceza Mahkemesine yapılan itiraz başvurusu bulunmadığından takipsizlik kararının kesinleştiği görülmüştür.
Davalı beyanlarında davacı ve arkadaşına 04/03/2016 -14/03/2016 tarihleri için araç kiralandığını, kiralanan araç ile kaza yaptıkları için kendisine hasar bedeli olarak ilgili senedin verildiğini beyan etmiş, kira sözleşmesinin incelenmesinden aracın 10 gün için kiraya verildiği, kiralama süresi içerisinde 09/03/2016 tarihinde kazanın gerçekleştiği, bu hususun davalının savunmasıyla tutarlı olduğu anlaşılmaktadır. İspat yükü davacının üzerinde olup, davacı iddiasını ispat edemediğinden, davacı delilleri arasında yemin deliline dayanmış ise de hile ile senet alınması hukuki sebebine dayandığından ve bu husus davalı aleyhine TCK hükümleri uyarınca cezai kovuşturma gerektireceğinden HMK hükümleri uyarınca yemin teklif edilemeyeceği kabulüne göre davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin olarak alınan 609,70 TL harçtan mahsubu ile artan 529,00 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4A.A.Ü.T. uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 15/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır