Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/465 E. 2018/116 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/465
KARAR NO : 2018/116
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2016
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin işletmekte olduğu otellerine ve işyerine elektrik enerjisi sağlamak üzere davalıya 2006 tarihinde elektrik sözleşmesi ile abone olduğunu, davacı şirketten başlangıçtan itibaren temmuz 2006 aralık 2009 tarihleri arasında düzenlenen elektrik faturalarında bir kısmı faturalarda yer almadan gizli ve açık şekilde kayıp kaçak bedeli,dağıtım bedeli, parakende satış hizmet bedeli, iletişim bedeli , sayaç okuma bedeli ve kayıp kaçık bedeli vs matraha dahil edilmesi sonucunda fazladan %2 TRT payı,%1 enerji fon %5 enerji tüketim vergisi ile bu bedeller üzerinden KDV bedellerinin haksız olarak tahsil edildiğini, yargıtay içtihatları gözetilerek fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla bilirkişiye hesaplattırılarak şimdilik 250 TL kayıp kaçak bedeli, 200 Tl dağıtım bedeli 100 TL parakente satış hizmet bedeli, 100 TL ileşitim bedeli , 100 TL sayac okuma bedeli vs matraha dahil edilmesi sonucunda fazladan tahsil edilen 50 TL %2 trt payı, 50 TL %1 enerji fonu 50 Tl %5 oranında enerji tüketim vergisi ile bu bedeller üzerinden tahsil edilen 100 Tl kdv bedelleri olmak üzere 1000 Tl nin temerrüt tarihinen itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:öncelikle elektrik piyasası kanunun tarifeler tüketicilerin desteklenmesi özelletirme kamulaştırma ve arz güvenliği tarifeler ve tüketicilerin desteklenmesi başlıklı 17. maddesinde yapılan yeni düzenleme ile tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğunu bu nedenle dava konusu bedellerin iadesi talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde geçen vs. ibaresini kabul etmediklerini, şirketçe tahsil edilen bu alacağın tarifelerinden ötürü TEİAŞ a aktarıldığını ve ihbarı gerektğini,kdv bedellerinin Gelir idaresi Başkanlığına aktarıldığını buraya ihbarı gerektiğini,fatura kalemlerini tüketicelere hangi oranda yansıtılacağını belirleme ve karar verme yetkisinin EPDK ya ait olduğunu buraya ihbarını talep ettiklerini, zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, faiz taleplerine itiraz ettiklerini,husumet yönünden itirazlarının bulunduğunu, müvekkil şirket tarafından davacıdan haksız ya da hukuka aykırı olan herhangi bir bedelin tahsil edilmediğini, müvekkil şirketin 6446 sayılı yasa gereği EPDK kararları doğrultusunda hareket etmesi zrunlu olup aksine bir uygulama yapabilmesinin mümkün olmadığını,, davacının abonelik sözlemesindeki uygulamayı kabul ettiğini ve bedellerin iadesi için açtığı davanın sözleşmeye aykırı olduğunu, davacının iddia ettiği bedellerin ödendiğine dair faturaları ibraz etmek ve ispatlamak zorunda olduğunu, mevzuat dışında belirlenmiş bir bedelin talep ve tahsilinin söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın elektrik, mali müşavir ve hukukçu bilirkişilerden oluşan heyete tevdi edilerek … Elektrik A.Ş kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle dosya kapsamında ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenmesine, raporda 6719 sayılı yasada belirlenen EPDK’ca belirlenen kaçak elektrik oranlarının uygulanıp uyulanmadığı hususunda da rapor alınmasına karar verilmiştir. Mahkememizce seçilen bilirkişiler …, …, … ; …, … tarihli raporlarında sonuç olarak;
1-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden … Elektrik Dağıtım A,Ş, tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma İle kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 816.586,20 TL olduğu,
2-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden … Elektrik Perakende Satış A.Ş, tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli (İzerİnden alınan TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 1.304.575,63 TL olduğu,
3-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alman TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 2.121.161,83 TL olduğu,
4-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, ilelim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alman TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 624.248,50 TL olduğu,
5-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden … Elektrik Perakende Satış A.Ş. tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 2,413.346,33 TL olduğu,
6-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alman TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 3.037,594,82 TL olduğu,
7-Davaya konu … ve … nolu elektrik abonelerinden toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kavın kacak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kavıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Pavu Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli vc KDV toplamının 5.158.756,65 TL olduğu,
8-Bununla birlikte Yüksek Yargıtay’ın 3. Hukuk Dairesinin 08/10/201$ tarih, 2014/18311 esas ve 2013/15438 sayılı karan uyarınca pazarlayıcı şirket ve dağıtım şirketinin mütesehifen sorumlu olduğuna ilişkin içtihatı uyarınca … Elektrik Perakende Satış A.Ş. tarafından tahakkuk ve tahsil olunan 3.71792L 96 TL toplam bedelin dağıtım şirketine aktarılmasından dolayı tahakkuk ve tahsil olunan 3.71792L96 TL ’den faturayı tanzim eden dava konusu bedelleri tahsil eden perakende şirketi … Elektrik Perakende Satış A.Ş. ile birlikte … Elektrik Dağıtım A.Ş. rnin müteselsiien sorumlu olduğu ancak;
6719 saydı yasa ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun değiştirilen 17. maddesi ite geçici 20. maddesi yürürlükte olduğu sürece dava konusu edilecek kayıp kaçak, dağıtım, iletim, perakende satış Hizmet bedeti ve sayaç okuma bedellerinin iadesi istemli açılan davalarda Tüketici Hakem Heyetleri ile Mahkemelerin yetkisinin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlandırılmış olduğu,
9-Yine Takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere, 6719 sayılı yasa ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun değiştirilen 17. maddesi ile geçici 20. maddesi yürürlükte olduğu sürece Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/05/2014 tarih ve 2013/7-2454 esas, 2014/679 karar saydı içtihatında kayıp kaçak bedelinin ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesince kabul edilen yerleşik içtihatları ile kayıp-kaçak bedeti yanında dağıtım bedeli, perakende satış hizmeti bedeli, iletim ve sayaç okuma bedellerinde tahsil edilemeyeceği yani tahsil edilen bedellerin aboneye iadesi yönündeki içtihatlarının uygulan masının kanuni düzenlemeler uyarınca mümkün olmadığı kanaatine varıldığını beyan etmişlerdir.
Davacı tarafın itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır. Bilirkişiler … tarihli ek raporunda sonuç olarak;
1-Davaya konu … nolu elektrik abonesinden Temmuz 2006 – Aralık 2006 dönemine ilişkin okunaklı ve tespiti yapılan faturalara istinaden … Elektrik Dağıtım A.Ş, tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 187.120,20 TL olduğu,
2- … tarihli kök raporumuz İle ek raporumuzda … nolu elektrik abonesinden Temmuz 2006 – Aralık 2006 dönemine ilişkin okunaklı ve tespiti yapılan faturalara istinaden toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Payı, Eneıji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 2.308.282,03 TL olduğu,
3- Davaya konu … nolu elektrik abonesinden Temmuz 2006 – Aralık 2006 dönemine ilişkin okunaklı ve tespiti yapılan faturalara İstinaden … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alman TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 38.707,73 TL olduğu,
4- Davaya konu … tarihli kök raporumuz ile ek raporumuzda 2730 nolu elektrik abonesinden Temmuz 2006 – Aralık 2006 dönemine ilişkin okunaklı ve tespiti yapılan faturalara istinaden toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alman TRT Payı, Eneıjİ Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 3.076.302,55 TL olduğu,
5- Davaya konu … ve … nolu elektrik abonelerinden (… tarihli kök rapor ile ek raporda yeniden yapılan hesaplama uyarınca) toplamda tahakkuk ve tahsil olunan kayıp kaçak, dağılım, iletim, psh, sayaç okuma ile kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan TRT Payı, Enerji Fonu ve Belediye Tüketim Vergisi Bedeli ve KDV toplamının 5.384.584,58 TL olduğu,

6- Dosya kapsamında … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından … tarihli cevabi yazısı ve ekindeki belgeler uyarınca kök raporun oluşturulmuş olduğu, dosya kapsamında olmayan bir belge veyahut kayıt için bilirkişi heyetimizden rapor ihdas etmesinin beklenemeyeceği,
Kaldı ki, bilirkişi kök raporuna itiraz eden davacı tarafça da söz konusu itiraz ettiği dönemlere ilişkin herhangi bir fatura veyahut belgeyi dosyaya sunmadığı,
Dava konusu somut uyuşmazlıkta davacı tarafça tahsil olunan alacak kalemlerine ilişkin EPDK nın kurul kararları yönünden herhangi bir itirazının olmadığı gibi tahsil olunan alacak kalemlerinin de EPDK nın kurul kararları uyarınca tahakkuk ve tahsil edilmiş olduğunun tespit edildiğini beyan etmişlerdir.
Dava, elektrik faturalarında fazladan alınan paraların iadesi istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı … vekili tarafından cevap dilekçesinde husumet, dava şartları,yetki ve zamanaşımına dair itirazlarda bulunduğu anlaşılmıştır
Davalı … vekilinin yetki ilk itirazı yönünden, yetki itirazında yetkili yerin gösterilmemiş olması davalının adresinin Antalya olması aralarında yetki şartlı sözleşme olduğuna ilişkin bir iddianında olmaması karşısında yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalılar vekillerinin zamanaşımına yönelik defisinin, taraflar arasında sözleşmenin bulunduğu, Türk Borçlar Kanununun genel zaman aşımına ilişkin 10 yıllık yasal süre kapsamında olduğundan ve dava konusu haksız kesilen bedellerin bu süre içerisinde istenebildiğinden buna ilişkin itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davanın esası yönünden dosya incelendiğinde:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak, dağıtım, iletim, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedelinin tüketiciden alınıp alınamayacağı hususundadır.
Dava tarihi itibari ile dava konusu uyuşmazlık ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 E.- 2014/679 K. sayılı kararı ile Anayasa’nın “Vergi Ödevi” başlıklı 73.maddesinde “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir” şeklindeki düzenlemeye göre kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığından bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğundan EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınması doğru bulunmayarak hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra, 17.06.2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesi ile 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bent ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; Tüketici Hakem Heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır” hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre Tüketici Hakem Heyetleri’nin ve mahkemelerin bu konuda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri geçmişe de etkili olarak sadece dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır. Diğer bir ifade ile yerindelik denetimi yapılamayacağı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu kayıp kaçak ve sayaç okuma bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bundan başka, davanın devamı sırasında, dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir.
Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece; yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada, yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarih, 2009/18-421 E.-2009/526 K. sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı tarafın davanın açıldığı tarihteki mevzuata, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 karar sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin emsal içtihatlarına göre dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili 6719 Sayılı Kanun ile getirilen Yasa değişikliği nedeniyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, aldırılan bilirkişi raporuna göre davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Alınması gerekli 35,90 TL harçtan, peşin alınan 29,20 TL harçan mahsubu ile bakiye 6,70 TLharcın davalıdan tahsiline, Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 58,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.200,00 TL bilirkişi masrafı, 113,35 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.313,35 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 21/02/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı