Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/565 E. 2018/417 K. 25.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/565 Esas
KARAR NO : 2018/417
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/06/2015
KARAR TARİHİ : 25/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait aracın … tarihinde o dönemde şirkette ücretli çalışan sürücü … yönetiminde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle kontrolden çıkarak tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında müvekkili şirkete ait araçta meydan agelen hasar nedeniyle sigorta şirketiyle görüşüldüğünü ve fazlay adair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile görevlendirilen eksperintespit ettiği rakam üzerinden tam hasar ( pert-total) işlemlerinin başlatılması konusunda anlaşmaya varıldığını, ancak sigorta şirketinin, aracın bilgileri dışında ticari faaliyette kullanıldığı gerekçesi ile bedeli karşılamaktan imtina ettiğini, kasko edeliin ödenmesi için Antalya … Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile söz konusu bedelin ödenmesi, aksi halde yasal yollara başvurulacağı hususunda ihtarın keşide edildiğini, ihtara rağmen davalı şirkette herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan ederek davacının davasının kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00TL maddi tazminatın olaytarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu … plakalı aracın davalı … şirketine birleşik kasko sigorta poliçesi ile genişletilmiş kasko olarak sigortalandığını, aracın rent a car işi için kullandığını, bu amaçla kullanılan araçların riziko fazla olduğundan piriminin yüksek olduğunu, teminat dışı olduğunu, aracın kiralık olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacının davalı … şirketinden fahiş tazminat alabilme için kötü niyetli olarak poliçeyi göz ardı ettiğini, davalı … şirketinin yanıltıldığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tanığı …, … tarihli duruşmada dinlenmiştir.
Tanık … beyanında: ” Ben davacı şirketin ortakları benim gelinim ve boşandığım eşimdir Ben de orada beklerim bu şirket elektronik eşya ve buzdolabı ticareti ile uğraşır araç kiralaması yapmaz dedi Soruldu :şirketin kaç tane otomobili oludğunu bilmiyorum trafik kazasını yapan şöför … şöför olarak şirkette çalışıyordu ancak kaza yaptıktan sonra ortadan kayboldu kazayı yapan araç normal otomobildir şehir dışına çıktığı konusunda şirket aracının bir bilgim yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava dosyasının hukukçu ve makina mühendisine tevdi edilerek dosya kapsamı, aracın kasko poliçesi ve değer gibi hususlar dikkate alınarak ayrıntılı rapor alınmasına, karar verilmiştir. Mahkememizce seçilen bilirkişi makine mühendisi … , hukukçu bilirkişi …, … tarihi raporlarında sonuç olarak;
” Hukuksal olarak delillerin takdir ve kabulü Sayın Hakimliğinize ait olmak üzere, dosyada mevcut belge ve bilgilere dayalı olarak yapılan ve yukarıda gösterilen inceleme sonucunda:
a) … tarihinde meydana gelen kazada, davacıya ait … plakalı otomobilin sürücüsünün davacının sigortalı elemanı olan … tarafından kullanıldığı, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nin % 100 (yüzde yüz) oranında TAMAMEN KUSURLU olduğu,
b) … plakalı otomobilde meydana gelen hasarın onarımının ekonomik olmadığı, pert total olarak değerlendirilmesi gerektiği, araçta kaza tarihi itibariyle 18.000,00 TL. zarar miktarının olduğu,
c) Aracın, daha önce rent a car aracı olarak kullanılmış olması ve kiraya verilmiş bulunmasına bakılmaksızın, davacının sigortalısı tarafından kullanılmakta iken kazanın meydana gelmiş olması nedeniyle hasarın (zararın) poliçe kapsamı içerisinde kaldığının kabulü gerektiği, bu nedenle de proporsiyon uygulanmasını gerektirmediği,
d) … plakalı otomobilin kaza tarihi itibariyle zararı olan 18.000,00 TL.’dan davalı … şirketinin rehinli alacaklı kurum olan … T.A.O’ya … tarihinde ödenen 7.500,00 TL. ile trafikten çekim işlemlerini yapan firma olan … Otomotiv’e
… tarihinde ödenen 1.428,00 TL.’nın tenzili sonucu (18.000,00 TL. – 7.500,00 TL. – 1.428,00 TL.) kalan 9.072,00 TL.’nın davalı … tarafından davacıya ödenmesi gereken bedel olduğu ” sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.

Dosyanın önceki bilirkişiye tevdi ile, şayet yargılama sonucunda kazaya karışan … plaka sayılı aracın rent a car aracı olduğu kabul edilirse, alınan pirim ile, alınması gereken pirim hesaplanarak sonuca göre oran orantı suret ile, davacının talep edelibeceği alacak miktarının da hesaplanması hususunda ek rapor alınasına karar verilmiştir. Makine mühendii bilirkişi …, … havale tarihli EK raporunda sonuç olarak;
Hukuksal olarak delillerin takdir ve kabulü Sayın Hakimliğinize ait olmak üzere, dosyada mevcut belge ve bilgilere dayalı olarak yapılan ve yukarıda gösterilen inceleme sonucunda: ”
a) … tarihinde meydana gelen kazada, davacıya ait … plakalı otomobilin sürücüsünün davacının sigortalı elemanı olan … tarafından kullanıldığı, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nin % 100 (yüzde yüz) oranında TAMAMEN KUSURLU olduğu,
b) … plakalı otomobilde meydana gelen hasarın onarımının ekonomik olmadığı, pert total olarak değerlendirilmesi gerektiği, araçta kaza tarihi itibariyle 18.000,00 TL. zarar miktarının olduğu,
c) Aracın, daha önce rent a car aracı olarak kullanılmış olması ve kiraya verilmiş bulunmasına bakılmaksızın, davacının sigortalısı tarafından kullanılmakta iken kazanın meydana gelmiş olması nedeniyle hasarın (zararın) poliçe kapsamı içerisinde kaldığının kabulü gerektiği, bu nedenle de proporsiyon uygulanmasını gerektirmediği,
d) … plakalı otomobilin kaza tarihi itibariyle zararı olan 18.000,00 TL.’dan davalı … şirketinin rehinli alacaklı kurum olan … T.A.O’ya … tarihinde ödenen 7.500,00 TL. ile trafikten çekim işlemlerini yapan firma olan … Otomotiv’e … tarihinde ödenen 1.428,00 TL.’nın tenzili sonucu (18.000,00 TL. – 7.500,00 TL. – 1.428,00 TL.) kalan 9.072,00 TL.’nın davalı … tarafından davacıya ödenmesi gereken bedel olduğu” sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
Davacı şirket yetkilisi 16.03.2018 tarihli duruşmada dinlenmiştir.
Davacı şirket yetkilisi … BEYANINDA; “Bana göstermiş olduğunuz … tarihli imza tarafıma attir. Ancak bu belge bana tebliğ edilmedi. Bana tebliğ edilen belge … tarihli, üzerinde rehinli Türkiye … Bankası hasar dosyası hakkında yazılan belgedir. Tarafıma başka bir belge tebliğ edilmedi, şuan huzurda göstermiş olduğunuz belgedeki imza ise tarafıma attir. Söz konusu belgeyi, belge düzenlenirken sigorta şirketi kaza yapan aracın rent a car aracı olduğunu iddia etti. Biz bunu kabul etmedik. Araç rent a car aracı olarak çalışmıyordu. Normal araç olarak çalışıyordu. Ancak işlemler uzayacağı için sigorta şirketi ödemeyi yapmayacağı için bana göstermiş olduğunuz mutabakatname ve tahahhüt başlıklı … ve … tarihli belgeleri imzaladım. Ancak alınta not olarak, fazlaya ilişkin dava ve talep hakkım saklı kalmak kaydı ile şerhini düştüm. Bu şerhi düşmemim sebebi aracın rent a car olarak çalışmaması idi. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili mahememize vermiş olduğu … tarihli dilekçesi ile dava değerini ıslah ettiklerimi, dava değerini 4.072,00 TL artırakrak, 9.072,00 TL ye çıkardıklarını, beyan etmiş, ıslah ettikleri miktar üzerinden ıslah harcını yatırdıkları anlaşılmıştır.
GEREKÇE ;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araçta meydana gelen zararın kasko sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; … tarihinde … sıralarında Muğla istikametinden Denizli istikametine yolun sağ şeridinde davacının çalışanı sürücü … yönetiminde seyir halinde bulunan davacıya ait… plaka sayılı aracın Muğla- Denizli karayolu üzerinde km 44+800 e geldiğinde sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi üzerine yolun sol tarafa doğru yönlenmiş , orta refüj üzerinde bulunan elektrik direğine çarpması soncunda tek taraflı trafik kazası sonucu davacıya ait araç zarar görmüş olup , kazada dava dışı sürücünün hızını aracın yük ve teknik özelliğine , görüş yol, hava trafik durumuna göre ayarlamadığı için %100 kusurlu olduğu, davacıya ait araçta alınan bilirkişi raporuna göre pert işlemi yapılması gerektiği buna göre davacının aracında 18. Tl zarar meydana geldiği davacıya ödenen ve rehinli alacaklıya ödenen tutarlar düşünce davacının davalıdan 9.072 tl talep edebileceğine ilişkin hükme elverişli, denetime açık bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davacının açmış olduğu dava belirsiz alacak davası olup, belirsiz alacak davalarında zamanaşımı tüm alacak için davanın açılması ile kesildiğinden davalının zamanaşımı itirazı reddedilmiştir.
Hesaplanan zarar ve davalıya ödenen meblağ arasındaki farkın fahiş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı dava konusu aracın sigorta bedelinin hususi araçlar için hesaplandığını, oysa aracın rent a car aracı olduğunu primlerin farklı olduğu için zararın teminat dışında kaldığını beyan etmişse ; rizikonun teminat dışı olduğunu ispat yükü davalıda olup; davalının bu hususta gösterdiği tüm deliller toplanmıştır. Tanıklar dava konusu aracın hususi olduğunu beyan etmişlerdir.
İlçe emniyet Müdürlüğü kayıtlarında aracın kiralık kullanıldığına ilişkin bir bilgi olmadığını bildirmiştir. Kaza öncesi idari para cezalarına ilişkin tutanaklar istenilmiş olup, bunlardan da aracın kiralık kullanıldığına ilişkin bir delil elde edilememiştir.
Davalının sunmuş olduğu mutabakatname ve tahaaüt başlıklı belgelerde davacı şirket yetkilisinin imzası bulunmakla ; belgelerde ” alınması gereken prim ile alınan prim ” şeklinde ibare geçtiğinden davacı şirket yetkilisi isticvaben dinlenilmiş olup imzaların kendisine ait olduğunu ancak davalı şirketin ödemeyi yapmayacağı için fazlaya ilişkin talep ve dava hakkını saklı tutarak belgeleri imzaladığını, aracın kiralık olmadığını beyan etmiştir.
HMK 188. Maddede “(1) Tarafların veya vekillerinin mahkeme önünde ikrar ettikleri vakıalar, çekişmeli olmaktan çıkar ve ispatı gerekmez.
(2) Maddi bir hatadan kaynaklanmadıkça ikrardan dönülemez.
(3) Sulh görüşmeleri sırasında yapılan ikrar tarafları bağlamaz.
Denilmektedir. Mahkeme dışı ikrar kanunda kesin delil olarak düzenlenmediği gibi; davacı şirket yetkilisinin beyanı ikrar olarak kabul edilse dahi sulh görüşmesi sırasında yapıldığı sabit olup davacı … bağlamayacağı anlaşılmıştır .
Davalı rizikonun teminat dışı kaldığını ispat edememekle davacının davasının aşağıda belirtildiği şekliyle kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, 9.072,00 TL tazminatın 31.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 619,70 TL harçtan, peşin alınan 338,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 281,31 TL harcın davalıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına.
Davacı tarafından yatırılan 338,39 TL peşin harç ile, 27,70 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan 800,00 Bilirkişi ücreti, 163,00 TL Tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 963,00 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 25/05/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı