Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1149 E. 2018/38 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1149 Esas
KARAR NO : 2018/38
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/11/2014
KARAR TARİHİ : 17/01/2018

Davacı vekili tarafından açılmış bulunan yukarıda açık konusu yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan …ın davalı Büyükşehir Belediyesinde hayvan bakıcısı olarak çalışmakta iken, yaralı bir kedi ihbarı üzerine, davalılardan … ait … plaka sayılı araç ile hareket halinde iken, … Mah. … caddesini takiben, … Kavşağı istikametinde seyir halinde ise .. sokak karşısına geldiklerinde yolun solundan sağına geçmek isteyen ….’e çarptığını, kaza ile ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığının …/… sırasında kayıtlı soruşturmanın halen devam ettiğini, müvekkili davacı ile müteveffa …’in … tarihinde düğünlerinin olduğunu, resmi nikah kıyılmasa da düğünlerinin olduğu tarihten itibaren karı koca hayatı yaşamaya başladıklarını, müvekkilinin hamile kaldığını, çocuğun doğduğu, ancak kısa süre sonra öldüğünü, müvekkili davacının glelecekteki desteğinden de yoksun kaldığını, müvekkilinin kaza sonucu yaklaşık 5 ay hastanede eşinin başından hiç ayrılmadığını, kazadan sonra … tarihinde hayat arkadaşını kaybetmesi nedeniyle yıkıldığını, düzenin ve psikolojinin bozulduğunu beyan ederek davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın 50.000,00 TL manevi tazminatın, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Büyükşehir Belediye Başkanılığı vekilinin cevap dilekçeside özetle: Usul yönünden davanın hizmet kusuru nedeniyle tazminat niteliğinde olduğunu, hizmet kusuruna dayanılarak davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, tüm sorumluluğunun kaza anında fiilen kullanan işçiye ait olduğunu, esas yönünden kaza ile müvekkili arasında herhangi bir illiyet bağı bulunmadığını, müvekkilinin aracın işleteni olmadığını, uzun süreli olarak dava dışı şirkete aracın kiralandığını beyan etmiş, davanın görev, usul ve esas yönünden reddini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Kazaya karışan … plaka sayılı aracın … poliçe numarası ile sigorta kayıtlarında …-… tarihlerini kapsar şekilde kayıtlı olduğunu, davacının vefat eden …’nın imam nikahlı eşi olmasından dolayı destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeğini, …’in babası tarafından şirkete başvuru yapıldığnı, davalı sigorta şirketinin … tarihinde …-TL ödeme yapıldığını beyan etmiş, davanın reddini, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … ltd. şti.’ye dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Davalı … …’e dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının davaya cevap vermediği anlaşılmlışkır.
İhbar Olunan ŞİRKETİ’NE usulüne uygun tebligat yapıldığı, davaya cevap vermediği, ancak İhbar olunan…Ltd. Şti. Vekilinin katılma dilekçesi ile birlikte özet olarak …’in kusurunun tespit edilmesi gerektiği ayrıca … ile davacının gayri resmi evli olduğu yönündeki beyanlarının yeterli olmadığı ve istenen tazminat miktarının fahiş olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tanığı … , …, … tarihli duruşmada dinlenmiştir. Tanık… BEYANINDA: ” Davacı … komşumuz olur, bu yüzden tanırım ailecek görüşürüz. Davacının eşi … trafik kazası yaptı, hastaneye kaldırıldığında ilk ben gittim, davacı ile ölen … ile arasında resmi nikah yokmuş, birlikte yaşıyorlardı. Bildiğim kadarı ile çocukları yoktu. Ben altı yıldır tanıyorum, altı yıldır birlikte idiler, yaklaşık olarak … 45-50 yaşlarında … ise 35-40 yaşlarında idi. Evleri kira idi, evin tüm ihtiyaçlarını birlikte yaşadıkları eş … … karşılıyordu. Bildiğim kadarı ile … serberst çalışıyordu, 1000,00TL maaş alıyordu. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … BEYANINDA: ” … hurdacılık yapar, yevmiye gider, bir şekilde geçimini sağlardı, davacı ile birlikte yaşardı, yanlarında bir çocuk vardı, tarafları 8-9 senedir tanırım, çocuk 12-13 yaşlarında idi, ortak çocukları olarak biliyorum davacı ile … sürekli birlikte yaşarlardı. … herhangi bir işte çalışmıyordu, evin geçimini tamamen … karşılıyordu, tahmini olarak ne kadar ücret aldığını bilmiyorum, evin ihtiyaçlarını karşılıyordu.”şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık…, … tarihli duruşmada dinlenmiştir. Tanık …BEYANINDA:” Davacı benim halam olur … ile birlikte yaşıyordu biz evli olduğunu biliyorduk ancak resmi evli olmadıklarını öğrendik, hatta yanlarında eniştem … ilk gayri resmi evliliğinden olan çocukları da vardı zaman zaman onlarda kalırdı ancak sürekli kalmıyordu evin geçimini eniştem karşılardı bu çocuk zaman zamanda eniştemin annesinde kalırdı eniştemin annesine ve diğer gayriresmi çocuğuna desdek verip vermediği konusunda bilgim yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz dosyasının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek tarafların kusur oranı yönünden rapor alınmasına karar verilmiştir. Trafik İhtisas Dairesi’nin … tarihli raporunda sonuç olarak; -Sürücü … …’ın % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, Müteveffa yaya …’in % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Aktuerya uzmanı bilirkişi … dan hesap raporu alınmış dosya içerisine konulmuştur. Bilirkişi …, … tarihli raporunda sonuç olarak; davacı desteğin imam nikahlı eşi ise, … nihai zararının … TL olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyasının aktuerya uzmanı bilirkişi … ya yeniden tevdii ile,tarafların rapora itirazlarını karşılar tarzda ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi … tarihli raporunda sonuç olarak; davacı, desteğin imam nikahlı eşi ise; … in nihai zararının 113.766,45 TL olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili … tarihli dilekçesi ile dava miktarını ıslah ettiklerini, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL olarak açtıkları dava miktarını … tarihli bilirkişi raporuna göre 119.524,19 TL artırarak 120.524,19 TL ye çıkardıklarını, davanın kabulü ile, 120.524,19 TL maddi, 50.000,00 TL manevi taleplerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalanın açmış olduğu maddi manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasında müteveffanın davacıya destek olup olmadığı, davacı imam nikahlı eşin eldeki davayı açma hakkı bulunup bulunmadığı, kusur oranı, davacının talep edebileceği tazminat miktarı taraflar arasında ihtilaflıdır.
Davacının dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu düğün fotoğrafları, dinlenen tanıkların davacı ve müteveffanın imam nikahı ile birlikte yaşadıklarına, müteveffanın davacının ihtiyaçlarını karşıladığına ilişkin beyanları, … tarihli davacı ve müteveffanın birlikte yaşayıp yaşamadıklarına ilişkin araştırılma yapılması istemli müzekkereye verilen cevabi yazıda müteveffa ile davacının kazadan önce imam nikahı ile birlikte yaşdıklarına ilişkin tutanak karşısında davacı ve müteveffanın imam nikahlı olarak birlikte yaşadığı, müteveffanın davacının desteği olduğunun ispat edildiği anlaşılmıştır. Yargıtya … HD. Nin …/… esas sayılı ilamı, …/… esas sayılı ilamı, …/… esas sayılı ilamında da belirtildiği üzere imam nikahlı eşe müteveffa destek olduğu takdirde destekten yoksun kalma tazminatı davasını açabileceği sabittir.
Dosya arasına celbedilen kaza tespit tutanağından dosyada yer alan … tarihli ölüm belgesinden davacıların desteğinin iş bu kaza nedeniyle öldüğü anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamında tarafların vermiş olduğu dilekçeler, kaza tespit tutanağı, alınan bilirkişi raporlarından : … tarihinde saat … sıralarında sürücü … …’in yönetimindeki … palaka sayılı hayvan ambulansı ile orta refujle bölünmüş … caddesini takiben … Kavşağı yönünde süratli bir biçimde seyrederken olay yerindeki yaya geçidini kullanarak yolun solundan sağına geçmek isteyen yaya Müteveffaya çarpması çarpması sonucu söz konusu davaya konu trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Somut olayda : davalı sürücü hızını mahal şartlarına ayarlamadığından yaya geçidini kullanan mütevefaanın geçişini beklemeyerek özen ve dikkat yükümlülüğüne uymadığından %75 oranında , müteveffanın ise süratli biçimde yaklaşan aracı gerektiği biçimde kontrol etmediği, korunma tedbiri almadığı için %25 … kusurlu olduğuna ilişkin istanbul Atk Trafik İhtisas Dairesi raporu hükme esas alınmıştır.
Dosyada alınan son aktüerya raporunda ise tarafların itirazlarının karşılanmış olması, raporun denetime elverişli olması dikkate alınarak hükme esas alınmıştır.
BK.nun 45.maddesinde bir adam öldüğü taktirde, zarar ve ziyan, bilhassa def’in masraflarını da ihtiva eder. Ölüm derhal vuku bulmamış ise, zarar ve ziyan tedavi masraflarını ve çalışmaya muktedir olunmamaktan mütevellit zararı ihtiva eder.
Bu yasa hükmüne göre ölümden doğan maddi zararlar, giderler ve özellikle gömme(def’i) giderleri, ölünceye dek yapılan iyileştirme giderleri, ölünceye dek çalışma gücünün yitirilmesinden doğan zararlar ve destekten yoksun kalma zararıdır.
Ölüm nedeniyle BK.nun 45. maddesine dayanan destekten yoksun kalma tazminatları yoksun kalanlarda, ölenin yaşayabileceği muhtemel süre içinde, ölenin çalışıp kazanabileceği süredeki kazancı tutarından, davacılara ayırıp, ileride yapabileceği yardımın tutarının, peşin ve toptan ödetilmesinden ibarettir. Bundan amaçlanan ise, davacıların, ölümle sonuçlanan olaydan önceki yaşayışlarının, sosyal ve ekonomik seviyesini korumak için onlara yapılacak yardım miktarını tazminat olarak hükmetmeye ilişkindir.
Açıklanan bu nedenlerden dolayı; Davacı vekilinin davalılar … sigorta şirketi ve … … aleyhine açtığı davanın maddi tazminat davasının kısmen kabulüne davacı için 113.766,45 tl destekten yoksun kalma tazminatına karar verilmiştir.
Manevi tazminat davası açısından yapılan yargılamada:
Tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırması yapılıp dosya arasına alınmıştır.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Bu ilkeler dikkate alınarak özellikle de davalının%75 oranında kusurlu olması ve davacının olay neticesinde desteklerini kaybetmeleri dikkate alınarak davacı lehine hüküm fıkrasında belirtildiği manevi tazminat takdir edilmiştir.
Davacının davalılar … Büyükşehir belediyesi ve …Limited Şirketi aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının ise ,hizmet alımına ilişkin sözleşme, işe başlama tutanağı , veteriner işleri şube müdürlüğü … yılı personel hizmet alımı işi teknik şartnamesi, kira sözleşmesi, dikkate alındığında kazaya karışan … Plaka sayılı aracın uzun süreli kira sözleşmesi ile dava dışı … Ltd. Şti nin kullanımında olduğu bu davalıların pasif husumet ehliyetinin bulunması nedeni ile usulden reddine karar verilerek
Ayrıca davanın açılması sırasında davacı yanca lisans/kira ilişkisinin bilindiğinin veya bilinmesini gerektiren somut emarelerin bulunduğunun ortaya konulamadığı anlaşılmaktadır.Bu duruma göre, davacı hasmı belirlerken dürüstlük kurallarına aykırı ve özensiz davranmamıştır. Hal böyle olunca HMK’nın 327/II.maddesi uyarınca hakkında husumetten ret kararı verilen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davalılar … Büyükşehir belediyesi ve …Limited Şirketi aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının davalıların pasif husumet ehliyetinin bulunması nedeni ile usulden REDDİNE,
2–Davacının maddi tazminat davasının ıslah edilmiş şekli ile KISMEN KABULÜ ile, 113.766, 45 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ( davalı … Sigorta Şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile ) davalı … … ve … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 8.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Hakikatden alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gerekli 8.317,86 TL harçtan, peşin alınan 582,43 TL ( 174.20 TL peşin harç, 408,23 TL ıslah harcı toplamı ) mahsubu ile bakiye 7.735,43 TL TL harcın davalılar … … ile … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen den tahsiline, Hazine’ye gelir kaydına, ( davalı … Sigorta A.Ş nin 7.188,95 TL den sorumlu olması kaydı ile )
Davacı tarafından yatırılan 582,43 TL peşin harç ile, 25,20 TL başvurma harcının davalılar … … ile … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 580,00 TL bilirkişi ücreti, 212,00 TL ATK fatura masrafı, 229,60 TL tebligat masrafları olmak üzere toplam 1.021,60 TL yargılama giderlerininden davada kabul ve ret oranlar nazara alınarak hesaplandığında 729,50 TL yargılama giderlerlerinin davalılar … … ile … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, diğer davalılar … Büyükşehir Belediyesi ile …Ltd.Şti. hakkında yapılan 229,50 TL tebligat masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
Davanın Maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 11.851,32 TL TL vekalet ücretinin davalılar … … ile … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen den alınarak davacıya verilmesine,
Davanın Manevi Tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı … … den alınarak davacıya verilmesine,
Maddi tazminat yönünden reddedilen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … … ile … Sigorta A.Ş ye verilmesine,
Manevi Tazminat yönünden reddedilen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … …’e verilmesine,
Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair,Davacı asil ve vekili Av. … ile İhbar edilen şirket iş ortaklığı ve … ve vekili Av…., Büyükşehir Belediye vekili Av. …’ın yüzlerine karşı, davalı … Sigorta Şirketinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 17/01/2018

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

İşbu evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.