Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/696 E. 2021/907 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/12/2020
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 01/04/2021
KARARIN YAZIM TARİHİ : 08/04/2021

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı, futbolcu temsilcisi olduğunu, davalı … ile arasında…. isimli futbolcu temsilciliğine ilişkin sözleşme imzalandığını, bu sözleşme gereğince hak kazandığı 15/09/2015 vade tarihli “50.000€” ve 15/09/2016 tarihli “50.000€” değerindeki alacağının ödenmediğini, alacağının tahsili için başlatmış olduğu icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, takibine vaki itirazın iptaline, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, “davanın taraflarından davacının, vergi dairesi başkanlığında veya ticaret sicilinde kayıtlı herhangi bir ticari işletmesinin bulunmadığı gibi tacir de olmadığı, bu açıdan davanın ticari bir dava olmadığı, davaya genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği” belirtilerek, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş; karara karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı, itirazın iptali davalarında davanın, icra takibine itirazın tebliğinden itibaren bir sene içerisinde açılması gerektiğini, icra takibinin 28/08/2018 tarihinde başlatıldığını, davanın ise 25/09/2020 tarihinde açıldığını, kanundaki hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın simsarlık sözleşmesinden kaynaklandığını, bu yüzden davaya bakmakla görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, menajer olan davacı ile davalı kulüp arasındaki sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Gerek istinaf sebebi yapılan ve gerekse HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni nedeniyle resen dikkate alınması gereken hususların incelenmesinde;
Mahkemece, davada genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek verilen görevsizlik kararına karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Somut olayda, tarafların sıfatına ve davanın niteliğine göre mutlak ya da nispi bir ticari davanın bulunmadığı, dolayısıyla davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar mahkemece, davada görevli mahkemenin, genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilmişse de, 7036 sayılı Yasa’nın göreve ilişkin 5/1/a maddesinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 2. kısmının altıncı bölümünde düzenlenen, hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarında görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Yine 7036 sayılı Yasa’nın 38. maddesinde de, yasanın görevi düzenleyen 5. maddesinin yayın tarihinden itibaren yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
O halde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmının altıncı bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işverenler arasındaki iş ilişkisinden doğan uyuşmazlıklarda, 7036 sayılı Yasa’nın 5/1/a ve 38. maddeleri gereğince 25/10/2017 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme iş mahkemeleridir.
Somut olaya bakıldığında; davacının, menajer, davalının … olduğu, taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunduğu, davacının, ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek tahsili istemiyle dava açtığı, 7036 sayılı Yasa’nın 25/10/2017 tarihinde yürürlüğe girdiği, eldeki davanın ise 25/09/2020 tarihinde açıldığı dikkate alındığında, davada görevli mahkeme İş Mahkemesidir. O halde mahkemenin, davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu yönündeki kabulü isabetli değildir.
Açıklanan tüm bu nedenlerle, somut uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme İş Mahkemesi olduğundan, 6100 sayılı HMK’nın 353/1/a/3. maddesi gereğince, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın İş Mahkemesinde görülmesi için dosyanın mahalline gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın niteliğine göre görevli mahkeme “İş Mahkemesi” olduğu halde, mahkemece görevli mahkemenin “Asliye Hukuk Mahkemesi” olarak belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup, HMK’nın 353/1/a/3. maddesi gereğince, Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/12/2020 tarihli,…. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Gereğinin yapılması için dosyanın mahkemesine İADESİNE,
3-Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde davalıya iadesine,
4-İstinaf kararının yerel mahkemece taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 01/04/2021 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
E-İmzalı E-İmzalı E-İmzalı E-İmzalı