Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2823 E. 2023/2171 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2823 Esas – 2023/2171 Karar

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
(2. HEYET)
DOSYA NO : 2021/2823
KARAR NO : 2023/2171

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2021
NUMARASI : 2014/452 ESAS – 2021/479 KARAR
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/07/2023

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kalorifer yakıt satım sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece “… Bölge Müdürlüğü ve bağlı yurt müdürlüklerine 2008 ve 2009 yılları içerisinde muhtelif tarihlerde sahte belge ile usulsüz ve sözleşme koşullarına uymayan stardart dışı yakıt teslimatlarından dolayı 4.024.152,34 TL talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile, toplam 1.364.332,95 TL’nin 16/09/2010 dava tarihinden itibaren ticarî faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 13/02/2008 – 19/03/2008 tarihleri arasında Kırklareli yurduna teslim edilen yakıtların 2. ve 3. numunelerinin analiz raporlarıyla yakıtın standarta aykırı olması sebebiyle 54.775,32 TL talebi yönünden davanın reddine, yakıt numunelerinden … ve …’ta yaptırılan numune analizlerinin uygun çıkmaması nedeniyle bozuk olduğu kesinlik kazanan toplam 30 teslimat karşılığı 2008 ve 2009 yıllarında muhtelif tarihlerde ödenmiş yakıt bedelleri olan 792.932,11 TL talebi yönünden dava konusu edilen bu kaleme ilişkin alacağın (1) nolu bent içerisindeki toplam alacak içerisinde yer aldığı belirlendiğinden ayrıca hüküm kurulmasına yer olmadığına, 24/09/2009 tarihinde Kırklareli yurduna sahte sevk irsaliyesi ile teslim edilen fakat 2. ve 3. analizleri bozuk olan yakıtla ilgili 29.659,78 TL talebi yönünden davanın reddine, sözleşmenin 42.1 maddesinin (b) bendi gereğince teminatın irad kaydedilmesi gerekeceği görüşünden hareketle iade edilmiş olan 2008 yılına ait teminat olan 171.069,60 TL talebi yönünden davanın kabulü ile, 171.069,60 TL’nin 16/09/2010 dava tarihinden itibaren işleyecek ticarî faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” dair verilen karara karşı davacı tarafından, davalının teslimatlarının ayıplı mal teslimatı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, teslim edilen yakıtın misli ve benzer olmayıp davalı tarafından kararlaştırılandan başka bir mal teslim edildiği, davada ayıplı mal tesliminden değil aliud tesliminin söz konusu olduğu ve buna ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği, soruşturma raporunun ve sözleşme hükümlerinin davanın haklılığını ortaya koyduğu, davalı tarafından sözleşmeye aykırı davranıldığı, sözleşmenin 39.1 maddesi gereğince yüklenicinin sözleşme ve şartnamelere uymayan eksik ve kusurlu olduğu tespit edilen malları idarenin talimatı ile belirlenen süre içerisinde bedelsiz olarak değiştirmek veya düzeltmek zorunda olduğu, sözleşmenin 50/3 maddesinde teknik şartnamenin 5-c maddesinde yakıtın uygun olmadığı anlaşıldığı taktirde yakıt bedelinin ödenmeyeceği, yüklenicinin herhangi bir hak talebinde bulunamayacağı, bozuk ürün yerine teslim edilen ürün bedelinin ödenmeyeceği, 54.775,32 TL’lik talebi yönünden 1 numaralı numune analizine konu teslimin uygun bulunmadığı hususunun kanıtlanmadığı gerekçesinin hukuka aykırı olduğu, soruşturma raporunda ve eklerinde bu teslimatlara ait yakıtların 2. ve 3. numunelerinin analiz raporları ile standarda uygun olmadığının tespit edildiği, 792.932,11 TL’lik talebi yönünden bu kaleme ilişkin alacağın 1 numaralı bent içerisindeki toplam alacak içerisinde yer aldığının belirlendiği gerekçesiyle hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, alacağın kaynağının teknik şartnamenin 5-c ve 2019 yılı sözleşmesinin 3. maddesine dayandığı, yüklenici firmanın aynı miktarda yakıtı bedelsiz olarak teslim etme yükümlülüğü bulunduğundan 29.659,78 TL’nin ödenmediği, davalının bu bedel kadar yakıt borcunun olduğu, bu kalemin reddinin de hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Gerek istinaf sebebi yapılan ve gerekse HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni nedeniyle resen dikkate alınması gereken hususların incelenmesinde;
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli, denetime ve somut olayın özelliklerine uygun olması, yapılan inceleme ve varılan sonuçların taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ile eki şartname hükümlerine, analiz sonuçları ile sunulan delillere dayalı bulunması ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 12/07/2023 tarihinde karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip