Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2023/743 E. 2023/1007 K. 05.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/01/2023
NUMARASI :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 05/07/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 05/07/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 03/01/2021 tarihinde müvekkili ile dava dışı … asıllı sürücünün karıştığı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, kalıcı maluliyetinin meydana geldiğini, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyet veren aracın ZMMS sigortası bulunmadığını, bu nedenle davalı … hesabının zarardan sorumlu olduğunu, ayrıca hurdaya ayrılan araçların trafikte yer almamaları hususunun Emniyet Genel Müdürlüğü’nün denetiminde olduğunu, dolayısıyla …’nın da zarardan sorumlu olduğunu iddia ederek şimdilik 10.000,00 TL sürekli işgöremezlik, 100,00 TL geçici işgöremezlik, 100,00 TL geçici bakıcı gideri tazminatının kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Hesabı vekili cevap dilekçesinde; Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 39/c maddesi uyarınca hurdaya ayrılmış araçlar için ZMMS zorunluluğu bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin zarardan sorumluluğu bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkilinin zarardan sigortasız aracın kusuru ve gerçek zarar ile sorumlu olduğunu, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderlerinin teminat kapsamında kalmadığını, zararın kusurlu sürücü ve işletene rücu edilebileceğini, faiz talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın davalı ile … aleyhine açıldığı, eldeki davanın mahkemenin 2022/525 Esas sayılı dosyasından tefrik edildiği, davacı yanın, hurdaya ayrılan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığından kaza nedeni ile meydana gelen zararın davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiği iddiası ile eldeki davayı açtığı, aracın tescil kayıtlarının celbedildiği, kaza tarihinden önce aracın sahibinin başvurusu ile hurdaya ayırma işleminin yapıldığı ve hurdaya ayrılan araçların yeniden tescil edilemeyeceğinin bildirildiği 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 21/1. maddesinde “tescil edilen araçlar, tescil belgesi ve tescil plakası alınmadan karayollarına çıkarılamaz” düzenlemesine; aynı Kanun’un 23/2. maddesinde ise “araç tescil belgesini araçta bulundurmayan veya tescil plakasını monte edilmesi gereken yerin dışında farklı bir yere takan sürücülere 92 Türk Lirası idari para cezası verilir. Araç bilgileri doğrulanıncaya ve plaka uygun yere takılıncaya kadar araç trafikten men edilir” düzenlemesine yer verildiği, diğer taraftan; … Hesabı’na başvurulabilecek halleri düzenleyen 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2-b maddesi ve … Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi gereği, … Hesabı’nın sorumluluğu için, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu bulunduğu halde bu sigortası yapılmamış olan bir aracın 3. kişinin zararına sebep olması gerektiği, zorunlu olan trafik sigortasının yaptırılması bakımından da her şeyden önce, sigortası yapılacak aracın kanun kapsamında kalan tescilli bir araç olması gerektiği, aracın kullanılamaz (hurda) hale gelmesinden kaynaklanan bir trafikten çekme durumu bulunduğu ve hurda belgeli araçların yeniden trafiğe tescil edilemeyeceği anlaşıldığından davalının taraf sıfatı bulunmadığı (Yargıtay 4. HD 2022/3115 esas 2022/7521 karar, 2021/21213 esas 2022/4243 karar sayılı ilamları) gerekçesiyle “davalı … hesabı aleyhine açılan davanın usulden reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; usulden ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kazaya karışan aracın sahibinin talebi doğrultusunda trafikten çekildiğini, Yargıtay’ın verdiği son tarihli kararlarda hurdaya ayrılma halinde aracın tekrar taleple hurda halinden çıkarılarak trafiğe katılıp, yine aracın kullanılabilir vaziyette trafikte olması halinde aracın trafik tescilinin yeniden mümkün olduğuna ve bu kapsamda davalının sorumlu olduğuna karar verildiğini, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/2460 E.-2021/1477 K. Sayılı ve 24.05.2021 tarihli kararında; “…Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; zarara neden olan motosikletin trafikten çekme belgeli olduğu, bu aracın ZMSS poliçesi yaptırma zorunluluğu bulunmadığı için de davalının zarardan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karara ilişkin olarak, …Zarara sebep olduğu iddia edilen 37 KH 612 plakalı aracın tescil bilgilerinin temini için yazılan yazı üzerine, Tosya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 22.01.2020 tarihli cevabında; 02.02.2017 tarihinde araç maliki … müracaatı ve aracını trafikten çekmek istediğine dair talebi üzerine aracın trafikten çekilmesine karar verilip aynı tarihli trafikten çekme belgesinin düzenlendiğinin bildirildiğini, aracın trafikten çekilme nedeninin tamamen araç malikinin talebi olup, aracın bir daha kullanılamaz hale gelmesi (hurdaya çıkması) gibi bir nedenle çekme belgesi düzenlenmediği; çekme belgesi tarihi (02.02.2017) ile davaya konu kaza tarihi (10.02.2017) arasında bir haftalık sürenin bulunduğu, anılan cevabi yazıdan ve dosya kapsamından anlaşıldığı, aracın kullanılamaz (hurda) hale gelmesinden kaynaklanan bir trafikten çekme durumu bulunmadığı ve çalışır vaziyette olan aracın davaya konu kazayı yaptığı; çalışır vaziyette olan ve kazadan 1 hafta öncesine kadar da tescilli olan aracın araç malikinin talebi üzerine her zaman yeniden tescilinin mümkün olduğu dikkate alınarak, davalının zarardan sorumlu olduğunun kabulü ile yargılamaya devam edilip karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir…” denildiğini, belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde,
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
… Hesabına başvurulabilecek halleri düzenleyen 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2-b maddesi ve … Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi gereği, … Hesabının sorumluluğu için, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu bulunduğu halde, bu sigortası yapılmamış olan bir aracın, 3. kişinin zararına sebep olması gerekmektedir. Zorunlu olan trafik sigortasının yaptırılması bakımından da her şeyden önce, sigortası yapılacak aracın kanun kapsamında kalan tescilli bir araç olması gereklidir.
Dosyadaki yazılara, kanuni gerektirici sebeplere çekme belgeli araç ile hurdaya ayrılan aracın aynı kavramı ifade etmemesine, somut olayda, dosyaya ibraz edilen bilgi ve belgelerde aracın hurdaya ayrılması işleminin yapıldığının ve hurdaya ayrılan aracın yeniden tescil edilemeyeceğinin, davacı vekili tarafından ibraz edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24/05/2021 tarih ve 2021/2460 Esas, 2021/1477 Karar sayılı ilamına konu olayda ise, aracın trafikten çekme belgeli araç olduğunun ve emsal nitelikte bulunmadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf kanun yoluna müracaat eden davacı tarafından yapılan istinaf masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından artan kısım varsa karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Kararın taraflara HMK’nın 359/4 maddesi gereğince usulüne uygun şekilde tebliğine,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 HAFTA İÇERİSİNDE TEMYİZ YOLU açık olmak üzere 05/07/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.