Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2023/716 E. 2023/913 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2022
NUMARASI

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 14/06/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/07/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 26.08.2018 tarihinde sürücü …’ın, sevk ve idaresindeki araçla seyri sırasında yaya …’a çarpması neticesinde ölümlü trafik kazası gerçekleştiğini, vefat eden …’un geride davacı oğlu … ve davacı eşi …’un kaldığını, kazadan sonra müteveffa …’un desteğinden yoksun kalan eşi ve çocuğu adına davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından davacı …’a 96.455,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödemesi yapıldığını, ödemenin yetersiz olduğunu, davacı … yönünden, müteveffa …’un oğlu olan …’un evlenerek ailesinin yanından ayrıldığını ancak inşaatlarda yine babasıyla beraber çalışmakta olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davacı … için 10,00 TL, davacı … için 10,00 TL maddi tazminatın 26/08/2018 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, dosyaya sunulu bulunan ibranamenin 30/05/2019 tarihli olduğu ve imzalı olduğu, ibranameye konu tazminatın davacılara ödendiği, ibranamenin iptali yönünde verilmiş bir mahkeme kararının bulunmadığı, dava tarihi olan 01/02/2022 tarihi itibariyle, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesinde belirtilen 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın HMK madde 114/2 ve 115/2 uyarınca usulden reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; davanın, ibranamenin usulüne uygun düzenlenmiş bir ibraname olmaması nedeniyle makbuz hükmünde olmasına dayalı bir tazminat davası olduğunu, mahkemece işin esasına girilmeden davanın reddedilmesinin yerinde olmadığını, ibranamenin geçerli olup olmadığının denetlenmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatı gözetilerek ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasına bağlı ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 26.08.2018 tarihinde sürücü …’ın, sevk ve idaresindeki araçla seyri sırasında, seyrine göre sağından taşıt yoluna girerek karşıdan karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması neticesi meydana gelen kazada yayanın ve sürücünün kural ihlali olduğunun belirlendiği, Ankara Batı 7.ASCM’nin 2018/834 Esas nolu dosyasında yapılan yargılamada sanık …’ın üzerine atılı taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği, anılan dosyada hükme esas alınan Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 02/05/2019 tarihli raporu uyarınca, kazanın meydana gelmesinde sanık sürücü …’ın ve yaya …’un eşit düzeyde kusurlu olduğunun belirlendiği, kazaya karışan aracın kaza tarihini kapsar şekilde ZMM sigorta poliçesinin davalı şirket tarafından düzenlendiği, poliçe teminat limitinin vefat ve sakatlık kişi başına 360.000,00 TL olduğu, davacıların davadan önce davalı sigorta şirketine başvurduğu, başvurunun 22/03/2019 tarihinde davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği, 30/05/2019 tarihli ibranamede davacılar ile davalı sigorta şirketinin 96.455,00 TL yönünden sulhen mutabakata vardıkları, maddi tazminat talepleri için davalı sigorta şirketi yönünden feragat edildiği, belgenin ihtirazi kayıt konulmaksızın davacılar vekili tarafından imzalandığı, 96.455,00 TL’nin … Bankası’na ait 18/06/2019 tarihli dekonttan anlaşıldığı üzere davacılar vekiline ödendiği, mahkemece, dosyaya sunulmuş olan ibranamenin 30/05/2019 tarihli olduğu, ibranameye konu tazminatın davacılara ödendiği, ibranamenin iptali yönünde verilmiş bir mahkeme kararının bulunmadığı, dava tarihi olan 01/02/2022 tarihi itibariyle 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 111.maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre, hak düşürücü süre olup mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir.
Dosya kapsamında yer alan ibranamenin düzenleme tarihinin 30/05/2019 olduğu, ibranameye konu tazminatın davacılara ödendiği, ibranamenin iptali yönünde verilmiş bir mahkeme kararının bulunmadığı, dava tarihi olan 01/02/2022 tarihi itibariyle 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu anlaşılmakla mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle usul ve yasaya uygun olarak verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar tarafından karar adli yardım talepli olarak istinaf edildiğinden, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 179,90 TL istinaf karar harcının HMK’nın 339. maddesi gereğince davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından karar adli yardım talepli olarak istinaf edildiğinden ve suç üstü ödeneğinden karşılanan tebligat ve posta giderleri toplamı 129,00 TL istinaf yargılama giderinin HMK’nın 339. maddesi gereğince davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacılar tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
5-Kararın taraflara HMK’nın 359/4 maddesi gereğince usulüne uygun şekilde tebliğine,
Duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 HAFTA İÇERİSİNDE TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 14/06/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.