Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2023/627 E. 2023/1005 K. 05.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/03/2020
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 05/07/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 05/07/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … … A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 11/11/2014 tarihinde müteveffa …’nın sevk ve idaresindeki …. plakalı kamyonun ….. istikametine seyir halinde iken Nizip otoban yoluna geldiğinde önünde aynı yönde seyir halinde olan … plakalı kamyonet ile çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında …’nın hayatını kaybettiğini, müvekkillerinin kaza tarihinden itibaren müteveffanın maddi ve manevi desteklerinden yoksun kaldığını, müteveffanın kullandığı …. plakalı aracın davalı … şirketi tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, müteveffanın kazadan önce kamyon şoförü olarak çalıştığını ve aylık ücretinin 3.000,00.-TL olduğunu, müvekkillerin zararından davalı … şirketinin poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; her bir müvekkili için ayrı ayrı 500,00-TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; dava konusu trafik kazasına karışan ….. plakalı aracın müvekkili şirket tarafından Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, eldeki davaya konu kazanın 2014 tarihinde gerçekleştiğini, 2014 tarihi itibariyle ZMMS poliçesi kişi başı teminat limitinin 268.000,00-TL olduğunu, müvekkili şirketin müteveffa …’nın vefatı sebebiyle poliçe limitinin tamamını ödediğini, …’nın desteğinden yoksun kaldığını iddia eden … ve … … müvekkili şirket aleyhine Diyarbakır 5.AHM’nin 2015/84 E. sayılı dosyasıyla tazminat davası ikame edildiğini, mahkemece yapılan yargılama neticesinde, müvekkili şirket aleyhine 268.000 TL tazminata hükmedildiğini, müvekkili şirketin iş bu kararın Diyarbakır 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/1985 E. sayılı dosyasına konu edilmesi sebebi ile icra dosyasına 14.03.2017 tarihinde ferileriyle birlikte 378.201,50-TL ödeme yaptığını, yapılan ödeme ile müvekkili şirketin poliçe limitinin tamamını ödediğini, bu nedenle de başkaca sorumluluğu kalmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, somut olayda; davacıların desteğinin sürücüsü olduğu ve dava konusu kazayı yapan … plakalı kamyon için, davalı … şirketi tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk … poliçesi düzenlendiği, poliçeye göre ölüm halinde kişi başına teminat limitinin 268.000 TL olduğu, kazada ölen davacı desteği …’nın hak sahibi olan tüm yakınlarının talep edebileceği tazminatlardan, davalı sigortacının bu limitle sınırlı olarak sorumlu olacağı, destek …’nın eşi, iki çocuğu, anne ve babasının sağ olduğunun anlaşıldığı, Diyarbakır 5.AHM’nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 2015/84 E. sayılı dosyası incelendiğinde; destek …’nın ölümünden dolayı eşi ve iki çocuğu tarafından, davalı … şirketine karşı destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilerek, davalı … şirketinin limitinin tüketildiği, eldeki dosyada ise, desteğin anne ve babası tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, Diyarbakır 5.AHM’nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 2015/84 E. sayılı dosyasında karar tarihinin 07/02/2017 olup, iş bu kararın davalı … şirketine 29/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği, yasal iki haftalık yasa yoluna başvuru süresi içerisinde, henüz karar tebliğ edilmeden, iş bu dosyanın davacıları … … ve … … tarafından davalı … şirketine 13/03/2017 tarihinde ön başvuru yapıldığı, buna rağmen 14/03/2017 tarihinde Diyarbakır 5.AHM’nin dosyasının taraflarına ödeme yaptığı, yasa yoluna başvurmadıkları için kararın kesinleştiği; … şirketinin iş bu davanın taraflarının başvuruda bulunduklarını bildiği halde, diğer dosyada yasa yoluna başvurmayarak, limitin tamamının ödenmesinde kusuru bulunduğundan, iyiniyetli ödeme hali olduğu ve sorumluluktan kurtulduğunun kabul edilemeyeceği, limitini bu suretle tüketen davalı sigortacının, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 96/2 maddesi gereğince, davacılara karşı da sorumluluktan kurtulabilmesi için öngörülen “başka tazminat taleplerinin olduğunu bilmeme” ve “iyiniyetle ödeme yapma” şeklindeki şartları sağlayamadığı, basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü altında olduğu halde, mahkeme kararına dayalı olarak ödeme yaparken garameten paylaştırma ile ödeme yapma konusunda üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyen davalının kusurlu eylemi nedeniyle, hak sahibi davacıların tazminat alacaklarını azaltamayacağı, dosya kapsamına iki ayrı aktüerya uzmanı bilirkişiden, garameten ödeme ilkesi gözetilerek hesaplama yapılması amacı rapor alınmış olup, yargılama sürecinde asgari ücretin değişeceği gözönüne alınmadan, destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı gözetilmeden kusur değerlendirmesi yapan ve müteveffanın gelirinin net 2.000,00 TL kabul edildiği, sonraki dönemlerde gelirlerin tespiti için bulunan katsayının, 2014 yılı AGİ dahil net asgari ücrete oranlanarak bulunduğu 18/09/2019 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmaya elverişli görülmediğinden, farklı bir aktüerya uzmanından rapor alındığı, dosya kapsamına alınan 19/01/2020 tarihli rapor ile, önceki raporda görülen eksikliklerin giderildiği, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan eski genel şartlara göre hesaplama yapıldığı davanın kısmen kabulüne, davacı … … için 30.671,23 TL, davacı … … için 37.117,93 TL olmak üzere toplam 67.789,16 TL destekten yoksun kalma tazminatının 24/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … … A.Ş. istinaf dilekçesinde; poliçe teminat limitinin iyiniyet çerçevesinde mahkeme kararına istinaden ödendiğini, yerel mahkeme kararında müvekkil Şirketin iyi niyet çerçevesinde ödeme yapmadığı gerekçe gösterilerek eldeki davanın kabulüne karar verildiğini, Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/84 E. sayılı dava dosyasının 30.01.2015 tarihinde ikame edildiğini ve 07.02.2017 tarihinde karara çıktığını, müvekkil şirketin yargılama bitinceye ve karar verilinceye kadar davacı tarafın varlığından haberdar olmadığını, Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/84 E. sayılı dava dosyasından yapılan yargılamada da davacı tarafın varlığının sorgulanmadığını, müvekkil Şirketin kurulan hükme istinaden ödemede bulunduğunu, her ne kadar Yerel Mahkeme kararında müvekkil Şirketin Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/84 E. sayılı dava dosyasına konu kararı istinaf etme hakkının bulunduğu ancak bu yönde bir tercihini kullanmadığı gerekçe gösterilmekteyse de işbu beklentinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile bağdaşmadığını, bir kararın istinaf edilmesinin ek yargılama yükü getirdiğini, 2014 tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle üç yıl hiçbir işlemde bulunmayan davacı tarafın, bu davranışı ile iyi niyetli sayılmasının ancak istinaf yoluna başvurmadığı gerekçesiyle davalı şirketin iyiniyetli olmadığının kabul edilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte garameten hesaplamanın hatalı yapıldığını, destek …’nın evli ve 8 çocuk babası olduğunun anlaşıldığını, bu durumda anne, baba ve müteveffayı eklendiğinde elde edilen gelirin 12 kişiye bölünmüş olacağını, bilirkişi raporunda anne için 30.671,23-TL ve baba için 37.117,93-TL olmak üzere 67.789,16-TL’nin hesap edildiğini, kazanın meydana geldiği 2014 tarihi itibariyle trafik … poliçesinin kişi başı teminat limiti 268.000,00-TL olduğunu, bilirkişi raporu esas alındığında anne ve baba için hesap edilen tazminat miktarının teminat limitinin %25’ini oluşturduğunu, sekiz çocuğu olan bir kişinin maaşının %25’ini anne ve babaya ayıracağına ilişkin bir hesaplamanın hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacağını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı tarafın istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dairemizce incelenmesine gerek görülen başvuruya ilişkin belgeler ve hasar dosyasının temini için dosya geri çevrilmiş, geri çevirme kararı sonrasında davalı … şirketi davadan önce kendilerine başvurulmadığını, başvuru evrakının bulunmadığını belirtmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 14/04/2016 tarih ve 6704 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 97. maddesine göre; “zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili … kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. … kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içerisinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir. Söz konusu madde ile … şirketi hakkında dava açmadan önce Zorunlu Mali Sorumluluk … şirketine başvuru yapılması dava şartı haline getirilmiştir. Yasal düzenlenme 26/04/2016 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdiğinden, bu tarihten sonra açılan davalarda uygulanır. Yasa’nın 97. maddesinin uygulanması açısından, Yargıtay 17. H.D’nin 11.12.2018 tarih 2018/4932 E., 2018/12056 K. sayılı kararında, düzenlenmenin HMK’nın 115/2 maddesi kapsamında yargılama sırasında tamamlanabilir dava şartı olduğu kabul edildiğinden, başvuru yapılmadan dava açılmış olması halinde mahkemece öncelikle noksanlığının giderilmesi için davacıya kesin süre verilmeli, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddetmeli, verilen süre içerisinde eksikliğin giderilmesi halinde ise yargılamaya devam edilerek, davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Davacılar tarafından, istinafa konu dava 06/04/2017 tarihinde açılmıştır. Davacılar tarafından başvuru yapıldığına dair alındı belgeleri sunulmuştur. Mahkemece, başvuru evrakının davalı şirkete ulaşıp ulaşmadığı araştırılarak, başvuruda bulunulmamış ise HMK’nın 115/2 maddesi gereğince, davacılara davalı … şirketine müracaat etmesi hususunda kesin süre verilerek tamamlanabilecek dava şartı eksikliğinin tamamlanması için imkan sağlandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, dava şartı eksikliği incelenmeden davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu itibarla, davalı … … A.Ş. vekilinin dava şartının eksik olduğundan bahisle bulunduğu istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, hükmün davalı … şirketi tarafından istinaf edilmiş olması nedeniyle davalının usulü hakları korunarak davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine, sair itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 06/03/2020 tarihli, 2017/256 Esas – 2020/169 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-4. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Kararın kaldırılma sebebine göre davalı … şirketi vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalı … şirketi tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde davalıya iadesine,
3-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İİK’nın 36. maddesi gereğince, Ankara 14. İcra Dairesi’nin 2020/4354 Esas sayılı dosyasına yatırılan 140.000,00 TLtutarlı teminat mektubunun yatırana iadesine,
6-Karar tebliği ile harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 05/07/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.