Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/819 E. 2023/560 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi Esas-Karar No: 2022/819 – 2023/560
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/819
KARAR NO : 2023/560

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2021
NUMARASI : 2017/266 Esas 2021/156 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/04/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili ve davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde, 09/02/2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın Ankara Mamak’ta seyri sırasında Şükrü Karabektaş sevk ve idaresindeki … plakalı araca arkadan çarptığını, … plakalı dolmuşta yolcu olan …’ın ağır yaralanıp omuriliğinin kırıldığını, geçici ve sürekli iş göremez halde kaldığını, … plakalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun olmadığının belirlendiğini, bu nedenle yolcu olarak bulunduğu araç sigortacısı … Sigorta nezdinde ZMMS poliçesiyle sigortalı aracın kusurundan kaynaklı şimdilik sürekli iş göremezlik zararı 100,00 TL ile geçici iş göremezlik zararı için 50,00TL ve bakıcı gideri kapsamında 50,00 TL’nin 04/04/2017 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 05/03/2020 tarihli bedel artırım dilekçesi ile geçici iş göremezlik zararını 24.188,67 TL, sürekli iş göremezlik zararını 231.897,54 TL olarak artırmış, 05/02/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile bu kez değişen asgari ücret koşulları kapsamında alınan bilirkişi raporuna göre fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 280.341,22 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 304.579,83 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, iddiaların tamamen yersiz olduğunu, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, bakıcı gideri zararı yönünden bakım gideri karşılanan davacının ayrıca bir bakıcı gideri zararı tahsilinin talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu gibi bu miktarın da SGK tarafından karşılanması gerektiğini, diğer yönden … plakalı aracın ZMMS kapsamında müvekkili nezdinde sigortalı bulunduğunu, bu sorumluluğun poliçe meblağı ile sınırlı olup kusur tespiti ile maluliyet oranı ve illiyet bağının kanıtlanması gerekip, sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı yönünden uzman aktüer raporunun alınmasının zorunlu bulunduğunu, avans faizi talebinin yerinde olmadığını , ilgili ceza dosyasının bu dosyaya getirtilmesini ve incelenmesini isteyerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; ceza dosyasında alınan raporun dosya kapsamına uyumlu olması nedeniyle yeniden kusur raporu alınmasına gerek görülmeyerek ceza dosyasında alınan ATK Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre davaya konu kazaya davalı şirkete ZMMS ile sigortalı ve davacının içinde yolcu olarak bulunduğu minibüs şoförünün tam kusurlu olarak neden olduğu, olayda davacının Hacettepe Üni. Adli Tıp ABD tarafından düzenlenen 04/09/2019 tarihli ve Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği kapsamında düzenlenen rapora göre %54 malul kalacak ve 18 ay süre ile iş göremez durumda olacak şekilde yaralandığı, alınan aktüer raporuna göre davacının 24.188,67 TL geçici iş göremezlik, 280.341,22 TL sürekli iş göremezlik zararının olduğu ancak davacının bindiği ve hizmet veren dolmuş tarzı araçta önden ve arkadan gelen darbelere veya ani manevralara uyarlı kendisinin emniyetli bir duruşa hazırlaması gerekirken omurilik kırılması yaşayacak biçimde savrulmaya maruz bırakacak fırlamanın gerçekleştiği dosya kapsamından anlaşıldığından davacının emniyet kemeri tedbiri almadığı, böylece %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği, bakıcı giderinin ispatlanamadığı anlaşıldığından yapılan ıslah kapsamında davanın kısmen kabulü ile bakıcı gideri tazminatı isteğinin reddine, 19.350,94 TL geçici işgöremezlik zararı ve 224.232,97 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 243.583,91 TL maddi tazminatın 04/04/2017 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece emniyet kemeri takılmaması nedeniyle müterafık kusur indirimi yapılmasının doğru olmadığını, çünkü dolmuşlarda emniyet kemerinin bulunmadığını, kaldı ki kaza tutanağında emniyet kemeri bölümünün “ belirsiz” olarak tespit edildiğini, ceza dosyasında ve soruşturma aşamasında alınan raporlarda kendisine kusur verilmediğini, hükme esas alınan 18/02/2020 tarihli hesap raporunda 1,8 teknik faiz kullanılarak hesap yapılmasının doğru olmadığını, Yargıtay kararlarına göre TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant‘a göre hesap yapılması gerektiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Hacettepe Üniversitesi maluliyet raporunu kabul etmediklerini, raporun haricen denetime gönderilerek medikal görüş alınarak rapora itiraz ettiklerini, buna göre maluliyet oranın en az %20 fazla hesaplandığını, yine maluliyet tespiti yanlış olduğu için aktüer hesaplarının da yanlış olduğunu, AYM iptal kararı kapsamında yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini, buna göre Çalışma Gücü… Yönetmeliği veya Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alınarak İstanbul Adli Tıp Kurumundan yeniden maluliyet raporu alınması gerektiğini belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, kamu düzenine aykırılıklar resen gözetilerek, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Dosya kapsamından; davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı yolcu minibüsünün %100 kusurlu olarak neden olduğu trafik kazası sonucunda, minibüsün içinde yolcu olan davacının %54 malul kalacak, 18 ayda iyileşecek şekilde yaralandığı, mahkemece hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihindeki yönetmelik kapsamında tüm tedavi evrakları incelenerek düzenlenmesi nedeniyle usul ve yasaya uygun olduğu, yargılama sırasında hesap raporuna hesap yöntemi yönünden itiraz edilmemesi ve davacı vekili tarafından da rapor doğrultusunda karar verilmesinin talep edilmesi nedeniyle hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, tarafların bu yönlere ilişkin istinaflarına itibar edilmemiştir.
Ancak; davacının içinde yolcu olarak bulunduğu şehir içi yolcu taşımasında kullanılan minibüste davacının da belirttiği üzere emniyet kemerinin bulunmadığı ve ancak bu eksiklik nedeniyle davacı yolcunun sorumlu tutulması ve tazminattan müterafık kusur indirimi yapılması doğru görülmemiş, davacı vekilinin buna yönelik istinafının kabulü gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve müterafık kusur indirimi yapılmadan tazminat miktarının düzeltilmesine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
II-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 09/03/2021 tarihli 2017/266 Esas 2021/156 Karar sayılı kararın KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
Islah edilen davanın kısmen kabulü ile;
1-Bakıcı gideri tazminatı isteğinin reddine,
2-24.188,67TL geçici işgöremezlik zararı ve 280.341,22TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 304.529,89TL maddi tazminatın 04/04/2017 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 20.802,44TL harçtan peşin alınan 31,40 TL ile ıslah sırasında alınan 874,15 TL toplamının indirilmesiyle 19.896,89TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan 2.579,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranında hesaplanan 2.579,00 TL’si ile 800,00 TL Adli Tıp masrafı ve 936,15 TL harç masrafı toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 45.634,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Sarfedilmeyen avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN
1- a-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde istinaf eden davalılara iadesine,
b- Davalıdan alınması gereken 20.802,44-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 4.159,80-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.642,64-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-a-İstinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
b-İstinaf eden davacı tarafından yapılan 162,10-TL başvurma harcı ve 38,5-TL olmak üzere toplam 200,6-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Kararın taraflara HMK’nın 359/4 maddesi gereğince usulüne uygun şekilde tebliğine,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 12/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.