Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/815 E. 2023/556 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/815
KARAR NO : 2023/556

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/12/2020
NUMARASI : 2018/842 Esas 2020/705 Karar

DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
3-… – …
VEKİLLERİ : Av. … – E. Tebligat
Av. … E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat

DAVALI : 1 -… – …
VEKİLİ : Av. … – E. Tebligat

DAVALI :
VEKİLLERİ : Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat

DAVALI : 3 -…
VEKİLLERİ : Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat
Av. … – E. Tebligat

MÜTEVEFFA : … – … – …

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 19/04/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ile davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 29/08/2017 günü Afyonkarahisar Sandıklı ilçesinde …’ın sevk ve idaresindeki kamyonetin aşırı sürati sonucu aynı güzergahta seyreden davacı …’in sevk ve idaresindeki araca arkadan çarpmasının şiddeti ile …’in de önünde bulunan araca çarpması sonucu, davacı …’in eşi, davacı …’in babası, davacı …’nin kayınpederi …’in hayatını kaybettiğini, davacı …’in de ağır şekilde yaralandığını, … plaka sayılı aracın malikinin … … Ltd. Şti. olduğunu ve kiralanmak suretiyle davalı … … A.Ş.’nin işletimine bırakıldığını, … plaka sayılı aracın asli ve tam kusurlu olduğunu, müteveffa …’nın vefatı nedeniyle davacıların, müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı … şirketine yapılan başvuru neticesinde şirket tarafından davacıya 74.405,38 TL ödeme yapıldığını, bu ödemenin mahsubu ile davacı … için şimdilik 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, kaza sonrası araç çekici ücreti 250,00 TL ve hastane oda masrafı 300,00 TL’nin sigorta dışındaki tüm davalılardan tahsiline, davacı … için kaza öncesi ve sonrası yaptığı konaklama masrafları için 810,00 TL, araç kiralama masrafı 754,40 TL, kiralık araç yakıt bedeli 465,03 TL ve 172,28 TL mirasçılık belgesi ücreti olmak üzere toplam 2.201,71 TL’nin davalı … dışındaki tüm davalılardan tahsiline, davacı …’in epilepsi hastası olduğunu, kaza sonrasında ağır psikolojik tedavi gördüğünü, eşini kaybetmesi nedeniyle ağır üzüntü içerisinde kaldığını, tüm bu nedenlerle de 70.000,00 TL manevi tazminatın davalı … dışındaki tüm davalılardan tahsiline, davacı oğul …’in babasını kaybettiğini, babasını kaybetmiş olduğu yıkımın etkilerinden halen kurtulamadığını, tüm bu nedenlerle 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı … dışındaki tüm davalılardan tahsiline, davacı gelin …’in ise eşinin babasının vefatı nedeniyle halen manevi şoku üzerinden atamadığını, bu nedenlerle 30.000,00 TL manevi tazminatın sigorta dışındaki diğer davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; öncelikle zaman aşımı ve yetki itirazlarının bulunduğunu, esas yönünden ise; davalı şirketin aracı …. … Ltd. Şti’den sözlü anlaşma neticesinde kiraladığını, davalı şirket tarafından söz konusu kira bedellerinin … şirketine ödendiğini, söz konusu aracın daha sonra davalı tarafından dava dışı … … Ltd. Şti’ye kiralandığını, 27/08/2017 tarihinde dava dışı … … Ltd. Şti. ile …. … Ltd. Şti. arasında kazaya konu … plakalı aracın kiralanması hususunda sözleşme düzenlendiğini, davalı şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalı … şirketi tarafından davacılara ödeme yapıldığını, ancak davacıların kötü niyetli olarak bu davayı açtıklarını, fahiş şekilde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduklarını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … vekili cevap dilekçesinde; öncelikle yetki itirazlarının bulunduğunu ayrıca Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/217 E. sayılı dosyasının istinaf incelemesinde olduğunu ve kesinleşmediğini, bu nedenle bekletici mesele yapılması gerektiğini, müteveffanın 68 yaşında ve emekli olduğunu, vefatı nedeniyle emekli maaşının eşi …’e bağlandığını, davalı … şirketi tarafından 74.405,38 TL ödeme yapıldığını, bu durumda davacıların maddi kayıplarının karşılandığını, bunun dışındaki taleplerin sigorta şirketinin poliçe teminatı kapsamında kalması nedeniyle sigorta şirketinden tahsil edilmesi gerektiğini, davacı …’in bildirdiği 250,00 TL çekici ücreti ve 300,00 TL oda ücreti taleplerinin reddedilmesi gerektiğini, davacılardan …’in taleplerinin ise afaki talepler olduğunu, dürüstlük ve iyi niyet ilkesine aykırı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin ise bu hakkın kötüye kullanımı ve iyi niyetten uzak olduğunu, kazada bir kastın olmadığını, eylemin taksirli olduğunu, yüksek manevi tazminat taleplerinin iyi niyetli olmadığını, tüm bu nedenlerle de taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; meydana gelen kaza nedeniyle şirketleri nezdinde hasar dosyası açıldığını, başvuru sahibine 17/08/2018 tarihinde 74.405,38-TL ödeme yapıldığını, davalı şirketin başkaca sorumluluğunun kalmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; dosyaya sunulan E-faturalar ve araç kiralama sözleşmesinden kazaya karışan … plakalı aracın dava dışı şirket tarafından davalı … şirketine uzun süre kiralandığı, bu şirket tarafından da dava dışı bir başka şirkete uzun süreli olarak kiralandığı anlaşıldığından davalı … şirketine yönelik maddi ve manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu yönünden reddi gerektiği, davacı vekilinin 14/09/2020 tarihli dilekçesinin davalı … ile sulh olmaları nedeniyle maddi tazminat davasından davalı … yönünden feragat ettikleri belirtmeleri kapsamında davanın sigorta yönünden feragat yönünden reddi gerektiği, davalı … yönünden ise maddi tazminat davasının konusunun kalmadığı, manevi tazminat yönünden ise davalı …’ın davaya konu kazada tam kusurlu olduğu anlaşıldığından, davacıların bir miktar manevi tazminat talep haklarının bulunduğu sonucuna varılarak davanın kısmen kabulü ile; “ 1-Davanın maddi tazminata yönelik bölümü yönünden;
Davalı … açısından feragat nedeniyle REDDİNE,
Davalı … şirketine yönelik davanın husumet yokluğundan reddine, Davalı …’e yönelik davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davanın manevi tazminata yönelik bölümü yönünden;
Davalı … … A.Ş ‘ye yönelik davanın reddine,
Davalı …’e yönelik talebin KISMEN KABULÜ ile,
Davacı … için 30000 TL, davacı … için 20000 TL, davacı … için 10000 TL manevi tazminatın 29/08/2017 kaza tarihi itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,” karar verilmiş; hükme karşı davacılar vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; davalı … şirketi yönünden husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, dosyada … şirketi tarafından sunulan faturaların kaza tarihinden önceye ait olduğunu faturaların gerçek olup olmadığının, fatura bedellerinin ödenip ödenmediğinin ve tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının incelenmediğini, taraflar arasında tanzim edilen adi sözleşmenin uzun süreli ve üçüncü kişileri bağlayacak güçte sözleşme olup olmadığının mahkemece araştırılması gerektiğini, bu yönde araştırma yapılmadan … şirket yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece Eskişehir Ticaret Mahkemesi’nin davaya bakma yetkisi bulunmadığından yetki itirazlarının hatalı olarak reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, ayrıca Afyon Ağır Ceza Mahkemesinde davaya konu olayla ilgili açılan davanın temyiz incelenmesinde olup henüz kesinleşmediği, bu davanın sonucu beklenmeden karar verilmesinin doğru olmadığını, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerle davacıların maddi zararlarının karşılandığını ve sulh olduklarını, ortada feragat olmasına rağmen müvekkil yönünden karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesinin doğru olmadığını, yine lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesinin de doğru olmadığını, davacıların maddi tazminat taleplerinin afaki olduğunu manevi tazminatın ise fahiş olduğunu, gelinin manevi tazminat talep hakkının bulunmadığını belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacılar vekili ile davalı … vekili istinaf sebepleri doğrultusunda, kamu düzenine aykırılıklar resen gözetilerek, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı, maddi tazminat ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacılar vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacılar vekilinin pasif husumetten ret kararına yönelik istinafı yönünden;
Davalı … vekili; şirketin aracı dava dışı …. … Ltd. Şti’den sözlü anlaşma neticesinde kiraladığını, davalı şirket tarafından söz konusu kira bedellerinin … şirketine ödendiğini, söz konusu aracın daha sonra davalı tarafından dava dışı … … Ltd. Şti’ye kiralandığını, 27/08/2017 tarihinde dava dışı … … Ltd. Şti ile …. … Ltd. Şti arasında kazaya konu … plakalı aracın kiralanması hususunda sözleşme düzenlendiğini iddia ederek işleten sıfatı olmadığını ileri sürmüş, adi şekilde hazırlanmış dava dışı …Ltd. Şti, tarafından imzalı 27/08/2017 tarihli araç kiralama sözleşmesini ve e-fatura suretlerini delil olarak dosyaya ibraz etmiştir. Mahkemece, kaza yapan aracın uzun süreli olarak …’a kiralandığı süre içinde kaza yaptığı, …… A.Ş. yönünden işleten sıfatı bulunmadığı kabul edilerek karar verilmiştir. 2918 Sayılı Yasa kapsamında; işletenlik sıfatının belirlenmesi yönünden bir yıl ve daha uzun süreli kira sözleşmesinin varlığı nazara alınmamıştır. Yargıtay (kapatılan) 17. HD ve 4. Hukuk Dairesi tarafından da uzun süreli kira sözleşmesini yorumlarken, belirli bir süreden ziyade; araç teslim iradesi ve teslim iradesine göre işletenlik sıfatının da devredilmesini haklı kılacak makul bir sürenin varlığı yeterli görülmüştür.
Somut olayda; davalı … vekili kazaya karışan aracın, kaza tarihini de kapsar şekilde uzun süre ile kiraya verildiğini iddia etmiş ve buna ilişkin yazılı şekilde düzenlenmiş kiralama sözleşmesini delil olarak dosyaya ibraz etmiş ve kira bedellerinin ödendiğine dair e-faturaları da sunduğu görülmüş olup, araç sürücüsünün ceza yargılamasında … Ltd. Şti’de çalıştığına yönelik kabulü karşısında, aracın kaza tarihinde adı geçen şirkete tesliminin de kanıtlanmasına göre, kazaya karışan aracın kaza tarihinde davalı ……A.Ş.’nin tasarrufunda bulunmadığı anlaşıldığından bu davalı yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, davacının buna yönelik istinafı yerinde görülmemiştir.
Davacılar vekili ile davalı …’ın diğer istinafları yönünden;
Haksız fiilden kaynaklanan bir dava, genel yetki hükümlerince davalının yerleşim yeri mahkemesinde (HMK m. 6), davalı sayısı birden fazla ise, bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde (HMK m. 7/I), aynı Kanun’un 16. maddesi uyarınca haksız fiilin vuku bulduğu, zararın meydana geldiği, zararın meydana gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMMS Genel Şartlarının C.7. maddesinde de, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davalıya sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olarak davacılardan …’in kullandığı araca arkadan çarpması sonucu davacılar desteğinin (eş-baba-kayınpeder) vefat ettiği, hükme esas alınan kusur raporunun ceza dosyası, kaza tutanağı ve dosyamız kapsamı ile oluşa uygun olduğu, davanın davacılardan bir kısmının ikametgahı mahkemesi olan Eskişehir’de açılmasında da bir isabetsizlik görülmemiş, maddi tazminat yönünden davanın “tazminatın ödenmesi” nedeniyle feragat edilmesi karşısında, gerçek anlamda bir feragatin söz konusu olmadığı, davacının başlangıçta dava açmakta haklı olması nedeniyle davalılar yararına feragat yönünden vekalet ücreti verilmemesinde de bir isabetsizlik bulunmadığı, yine hükmedilen manevi tazminat miktarının de dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olarak verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davacılar vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Davacılar vekili ile davalı … vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılardan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 120,60 TL’nin davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı …’dan alınması gereken 4.098,60 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.025,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.073,60 TL’nin bu davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf edenler tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 12/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.