Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/715 E. 2023/358 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/715
KARAR NO : 2023/358

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : …. (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/02/2021
NUMARASI : 2020/397 Esas 2021/77 Karar

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ :
DAVALI : …
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklı)

KARAR TARİHİ : 15/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 16/03/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından ayrı ayrı süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 03/09/2018 tarihinde sürücü…’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeritten gelen sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında … plakalı araçta yolcu konumunda olan davacının yaralanarak malul kaldığını, kaza tespit tutanağına göre araç sürücüsü…’ın kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, Elmadağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/1870 soruşturma numarasıyla başlatılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca 21/01/2020 tarihinde düzenlenen raporda davacının %22 oranında sürekli iş göremez halde kaldığı, 6 ay boyunca geçici iş göremezliğinin bulunduğu, 45 gün boyunca da bakıma muhtaç olduğunun tespit edildiğini, kazaya karışan aracın davalı … şirketi tarafından sigortalandığını, davalı … şirketine tazminat talebi ile başvurulmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, asgari ücrete göre hesaplama yapılmasına muvafakat ettiklerini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.050,00-TL tazminatın davalıya yapılan başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; haksız yere açılan davanın reddinin gerektiğini bildirmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, kazanın davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın sürücüsü…’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ve orta refüjden geçerek karşı şeritten gelen … plakalı araca çarpması sonucu meydana geldiği, söz konusu olayın … plakalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu gelmesi nedeni ile tüm kusurun…’da olduğu, …’ın orta refüjü geçerek çarptığı … plakalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun olmadığı, kaza tespit tutanağının da bu yönde olduğu, mahkemece tüm kusurun … plakalı araç sürücüsü…’da olduğu ve söz konusu araç içerisinde davacı yolcunun kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı kabul edildikten sonra davacıdaki iş gücü kaybının tespiti için Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan 21/01/2020 tarihli raporda, davacı …’ın vücut özür oranının %22 olduğu, bakıcı ihtiyaç süresinin 45 gün olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği, davacının zararının tespiti için aktüer bilirkişi tarafından rapor ve 06/01/2021 ek raporun sunulduğu, ek rapora göre davacıdaki sürekli iş göremezlik zararının 182.943,64-TL, bakıcı gideri zararının 2.404,68-TL olduğunun rapor edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile; 182.943,64-TL sürekli iş göremezlik zararı, 2.404,68-TL bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 185.348,32-TL’nin dava tarihi olan 20/08/2020’den itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı …Ş. vekili istinaf dilekçesinde; İstanbul Adli Tıp Üçüncü İhtisas Kurulu’ndan rapor alınması gerektiğini, dosyadaki maluliyet raporlarının çelişkili olduğunu, bilirkişi raporunda PMF yaşam tablosuna göre hesaplama yapıldığını, Trafik Sigortası Yeni Genel Şartları uyarınca TRH-2010 yaşam tablosunun kullanılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesinin dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı tarafa ihbar tarihinin 30.01.2020 tarihi olduğunu, 2918 sayılı KTK 99/1.maddesine göre 8 iş günü hesabıyla davalı kurumun 12.02.2020 tarihinde temerrüde düşmesi hasebiyle söz konusu faiz başlangıcının temerrüt tarihinden itibaren başlaması yönünde karar vermek gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi yönünden verilen ilk derece mahkemesi kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle cismani zarara bağlı maddi tazminat istemidir.
Maluliyete ilişkin olarak yapılan değerlendirmede, cismani zarar nedeniyle iş göremezlik tazminatının belirlemesinde, davacının maluliyet durumunun gerçek durumu tam olarak yansıtacak şekilde belirlenmesi gerekir. Maluliyet oranı tazminatın belirlenmesinde esas alındığından, maluliyet oranında tereddüt olması ve/veya çelişki olması halinde, tereddüt oluşturacak veya çelişki yaratacak hususlar giderilmeden davanın esası hakkında karar verilemez. Diğer yandan davacının maluliyetine ilişkin farklı yönetmelikler çerçevesinde alınan raporlarda da, maluliyet oranlarının farklı belirlenmesi durumunda, özellikle raporlarda belirlenen maluliyet oranları arasındaki farkın yüksek olması veya tespit edilen rahatsızlıkların çelişmesi durumunda raporlar arasındaki çelişki giderilmeden karar verilemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/292 E. 2020/6372 K., 2019/3629 E. 2020/5191 K., 2016/13576 E. 2019/6279 K.)
Somut olayda ise, mahkemece hükme esas alınan H.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenen raporda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kaza nedeniyle özür oranının %22 olduğu tespit edilmiş, bu raporda vertebra kırığı ve L1-2 ve L3 transvers proses kırıkları gözetilerek oran tespit edildiği, dosyada mevcut Muş Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen Engelli Sağlık Kurulu raporunda ise, c2 vertebra kırığı nedeniyle engel oranının % 4 olarak belirlendiği, Erişkinler için Engelli Sağlık Kurulu raporunda ise, c2 fraktür ve servikal vertebra fraktürü nedeniyle % 12 oranını belirlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, dosyada mevcut raporlar arasında açıkça çelişki olduğundan, davacının meydana gelen kaza nedeniyle tüm tedavi evrakları dosyaya kazandırılarak, Adli Tıp Kurumundan, kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri çerçevesinde; davacının kazaya bağlı maluliyetinin meydana gelip gelmediği, maluliyeti meydana gelmiş ise hangi oranda olduğu ve diğer raporlarda yer almayan L1-2 ve L3 transvers proses kırıklarının kazayla illiyeti bulunup bulunmadığı hususunda rapor alınarak ve raporlar arasındaki çelişki giderilerek sonucuna göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetli olmamıştır.
Kabul şekli itibariyle de faiz başlangıcına ilişkin olarak ise,
26/04/2016 tarihinde 2918 Sayılı Yasanın 99. maddesinde yapılan değişiklik ile getirilen “Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası Genel Şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” düzenlemesi gereğince, sigortanın temerrüdü için Genel Şartlarda belirtilen belgeler ile sigorta şirketine müracaat zorunludur. Davacının eksik evrak ile müracaat etmesi halinde sigorta şirketinin temerrüdü gerçekleşmeyeceğinden davacı ancak dava tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edebilir.
Mahkemece, bu hususta gerekli inceleme ve araştırma yapılarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma neticesinde hüküm kurulması da isabetsizdir.
Bu gerekçeler ile taraf vekillerinin istinaf isteminin kabulüne, yukarıda belirtilen şekilde deliller toplandıktan sonra bir karar verilmesi bakımından, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre sair istinaf sebeplerinin incelenmesine bu aşamada yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı … ve Davalı …Ş. vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı KABULÜ ile; Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/02/2021 tarih, 2020/397 Esas – 2021/77 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, kaldırma sebebine göre sair istinaf sebeplerinin incelenmesine bu aşamada YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde taraflara iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Ankara 5. İcra Dairesi’nin 2021/2316 esas sayılı dosyasına yatırılan 260.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.