Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/684 E. 2022/282 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/684 – 2022/282
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/684
KARAR NO : 2022/282

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2020
NUMARASI : 2019/283 Esas 2020/766 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 26/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/10/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ile davalı … Sigorta AŞ. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’nun … plaka sayılı aracı ile 28.02.2019 tarihinde seyir halinde iken davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı ve diğer davalının işleteni olduğu … plaka sayılı aracın aniden karayoluna çıkması sonucu yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, kazanın oluşumunda davalı sigorta şirketine sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, müvekkillerinin ise tamamen kusursuz olduğunu, meydana gelen kaza neticesinde müvekkillerinin yaralanarak maddi ve manevi zarara uğradıklarını, müvekkillerinin maddi zararlarının tazmini talebiyle davalı sigorta şirketine yapılan başvuru 27.03.2019 tarihinde tebliğ edilmiş ise de başvuruya ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; … için 500,00-TL maddi tazminatın, olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10.000,00-TL manevi tazminatın, davalı …’ten olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, … için 500,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, 30.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’ten olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 0001-0210-24212447 numaralı ZMMS poliçesi ile 09.09.2018/2019 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, dava konusu sigortalı araç poliçesinin Genel Şartlar değişikliği sonrasında tanzim edilmiş olduğundan yeni genel şartların uygulanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya içeriğine göre; olay tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS sigortası ile sigortalı, davalılardan …’in ise maliki olduğu … plaka sayılı araç ile davacıların sürücü ve yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu yaralamalı trafik kazası olduğu, bu kaza nedeniyle mahkemece itibar olunan T.C. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından kaza tarihi itibarıyla geçerli yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenen raporlara göre davacılardan …’nun sürekli özür oranının yüzde 8 olduğu, 1 ay bakıcı ihtiyaç süresinin olduğu ve tıbbi iyileşme süresinin ise 2 ay olduğu, diğer davacı …’nun sürekli özür oranının yüzde 10 olduğu, bakıcı ihtiyacının bulunmadığı ve tıbbi iyileşme süresinin ise 12 ay olduğunun tespit edildiği, davacılardan …’un … memur olarak çalıştığı ve asgari ücret üzerinde gelirinin bulunduğu, gelir durumuna ilişkin belgelerin dosyaya celb edildiği, diğer davacı İsmihan’ın ise ev hanımı olduğu, davacıların gelir durumu, kazaya karışan tarafların kusur durumu, SGK yazı cevabı, kaza tarihi itibarıyla geçerli maluliyete esas yönetmelik hükümlerine göre alınan maluliyet raporları, Yargıtay içtihatları ve bilirkişi raporu ile dava dilekçesi ve talep arttırım dilekçesindeki belirtilen miktarlara göre davacılardan …’nun 75.148,20-TL sürekli işgöremezlik ve 2.020,87-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 77.169,07-TL davalılardan maddi tazminat talep hakkı bulunduğu, davacı memur olarak çalıştığından ve gelirinde bir değişiklik olması mümkün bulunmadığından geçici işgöremezlikten kaynaklı maddi tazminat talebinin reddi gerektiği, davacı …’nun 22.498,16-TL geçici işgöremezlik ve 65.537,85-TL sürekli işgöremezlik olmak üzere toplam 88.036,01-TL davalılardan maddi tazminat talep hakkı bulunduğu, manevi tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; 75.148,20-TL sürekli işgöremezlik ve 2.020,87-TL bakıcı gideri olmak üzere 77.169,07-TL maddi tazminatın davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, diğer davalı … Sigorta A.Ş. (sigorta şirketi poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olmak üzere) yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’na ödenmesine, geçici iş göremezlik talebi hakkındaki maddi tazminat (100,00-TL) isteminin reddine, 22.498,16-TL geçici işgöremezlik ve 65.537,85-TL sürekli işgöremezlik olmak üzere 88.036,01-TL maddi tazminatın davalılardan … yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, diğer davalı … Sigorta A.Ş. (sigorta şirketi poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olmak üzere) yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’na ödenmesine, 7.500,00-TL manevi tazminatın davalı …’ten kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacı …’na ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 10.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’ten kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacı …’na ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; manevi tazminat miktarının düşük olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … Sigorta AŞ. vekili istinaf dilekçesinde; yeni Genel Şartlarda tazminat hesaplamasına esas olacak maluliyet oranlarının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu ile tespit edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, geçici iş göremezlik ödeneğinin teminat kapsamında bulunmadığını yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, kusur oranına itiraz ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacılar ve davalı … Sigorta AŞ. vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1)Maddi tazminat yönünden;
Davacı vekili tarafından istinaf aşamasında dosyaya sunulan 03/10/2022 tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketi ile maddi tazminat, faiz ve vekalet ücreti, yargılama giderleri yönünden sulh olduklarını belirterek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiş, davalı … A.Ş. vekili verdiği dilekçe ile davacı ile sulh olduklarını, 63.949,15 TL ödeme yaptıklarını, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
HMK.nın davaya son veren taraf işlemleri başlıklı, beşinci kısım, üçüncü bölümde sulh düzenlenmiş olup 313. maddesinde;
“(1) Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
(2) Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir.
(3) Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
(4) Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.”
6100 sayılı HMK’nın 314.maddesinde ise; “(1) Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.”
6100 sayılı HMK’nın 315.maddesinde; “(1) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” düzenlemesi yapılmıştır.
Buna göre; sulh, görülmekte olan bir davanın taraflarının, karşılıklı anlaşmaları ile dava konusu uyuşmazlığı sonlandırmalarıdır. Sulh, mahkeme önünde iki şekilde yapılabilir, taraflar, dava konusu uyuşmazlığın dava dışı konularda dahi sulh sözleşmesi yaparak, içeriği ile birlikte, mahkemeye bildirip, bu sulh sözleşmesinin karara aynen geçmesini isteyebilecekleri gibi, mahkemeye sadece sulh olduklarını bildirip, sulhun içeriğini bildirmeksizin, sulh nedeni ile davanın sonlandırılmasını isteyebilirler. Birinci halde mahkeme, sulh sözleşmesinin içeriğine göre aynen hüküm kurarken, ikinci halde “sulh nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulması gerekir.
Açıklanan nedenlerle davacılar ve davalı … Sigorta AŞ. vekilleri istinaf aşamasında dosyaya sundukları dilekçeleri ile sulh olduklarını beyan ederek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiklerinden ve HMK.nın 315/1. maddesinin son cümlesine göre taraflar sulh anlaşmasına göre karar verilmesini talep etmediğinden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek üzere davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.3. maddesi gereğince dava konusu talep ile ilgili olarak sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve diğer davalı … yönünden de maddi tazminata ilişkin davada TBK’nın 166/1 maddesi hükmü de nazara alınarak, müteselsil sorumlu olduğundan aynı şekilde hüküm kurulması gerekmekle yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
2)Manevi tazminat yönünden ise,
Haksız eylem sonucunda, cismani yaralanmanın meydana gelmesi halinde TBK’nın 56/1 maddesi gereğince cismani zarara uğrayan manevi zararlarının tazmini için manevi tazminat talep edebileceği gibi, TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü gereğince, yaralananın yakınları tarafından da manevi tazminat talep edilebilir. Gerek yaralanan tarafından gerekse yakınları tarafından manevi tazminat talep edilmesi halinde, aynı Yasa’nın 51. maddesindeki “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne uygun şekilde manevi tazminat miktarını belirlemelidir. Buna göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Hâkimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir etmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370) Zira TMK’nın 4.maddesindeki hakimin takdir yetkisi kanunun hakime takdir hakkı verdiği hallerde hakimin, hukuka ve hakkaniyete göre tazminata hükmetmesi gerektiğini öngörmektedir.
Somut olayda, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının; olay tarihi, kazanın oluş şekli, izafe edilen kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, manevi tazminatın amacı ve ölçütleri, zenginleşme, fakirleştirme, cezalandırma, özendirme amacı taşımaması, mamelek hukukuna ilişkin zararı tazmin niteliğinde bulunmaması, davacıların yaşadığı üzüntü, acı, elem, keder, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü gibi hususlar gözetilerek tayin ve takdir edilmiş olması ve mahkemenin gerekçesine göre (HMK’nın 355. maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda) yerel mahkeme kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacılar vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nın 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nın 353/1-b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
II-Davalı … Sigorta AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun hükümden sonra sulh olunması nedeniyle KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1.b.3. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Buna göre;
A) 1-Maddi tazminata ilişkin olarak; HMK.nın 315/1. maddesi gereğince sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 53,80-TL harcın peşin alınan 140,40 TL harç ve 752,80 TL ıslah harcından mahsubu ile fazla yatan harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK 333.maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine,
B) Manevi tazminata ilişkin olarak;
a)7.500,00-TL manevi tazminatın davalı …’ten kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacı …’na ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)10.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’ten kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacı …’na ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin istemin reddine,
c)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden AÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine,
d)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden AÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine,
e)Alınması gereken 1.195,42 TL harçtan peşin alınan 140,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.055,38 TL harcın davalı …’ten alınarak Hazineye gelir kaydına,
f)Davacılar tarafından yapılan yargılama gideri olarak 44,40 TL başvuru harcı, 140,04 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 562,00 TL ıslah harcı toplamı 752,84 TL ile, davacılar tarafından yapılan posta masrafları toplamı 225,30 TL, bilirkişi ücreti 1.200,00 TL olmak üzere toplam 1.425,30 TL’nin kabul red/oranına göre 1.268,40 TL’nin davalı …’ten alınarak davacı yana ödenmesine, geri kalan miktarın davacılar üzerinde bırakılmasına,
g)6325 sayılı Yasa’nın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
II-İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-Davalı … Sigorta AŞ. tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde bu davalıya iadesine,

2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 21,40 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … Sigorta AŞ. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, istinaf başvurusu nedeniyle davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İİK’nın 36.maddesi gereğince Ankara 26. İcra Dairesinin 2021/497 Esas sayılı dosyasına yatırılan teminat mektubunun yatırana iadesine,
6-Kararın tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 26/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.