Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/647 E. 2023/278 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/647 – 2023/278
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/647
KARAR NO : 2023/278

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2020
NUMARASI : 2017/318 Esas – 2020/521 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
KARAR TARİHİ : 01/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 03/03/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı Sigorta vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 19/02/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın seyir halinde iken davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin yaralandığını, kazanın meydana gelmesine sebebiyet veren … plakalı aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olması nedeniyle müvekkilinin yaralanmasından kaynaklanan tazminattan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu belirterek, şimdilik 50TL geçici ve 50TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL bakıcı giderinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talep artırım dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatı 50.929,06 TL, geçici iş göremezlik tazminatı 2.106,09 TL’ye çıkarılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazaya karışan … plakalı aracın 19/05/2016-2017 tarihleri arasında … numaralı poliçe ile müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sigortalının kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kusur ve maluliyet durumlarının belirlenmesinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 19/02/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçların çarpışması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiği, mahkemece aldırılan maluliyet ve kusur raporları da dikkate alındığında, davacının 19/02/2017 tarihli yaralanması neticesinde; özür oranının %30 olduğu, 6 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, dava konusu kazanın meydana gelmesinde, davacı sürücü …’ın %75, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu, alınan aktüer bilirkişi raporuna göre, davacı …’ın %30 maluliyet ve %75 kusuru nazara alınarak 50.929,06 TL daimi iş göremezlik, 2.106,09 TL geçici iş göremezlik zararından davalı sigorta şirketinin kazaya karışan aracın sigortacısı olması sebebiyle ve hesaplanan tazminat da poliçe limiti dahilinde olduğundan sorumlu olduğu anlaşıldığından yapılan ıslah da dikkate alınarak davanın kabulü ile, 50.929,06 TL kalıcı iş gücü tazminatının 09/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, 2.106,09 TL geçici iş gücü tazminatının 09/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı Sigorta vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta AŞ. vekili istinaf dilekçesinde; davacının maluliyetinin post-travmatik stres bozukluğuna dayalı olarak belirlendiğini ancak bu kabulün doğru olmadığını, kalıcı araz olarak bu hastalığın en az bir (1) yıl sonra kontrol edilip sonrasında gerçekten maluliyet oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi gerektiğini, ayrıca maluliyet raporunun Erişkinler İçin Engellilik…. Yönetmeliğine göre ve Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’ndan alınması gerektiğini, sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, bu miktarın sağlık giderleri kapsamında SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, ayrıca tazminata ticari temerrüt faizi uygulanmasının doğru olmadığını, haksız fiilden kaynaklı bu davalarda yasal faize hükmedilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı … Sigorta AŞ. vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, 19/02/2017 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan davacının karşı araç ZMMS sigortasına açtığı geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı ile ve bakıcı gideri istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı sigorta vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Haksız fiilden kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik zararlarına dayalı maddi tazminat davasında, maluliyet durumunun doğru şekilde tespit edilmiş olması önemlidir. Zarar görenin maluliyet durumunun tespitinde; maluliyet durumunun tespiti yanı sıra, kaza sonrası tedavi evraklarının da değerlendirilmesi ile maluliyetin kaza ile illiyetinin doğru bir şekilde ortaya konulması, kazandan kaynaklanan maluliyeti olması durumunda dahi zarar görenin maluliyetinin artmasına neden olduğuna yönelik somut iddiaların ve itirazların olması durumunda değerlendirilmesi gerekir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, olay tarihinde davacının yönetimindeki araç ile davalıya sigortalı aracın çarpışması sonucu davacının yaralandığı, kaza tutanağına göre olayda davacının kavşaklarda geçiş önceliğine uymama kuralını ihlal ettiği, davalı sigortanın sürücüsünün ise kavşaklara yaklaşırken hızı azaltmak kuralını ihlal ettiğinin tespit edildiği, mahkemece alınan kusur raporunda davacının %75, karşı araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğunun belirtildiği, kusur raporu ve kaza tutanağının birbirine uyumlu, dosya kapsamına ve oluşa uygun olduğu, davacının maluliyet oranının belirlenmesi için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD tarafından 12/11/2019 tarihli (kazadan yaklaşık 1,5 yıl sonra) rapor düzenlendiği rapor içeriğinde; davacının, araç içi trafik kazası nedeniyle ilk olarak Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesine kaldırıldığı, beyin kanaması geçirdiği, kaburga kırığı olduğu, yoğun bakımda kaldığı, kazadan sonra nöbet geçirmediği ancak panik atak başladığı yönündeki ifadeleri üzerine davacının psikiyatrik muayenesi yapılarak “kaza sonrası sinirlilik ve panik tarifliyor, affekt depresif…” olarak değerlendirildiği, diğer tedavi evraklarının incelendiği, ayrıca Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları ABD tarafından düzenlenen 25/04/2019 tarihli Sağlık Kurulu Raporu da değerlendirilerek, “özürlülük ölçütü…. Yönetmeliği”ne göre “şahıstaki tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen travma sonrası stres bozukluğu için kişinin özür oranının %30 olduğu, 6 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı” yönünde rapor düzenlendiği görülmüştür. Ancak, davacının tespit edilen rahatsızlığının kaza ile illiyetinin bulunup bulunmadığı, sürekli olup olmadığı değerlendirilmediği gibi, davacı TBK’nın 54. maddesi gereğince çalışma gücünün kaybı veya azalması kapsamında zararlarını talep edebileceğinden, kazaya bağlı bir rahatsızlığı bulunması halinde bu rahatsızlığın, çalışma gücünün kaybına yahut yitirilmesine engel olacak boyutta olup olmadığı da değerlendirilmemiştir.
Bu nedenle, alınan maluliyet/özürlülük raporu karar vermeye elverişli değildir. Davalı tarafından da, alınan rapora itiraz edilmiş olduğundan, Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan, kaza tarihinde yürürlükte bulunan, TBK’nın 54. maddesi çerçevesinde çalışma gücünün azalmasının yahut yitirilmesinin tespitine elverişli yönetmelik hükümleri çerçevesinde geçici iş göremezliği ve sürekli iş görmezliği meydana gelmiş ise süresinin ve maluliyet oranının değerlendirildiği, davacıda post travmatik stres bozukluğu rahatsızlığı olup olmadığı, tespit edilen rahatsızlığın kaza ile illiyetinin bulunup bulunmadığı, kazadan kaynaklanan bir rahatsızlık mevcut ise, sürekli mahiyette olup olmadığı, rahatsızlığın mevcut olması hainde tespit edilen maluliyet/engel durumunun çalışma gücünün kaybına ve azalmasına etkisi olup olmayacağı, olacaksa hangi oranda olacağı hususlarında, karar vermeye ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, uyuşmazlığın çözümünde etkili deliller toplanılmadan ve değerlendirilmeden karar veriliğinden, kararın HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülerek yukarıda açıklanan hususlardaki eksiklikler giderilerek, davanın esası hakkında karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebeplerine göre davalı vekilinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 19/11/2020 tarihli 2017/318 Esas – 2020/521 Karar sayılı kararın HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Kararın kaldırılma sebebine göre, davalının sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden taraflara iadesine,
4-İİK’nın 36. maddesi gereğince Ankara 3. İcra Dairesinin 2020/11293 Esas sayılı dosyasına yatırılan 125.000,00 TL teminat mektubu miktarının yatıran tarafa iadesine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 01/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.