Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/615 E. 2023/188 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/615 – 2023/188
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/615
KARAR NO : 2023/188

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2020
NUMARASI : 2019/352 Esas 2020/502 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
MÜTEVEFFA :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 15/02/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 14/03/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 22/09/2015 tarihinde davacıların annesi ve desteği olan …’in araç içinde yolcu konumunda olduğu esnada meydana gelen trafik kazası sonucunda vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı yönünden ayrı ayrı 100,00’er-TL olmak üzere toplam 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile dava değerini davacı … için 7.344,23 TL, davacı … için 15.649,96 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu trafik kazası neticesinde davacılar vekili tarafından 15/12/2015 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, açılan sigorta hasar dosyasında 20/01/2016 tarihinde vefat tazminatı bedeli olarak davacıların babası …’e 10.743,00-TL, 9.290,00-TL ve 15.113,00-TL ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama neticesi, davanın kabulüne, davacılardan … yönünden 7.344,23-TL, davacı … yönünden ise; 15.649,96-TL olmak üzere toplam 22.994,19-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalının temerrüt tarihi olan 29/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile anılan davacılara verilmesine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; davalı sigorta şirketinin davacıların zararlarından 15/12/2015 tarihli başvuru ile haberdar olduğunu ve temerrüde düştüğünü, 15/12/2015 tarihli başvuru akabinde de kısmi ödeme yapıldığını, davacılar ihtiyari dava arkadaşı olduğundan lehlerine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, istinaf üzerine kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmasına karar verilmesi halinde ek hesap raporu alınmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüme bağlı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; kaza tespit tutanağı uyarınca, 22.09.2015 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresinde olan araçla seyri sırasında sürücü …’in sevk ve idaresinde olan kamyonla çarpışması sonucu meydana gelen kazada her iki sürücünün kural ihlali olduğunun belirlendiği, mahkemece kusur bilirkişisinden alınan rapor uyarınca kazanın meydana gelmesinde otomobil sürücüsü …’ın %100 kusurlu olduğu, kamyon sürücüsü …’in kusursuz olduğunun belirlendiği, Sandıklı ASCM’nin 2015/609 Esas nolu dosyasında yapılan yargılama neticesi, her ne kadar mağdur sanık …’ın taksirle öldürme fiili nedeniyle cezalandırılması için kamu davası açılmış ise de, mağdur sanığın üzerine atılı suçu işlemiş olduğu yönünde kanaate varılmasına rağmen, mağdur sanığın taksirli eylemi sonucu meydana gelen netice münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açtığından mağdur sanık hakkında ceza verilmesinde yer olmadığına, sanık …’in üzerine atılı suç bakımından kast ya da taksirinin bulunmadığı anlaşılmakla atılı suçtan beraatine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, sürücü …’ın sevk ve idaresinde olan aracın kazanın gerçekleştiği tarihi kapsar şekilde ZMMS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olduğu, mahkemece aktüer bilirkişiden alınan rapor uyarınca davacıların ortak murisleri olan müteveffa anneleri …’in vefatı nedeni ile davacılardan … yönünden 7.344,23-TL, diğer davacı … yönünden ise; 15.649,96-TL olmak üzere toplam 22.994,19TL destek tazminatı alacağı talep edebileceğinin belirlendiği, mahkemece anılan raporun hükme esas alınmasıyla yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
1-Dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesinde, mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun oluşa ve ceza mahkemesinde hükme esas alınan kusur durumuna uyumlu bulunmasına, hükme esas alınan hesap raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerde açıklanan istinaf sebepleri dışındaki istinaf taleplerinin yerinde bulunmadığı anlaşılmıştır.
2-Sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9.gün sigorta şirketinin temerrüte düştüğü kabul edilir. Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı sigorta şirketinin dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir. Somut olayda dosya kapsamında yer alan davalı … Sigorta A.Ş. nin cevabi yazısı içeriğinden davacıların 15.12.2015 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuru yaptığı hususunun açıkça anlaşılmasına göre davalı sigorta şirketinin temerrüdünün 23.12.2015 tarihinden itibaren gerçekleştiğinin kabulü ile davacılar lehine hükmedilen tazminata bu tarihten itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirme ile temerrüt tarihinin 29/05/2019 olarak belirlenmesiyle hüküm kurulması yerinde görülmemiştir.
Yine vekalet ücretine yönelik istinaf talebi yönünden; 6100 sayılı HMK.nın “ihtiyari dava arkadaşlığı” başlıklı 57. maddesinde; “Birden çok kişinin, davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, el birliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması, ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri, davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması halinde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabileceği” düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un “İhtiyari dava arkadaşlarının davadaki durumu” başlıklı 58. maddesi gereğince, ihtiyari dava arkadaşlığında, davaların birbirinden bağımsız olduğu ve dava arkadaşlarından her birinin diğerinden bağımsız olarak hareket edeceği belirtilmiştir.Bu nedenle birden fazla zarar görenin ihtiyari dava arkadaşı olarak birlikte açtıkları davadan esasen birden fazla dava ve talep olduğundan, her bir davacının lehinde ve/veya aleyhinde verilecek kararlarda kendisini vekille temsil ettiren taraflar lehine; kabul veya ret durumuna göre, her bir dava yönünden kendisini vekille temsil ettiren taraf lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. (Yargıtay 17 Hukuk Dairesi 2015/16658 E-2018/10240 K. 2015/16645 E-2018/8901 K. 2015/16553 E-2018/8810 K.)
Somut olayda aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davacılar tarafından açılan davaların birbirinden bağımsız olması ve davacı sayısı kadar dava olduğu kabul edilerek her davacı yönünden kabulüne karar verilen miktar üzerinden ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerekirken mahkemece davacılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmiş olması yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına, istinafa konu olmayan hususlar aynen korunarak, HMK.353/1-b.2. maddesi gereğince, yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile; Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 17/09/2020 tarih, 2019/352 Esas – 2020/502 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, Buna göre;
1-) Davanın değer artırım talebi gözetilerek KABULÜ İLE; davacılardan … yönünden 7.344,23-TL, davacı … yönünden ise; 15.649,96-TL olmak üzere toplam 22.994,19-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalının temerrüt tarihi olan 23/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile anılan davacılara verilmesine,
2-) Alınması gerekli karar ve ilam harcı nispi 1.570,73-TL olup davacılar tarafından peşin yatırılan 44,40-TL peşin ve 78,00-TL değer artırım harcı olmak üzere toplam 122,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.448,33-TL harcın davalıdan alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydına,
3-) Davacılar tarafından peşin yatırılan 44,40-TL peşin ve 78,00-TL değer artırım harcı olmak üzere toplam 122,40-TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-) Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT 13/1.m. gereğince nispi 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
5-) Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki AAÜT 13/1.m. gereğince nispi 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
6-) Bu dava kapsamında davacılar tarafından yatırılan gider avansından karşılanan toplam 984,00-TL yargılama giderinin HMK 326/2.m. gereğince gözetilerek davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-) HMK 333.m. gereğince artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
II-Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcı ve istinaf başvuru harcının talep halinde davacılara iadesine,
lll-İstinaf başvurusu nedeniyle davacılar tarafından yapılan toplam 76,00 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
lV-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
V-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.