Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/602 E. 2023/224 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/602 – 2023/224
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/602
KARAR NO : 2023/224

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2020
NUMARASI : 2019/93 Esas 2020/529 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 22/02/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 23/02/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ve davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 18/12/2018 tarihinde davacı müvekkilinin, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı …plakalı araçta yolcu konumunda iken meydana gelen tek taraflı trafik kazası neticesinde sakat kaldığını, araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL geçici, 100,00 TL sürekli iş göremezlik, 100,00 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 300,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça usulüne uygun şekilde müvekkili şirkete başvuru yapılmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kusur oranının tespiti bakımından dosyanın ATK Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ne tevdii gerektiğini, maluliyet oranının tespiti için “Özürlülük Ölçütü… Yönetmelik” hükümleri doğrultusunda sağlık kurulu raporu alınması gerektiğini, 25/02/2011 tarihinden itibaren geçerli olan mevzuat değişikliği sebebi ile müvekkili şirketin tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatından sorumluluğunun ortadan kalktığını, açıklanan nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında, 18/12/2018 tarihinde, davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı …plakalı araç sürücüsünün seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde tek taraflı trafik kazasının meydana geldiği, davacının araçta yolcu olarak bulunduğu ve iş bu kazada yaralandığı, hükme esas alınan Atatürk Üniversitesi ATK Başkanlığı’na ait rapor ile, “Özürlülük Ölçütü… Yönetmelik” hükümlerine göre davacının tüm vücut özür oranının %10 olduğu, şahsın geçirdiği trafik kazası neticesinde 90 gün süre ile geçici iş göremezlik süresi içerisinde olacağı, bakıcı ihtiyaç süresinin 30 gün olduğunun tespit edildiği, hükme esas alınan 28/08/2020 tarihli aktüerya uzmanı bilirkişi raporu ile sürekli iş göremezlik tazminatının 73.667,30 TL, geçici iş göremezlik tazminatının 5.867,76 TL, bakıcı gideri tazminatının 1.825,94 TL olduğunun hesaplandığı, davalı sigorta şirketinin oluşan zarardan ZMMS poliçesi kapsamında sorumlu olduğu, zararın poliçe limiti dahilinde kaldığı, SGK tarafından kaza nedeniyle davacıya ödeme yapılmadığı dikkate alınarak, davacı tarafça sunulan talep artırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerektiği, davacı tarafça, davalı sigorta şirketine yapılan başvuru dilekçesinin, 18/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihinden 8 iş günü sonrasına gelen 31/01/2019 tarihinde davalı sigorta şirketinin temerrüte düştüğü, sigortalı aracın otomobil/hususi olduğunun trafik kazası tespit tutanağından tespiti ile yasal faiz yürütülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, 73.667,30 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.867,76 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.825,94 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 81.361,00 TL’nin 31/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; davacının araçta hatır yolcusu olması sebebiyle ve kaza sırasında davacının zararın artmasında ya da ortaya çıkmasında kusuru bulunup bulunmadığı re’sen tespit edilerek, tespite göre hatır ve müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacının uğradığı maluliyetin oranının tespiti gerektiğini, dosyaya sunulan raporun tarih itibariyle yönetmeliğe uygun olmadığını, raporun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırıldığı için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe uygun olması gerektiğini, yürürlükteki genel şart hükümleri gereğince geçici bakıcı, tedavi ve geçici iş göremezlik tazminatı bakımından müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmamakla, davanın kabulünün yasa ve içtihatlara aykırı olduğunu, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacı … istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinin karara bağlandığı hükmün 5 numaralı bendinde maluliyet raporu alınması için Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilimdalı’na ödenen 1.000,00 TL’nin yargılama giderlerine dahil edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, maluliyet raporunun ekinde bulunan ”Bilirkişi kurulu rapor ücret faturası hk.” başlıklı yazıda; 1.000,00 TL rapor ücretinin belirtilen IBAN numarasına ödenmesi, açıklamaya ise adına rapor düzenlenen şahıs ile raporu düzenleyen doktorların isimlerinin yazılması istenildiğini, ödemeye dair dekontun, 21/02/2020 tarihinde dava dosyasına ibraz edilerek yapılan harcamanın yargılama giderlerine dahil edilmesi istenildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemidir.
Geçici iş göremezlik ödeneğine ilişkin istinaf sebeplerine ilişkin olarak, davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümleri gereğince belirlenmesi gerekir. 6098 Sayılı TBK’nın 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararlarının bu kapsamda olması, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararları 2918 sayılı Kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacı geçici iş göremezlik tazminatını davalı sigorta şirketinden talep edebilir. Genel Şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı tedavi giderlerinden olmayıp, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde geçici iş göremezlik zararlarının SGK’nın sorumluluğunda olduğuna ilişkin her hangi bir düzenleme de yer almamaktadır. 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik ödemeleri bu yasa kapsamı içerisinde bulunmadığından (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 E. 2019/10217 K. 24.12.2019 tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743-2013/4496 sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb) davalı sigorta şirketi vekilinin geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığına ilişkin istinaf sebebi doğru görülmemiştir.
Hatır taşımasına ilişkin olarak, hatır taşımasına ilişkin savunma bir defi olduğundan mahkemece bu yönde bir savunma olmasa dahi bu hususun resen araştırılması ve tartışılması gerekmediğinden hatır taşımasının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekmekte olup, mahkemece resen nazara alınamaz. (Yargıtay 4. HD 2021/6947 – 2021/11267) Dolayısıyla cevap dilekçesiyle ileri sürülmediğinden hatır taşıması nedeniyle mahkemece belirlenen tazminattan indirim yapılmamış olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Maluliyet raporuna ilişkin olarak, davalı vekili istinaf dilekçesinde 20.02.2019 Tarihli Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerektiğini iddia etmişse de, kaza tarihi itibarıyla belirtilen yönetmelik yürürlükte bulunmadığından bu yöne ilişkin istinaf sebeplerine itibar edilememiştir.
Davalının temerrütü yönünden ise, KTK’nın 99. maddesi gereğince sigorta şirketinin temerrütü hak sahibinin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ile belirlenen belgeler ile gerçekleşeceğinden, davacının eksik evrak ile müracaatı nedeniyle dava tarihinden önce temerrütü gerçekleşmediğinden, davalının temerrütü açılan dava ile oluştuğundan dava tarihinden itibaren yasal faizi ile alacağın tahsiline karar verilmesi gerekirken, sigorta şirketinin 31/01/2019 tarihinden yasal faizi ile sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebeplerinin kabulü gerekmiştir.
Mahkemece, yargılama sırasında davacının Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Başkanlığına sevki ile maluliyet rapor alınmasına karar verildiği, davacı tarafından toplam 1.000,00 TL Adli Tıp Ücreti yatırıldığı ve 20/09/2018 tarihli dilekçesi ile mahkemeye dekontun sunulduğu halde hüküm fıkrasının yargılama giderleri bölümüne, 1.000,00 TL’nin dahil edilmediği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından yapılan muayene ücreti HMK’nın 323. maddesi gereğince yargılama gideri olduğundan, yerel mahkeme tarafından davacı tarafından yatırılan ücretin yargılama giderlerine dâhil edilmemiş olması doğru olmadığından davacı vekilinin yargılama giderine ilişkin istinaf talebinin kabulü gerekmiştir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca kaldırılması ve düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-Davacı vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/10/2020 gün 2019/93 Esas – 2020/529 Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
Buna göre HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca yeniden esas hakkında düzelterek karar verilmesi gerektiğinden;
1-Davanın KABULÜ ile, 73.667,30 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.867,76 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.825,94 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 81.361,00 TL’nin dava tarihi olan 26/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.557,76 TL harcın, peşin ve ıslah harcı adı altında alınan toplam 321,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 5.236,36 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 321,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 11.376,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.918,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacıdan peşin alınan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı … Sigorta A.Ş.den peşin alınan 1.390,00 TL nispi istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde adı geçen davalıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam (60,00 TL + 162,10 TL) 222,10 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 148,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
7-Kararın tebliği, kesinleştirilmesi ve harç iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 22/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.