Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/46 E. 2022/50 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/46
KARAR NO : 2022/50

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2019
NUMARASI : 2016/561 Esas 2019/841 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 21/09/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 21/09/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 16/04/2016 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … idaresindeki … plakalı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde müvekkilinin yaralandığını, maddi ve manevi zarara uğradığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, zararından davalıların sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL kalıcı maluliyet olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı….’den alınarak müvekkiline ödenmesine, kaza nedeni ile yaralanan manevi yönden yıpranan müvekkili adına 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 27/09/2018 tarihli dilekçesi ile alacak taleplerini toplam 120.059,54-TL’ye yükseltmiş, noksan harcı tamamlamıştır.
Davalı SS…. vekili cevap dilekçesinde; davanın usulden reddi gerektiğini, kazaya karışan aracın müvekkili şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında, poliçe teminatları dahilinde ve poliçe teminat limitleri sınırlı olarak sorumlu olduğunu, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini savunmuş, davanın reddini istemiştir.
Davalı … ve …’ye usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş, süresinde cevap dilekçesi sunmamışlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı vekilinin UYAP sistemi üzerinden göndermiş olduğu 02/09/2019 tarihli dilekçesi ile, davalı sigorta şirketi ile maddi tazminat yönünden sulh olduklarını, ana para, işlemiş faiz, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını, manevi tazminat taleplerine diğer davalılara karşı devam edildiğini bildirdiği, davacının 16/04/2016 tarihinde gerçekleşen kazada yaralandığı, %32 maluliyete uğradığı, kusur raporu uyarınca kazada davalı …’nin %50 oranında kusurlu bulunduğu, davanın kazadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminata ilişkin olduğu, yargılama esnasında davacının maddi tazminata yönelik taleplerden feragat ettiği, manevi tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının maddi tazminata yönelik davasının feragat nedeniyle reddine, manevi tazminata yönelik davanın kısmen kabulü ile 8.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 16/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; davacının kırmızı ışıkta geçtiğini ve müvekkilin aracına çarptığını, davacının tam kusurlu olduğunu, ayrıca davacının aracında alkol şişeleri çıktığını, kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacıda meydana geldiği iddia olunan zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan yaralanmalar dikkate alınarak, oluşturulacak uzman doktor heyetinden, olay tarihinde yürürlükte olan çalışma gücü ve maluliyet oranının belirlenmesine ilişkin mevzuat hükümlerinin dikkate alınarak yapılmasının gerekmesine, mahkemece yöntemine uygun şekilde alınan maluliyet raporunun hükme esas alınmasına, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki kusur oranlarının kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun bulunmasına, davacının alkollü olduğuna ilişkin kaza tespit tutanağı ve soruşturma dosyasında yer alan bir saptama bulunmadığının anlaşılmasına, 6098 TBK’nın 56/1. Maddesi hükmüne göre “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” hükmü ile aynı Yasanın 51. maddesinde yer alan “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne göre, somut olayda olay tarihi, olayın oluş şekli, kazada davacının % 50 oranında kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının çektiği acı ve duymuş olduğu üzüntünün boyutu, hakkaniyet ve manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi, davacının uğradığı manevi zarar göz önüne alındığında mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun bulunmasına göre davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 546,48 TL istinaf karar harcından peşin alınan 136,62 TL nin mahsubu ile bakiye 409,86 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurma harcı peşin yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 21/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.