Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/449 E. 2022/646 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/449 – 2022/646
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/449
KARAR NO : 2022/646

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/09/2020
NUMARASI : 2018/454 Esas 2020/396 Karar

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
MÜTEVEFFA :
DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 21/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken, karşıdan karşıya geçen yaya müvekkillerinin desteği …’a ve yaya …’a çarpması sonucu tek araçlı yaralanmalı ölümlü maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın oluşumunda, …’ın kusurlu olduğu müvekkillerinin desteği …’un hayatını kaybettiği; kazaya yol açan… plakalı aracı …’nın sigortaladığını, yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğunun, meydana gelen maddi zararın davalı tarafından kaza tarihinde geçerli olan poliçe teminat limitleri dahilinde, davalı tarafından karşılanması gerektiği, müvekkillerinin maddi zararının karşılanması için davalı sigorta şirketine 30/03/2018 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, 16/04/2018’de davalı sigorta şirketi tarafından kısmi ödeme yapıldığını, davacıların zararının tam olarak karşılanamadığını belirterek, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, 05/12/2017 tarihinde meydana gelen tek taraflı ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında kızları …’un desteğinden yoksun kalan davacı … için 100,00-TL, … için 100,00-TL, anneleri müteveffanın desteğinden yoksun kalan davacılar … için 100,00-TL olmak üzere toplam 600,00-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinin temerrüde desteği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, harcını da yatırmış olduğu 11/06/2020 tarihli bedel artırım dilekçesi ile davacılar … için 4.945,95-TL, … için 7.218,08-TL, … için 4.331,86-TL olarak üzere, destekten yoksun kalma tazminat talebini toplam 16.495,86-TL’ye çıkarmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davadan önce davacı tarafın başvurusu üzerine, hasar dosyası ve alınan aktüer bilirkişi raporuna göre, %50 kusura göre 127.449,72-TL’nin davacıya 17/04/2018 tarihinde ödendiği, davacı tarafından kayıtsız ve şartsız ibra edilmiş olan müvekkili şirket açısından davanın reddi gerektiği, ibranamenin geçersizliğinden bahsedilemeyeceği, ibraname geçersiz sayılması halinde, bakiye zarara ilişkin olarak ödeme tarihindeki veriler esas alınarak, tazminat hesaplaması yapılması gerektiği, müvekkili şirketin sorumluluğunun, sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunun yasal faiz talep edilmesi gerektiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacıların müteveffa …’un eşi ve çocukları ile anne ve babası olduğu, vefat eden …’un olayda %50 kusurlu olduğu; davalı sigorta şirketine sigortalı… plaka sayılı araç sürücüsünün %50 oranında kusurlu olduğu, müteveffanın ev hanımı olduğu, buna göre asgari ücret esas alınarak hesaplamalar yapıldığı, davacıların yaşları muhtemel bakiye ömürlerinin değerlendirildiği, … plakalı ticari çekiciyi ZMSS sigorta poliçesi ile sigortalayan … Sigorta A.Ş. tarafından davacılara 17/04/2018 tarihinde, toplam 127.449,72-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği anlaşıldığı sigorta ödeme tarihi verilerine göre, yapılan hesaplama sonucunda davacılar … için 62.732,06-TL, … için 12.802,25-TL, … için 16.235,35-TL, … için 9.264,46-TL, … için 13.659,51-TL, … için 13.628,07-TL destekten yoksun kalma tazminatı belirlendiği, davacılar …, … ve …’un uğradığı zararların tamamının davalı sigorta tarafından karşılandığı, davacılar … için 4.945,95-TL, … için 7.218,05-TL, … için 4.331,86-TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğinin tespit edildiği, davaya konu… plakalı araç ticari nitelikte olduğundan avans faizine hükmedilmesi gerektiği 17/04/2018 ödeme tarihi itibariyle temerrüt gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, davacı … için 4.945,95 TL, davacı … için 7.218,05 TL, davacı … için 4.331,86 TL olmak üzere toplam 16.495,86 TL destekten yoksun kalma tazminatının, 17/04/2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile adı geçen davacılara ayrı ayrı ödenmesine, Davacılar …, … ve … yönünden açılan destekten yoksun kalma tazminatı davalarının reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; yargılama aşamasında tarafların kusur durumlarının tespiti için alınan raporların objektiflikten uzak ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müteveffanın otobüsten inerek yolu kontrol edip karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı esnada dava konusu vahim kazanın meydana geldiğini, tüm kurallara uygun şekilde karşıdan karşıya geçmeye çalışırken yaşanan kaza sonucunda vefat eden müvekkiller desteğine %50 oranında kusur izafe edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsünün hız sınırlarının çok üzerinde seyretmekte olup korna, fren vs. hiçbir tedbiri kullanmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatı gözetilerek ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda; dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Kusura ilişkin olarak, mahkemece hükme esas alınan raporun oluşa uygun olduğu ve davacıların lehine olan kusur oranını içeren raporun hükme esas alındığı anlaşılmış olup, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, kaza anına ilişkin görüntüler değerlendirilerek tespit edilen kusur durumunun kazanın oluş şekline uygun bulunmasına göre; davacılar vekilinin tüm istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılardan alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 21/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.