Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/42 E. 2022/9 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/42 – 2022/9
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/42
KARAR NO : 2022/9

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2019
NUMARASI : 2018/575 Esas 2019/1098 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 15/09/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/09/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 09.05.2018 tarihinde davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı aracın davalı …’e ait olup, davalı …ün sevk ve idaresinde iken %100 kusurlu olarak park halindeki davacıya ait … plakalı araca çarparak davacıya ait aracın 25.047,96 TL hasara ve 7.500,00 TL değer kaybına uğramasına neden olduğunu, davalı sigorta şirketine yapılan müracaat üzerinde poliçe kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından 26.07.2018 tarihinde 17.500,00-TL’lik ödemenin yapılmış olduğunu ancak 19.227.88 TL bakiye alacaklarının ödenmediğini belirtilerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 11.227,88 TL hasar bedeli ile 7.500,00 TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 19.227.88 TL (sigorta şirketi sorumluluğu 15.500,00 TL) maddi zararın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; ıslah dilekçesi ile değer kaybı talebini 10.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 25116027 numaralı ZMM (Trafik) Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğu, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında 33.000,00 TL poliçe limitiyle sınırlı olduğu ve taraflarına yapılan müracaat üzerine de 26.07.2018 tarihinde davacı tarafa 17.500,00 TL ödeme yapılmakla sorumluluklarının kalmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı… vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; davacıya ait araca davalı gerçek kişilerin sürücüsü ve maliki olduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davacı aracının hasarlandığı, emsallerine göre değerinden reel piyasa koşularına göre 10.000,00 TL, Sigorta Genel Şartları hesaplama yöntemine göre ise 10.460.00 TL kaybettiğinin ve araçta meydana gelen hasar tutarının kdv dahil 26.792,27 TL olduğunun tespit edildiği, alınan kusur raporuna göre olaya davalı sürücünün %100 tam kusurla sebep olduğunun anlaşıldığı, araç sürücüsü, aracın kayıt maliki olarak işleteni ve teminat limitlerinde sigorta şirketinin zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketi tarafından hasar ve değer kaybı anlamında davacıya toplamda 17.500.00 TL ödemenin yapıldığı, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun da 33.000,00 TL poliçe limitiyle sınırlı olduğu, davalı sigorta şirketinin bakiye sigorta teminatı sorumluluğunun (33.000,00 TL – 17.500,00 TL) = 15.500,00 TL olduğu, bu bağlamda davacının davalılardan müştereken ve müteselsilen bakiye hasar tazminatı talebinin (26.792,27 TL – 17.500,00 TL) = 9.292,27 TL olacağı, araçtaki değer kaybının da 10.000,00 TL olduğu, bu bedelden (toplam 19.292,27 TL) davalı gerçek kişilerin tamamından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin ise kalan limit dahilinde sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile ile 9.292,27 TL hasar bedeli, 10.000,00 TL değer kaybı tazminatı olmak üzere toplam 19.292,27 TL’nin (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 15.500,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalı sigorta şirketi yönünden 26/07/2018 tarihinden itibaren, davalılar… ve … yönünden 09/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; davacının zararının davadan önce 26/07/2018 ve 17/08/2018 tarihlerinde yapılan ödemeler ile (toplam 25.000,00 TL) karşılandığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kaldı ki kalan limitin 8.000,00 TL olduğunu mahkemece limit üzerinde karar verildiğini, hükme esas alınan raporun karar vermeye elverişli olmadığını, ayrıca aracın 2. el ve eski model olması ve hasarın aracın plastik aksamı ve vidalı parçalarında oluşması nedeniyle araçta değer kaybı oluşmasının da mümkün olmadığını belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı ve değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalılardan sigorta şirketi vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Zarar gören aracın yaşı ve modeli nazara alındığında davaya esas kaza sonucu oluşan hasar nedeniyle aracın değer kaybına uğradığı açık olup bu zararın istenmesinde ve hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yargıtay 17.Hukuk (kapatılan) Dairesi’nin yerleşik içtihatları dikkate alınarak kaza tarihindeki serbest piyasa koşullarına göre vasıtanın kazadan önceki rayici ile onarım sonrası değeri arasındaki farkın araç değer kaybı olarak belirlenmesi gerekmekte olup, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer kaybı hesabının Genel Şartlardaki hükümler uyarınca ve serbest piyasa koşullarına göre iki ihtimalli olarak hesaplandığı anlaşılmaktadır.
Kural olarak araçta meydana gelen “değer kaybı”; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle önceki kazalar araştırılarak niteliği ve etkisi göz önüne alınarak, tartışılarak hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, modeli, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki tamir edilmiş halinin rayiç değeri tespit edilip, bu iki miktar arasındaki azalmadan ibarettir. Daha somut bir ifade ile aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriteri esas alınmalıdır (Yargıtay 17. HD’nin 2016/16876 E – 2017/12161 K sayılı, 27/12/2017 tarihli ve 2015/5301 E – 2017/11098 K sayılı, 28/11/2017 tarihli kararları). İlk derece mahkemesi tarafından da bilirkişi raporundaki bu ihtimale göre yapılan hesap esas alınarak karar verilmiş olup, hükme esas alınan rapor usul ve yasaya uygun olduğundan davalının buna yönelik istinafı yerinde görülmemiştir.
Davalının poliçe limitini aşar şekilde karar verildiğine yönelik istinafı yönünden;
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden ve tarafların da kabulünde olduğu üzere, davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce 27/07/2018 tarihinde 17.500TL ve yargılama sırasında 17/08/2018 tarihinde 7.500TL olmak üzere toplam 25.000TL ödemenin yapıldığı sabit olup, ödemenin her aşamada nazara alınması gerektiğinden, davalı şirketin poliçedeki toplam limitinin 33.000TL olmasına göre kalan limitin 8.000TL olduğu, sigorta şirketinin kalan sorumluluk bedelinin de bu miktar olduğu açık iken mahkemece yanılgılı değerlendirme ile sigorta şirketinin 15.500TL ile sınırlı olmak üzere sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiş, davalı şirketin buna yönelik istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve düzeltilerek kararın sigorta şirketi haricindeki davalılarca istinaf edilmemiş olması nedeniyle usulü kazanılmış haklar korunarak yeniden esas hakkında aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/12/2019 gün ve 2018/575 Esas-2019/1098 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Buna göre HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca yeniden esas hakkında düzelterek karar verilmesi gerektiğinden;
1-Davanın kısmen kabulü ile 9.292,27 TL hasar bedeli, 10.000,00 TL değer kaybı tazminatı olmak üzere toplam 19.292,27 TL’nin (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 8.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalı sigorta şirketi yönünden 26/07/2018 tarihinden itibaren, davalılar… ve … yönünden 09/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 1.317,85 TL (davalı sigorta şirketi açısından 546,48 TL ile sınırlı olmak üzere) nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 328,37 TL harç ve 43,00 TL tamamlama harcı toplamı 371,37-TL’nin mahsubu ile eksik olan 946,48 TL’nin (davalı sigorta şirketi 175,18 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 328,37 TL peşin harç, 43,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplamı 371,37 TL’nin (davalı sigorta şirketi 191,97 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 245,90 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı, 650,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 931,80 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 827,35 TL’sinin (davalı sigorta şirketi 343,01-TL ile sınırlı olarak) davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına kabul miktarına göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 md uyarınca, davalılar … Sigorta A.Ş. ve… yararına red miktarına göre hesaplanan 1.935,61 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren bu davalılara verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
İSTİNAF YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan 330,00 TL nispi istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
2-Davalı … Sigorta AŞ. tarafından yapılan toplam 40,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalı sigorta şirketine verilmesine,
3-Kararın tebliği ve harç iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.