Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/384 E. 2022/427 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/03/2020
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 16/11/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 13/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … … A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 05/04/2015 tarihinde meydana gelen kazada, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacının aracına çarpması sonucunda davacıya ait aracın hasar gördüğünü ve aracın kullanılamaması nedeniyle davacının zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile dava değerini araç hasarı için 6.750,00 TL, araç mahrumiyeti için 450,00 TL olarak arttırmıştır.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde; davalı sigortanın davacının kanıtlanan gerçek zararından sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu, tazminat talebinin ödeme yapılarak karşılandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve …; davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 6.750,00 TL hasar bedelinin davalı … şirketi 04/05/2015, diğer davalılar 05/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olmak üzere davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 450,00 TL araç mahrumiyet zararının davalılar … ve …’ndan 05/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı … … A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … … A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, çelişkili kusur durumunun varlığı ve denetime elverişsiz raporun hükme esas alınmış olmasının yerinde olmadığını,hükme esas alınan bilirkişi raporunda araç rayiç bedelinin fahiş belirlendiğini, araç rayiç bedelinin, amortisman ve hurda tenzili ile birlikte değerlendirilerek tespit edilmesi gerektiğini, parça bedelleri ve sarf edilmesi gereken işçilik bedellerinin fahiş belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan … vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı ve araç mahrumiyet bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kabulüne dair verilen karar, davalı … … A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf eden davalı … … A.Ş. vekilinin kusur raporuna yönelik istinafı yönünden;
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 05/04/2015 günü sürücü…’in, sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyri sırasında sürücü …’nun sevk ve idaresindeki araç ile çarpışması, çarpışmanın etkisi ile sağa doğru savrulurken sağındaki şeridinde düz seyreden …. plakalı aracın sol arka yan plakalı aracın sol arka yan kısmına, yine sağda düz seyreden sürücü Selamettin Kaçar’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ise sol yan kısmına çarpması, çarpışmanın etkisi ile …. plakalı aracın sol şerit üzerinde orta refüje sürterek duruşa geçmesi,….. plakalı aracın sağda yol direğine ve sağ yanında istinat duvarına çarpması ile meydana gelen kazada sürücü… ve sürücü …’nun kural ihlallerinin görüldüğünün belirlendiği, mahkemece Makine Mühendisi bilirkişiden alınan rapor uyarınca kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsü …’nun %25 oranında, davacı araç sürücüsü…’in %75 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, tarafların rapora itirazı üzerine mahkemece üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan 06.11.2017 tarihli rapor uyarınca, davalı araç sürücüsünün solunda seyreden davacı sürücünün ani şerit değişikliği nedeniyle alabileceği herhangi bir tedbir bulunmadığından kusursuz olduğu, davacının ise kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunun belirlendiği, mahkemece İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan alınan 21.01.2020 tarihli raporda,olay anındaki CD dökümü incelendiğinde, davalı sürücünün ön ileri hareket alanını yeterince kontrol etmediği sol şerit üzerinde aracın ön kaputu açılması nedeniyle duran davacıya ait araca çarpması neticesi kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunun belirlendiği, Ankara Batı 10.ASCM’nin 2016/213 Esas nolu dosyasında yapılan yargılamada sanık… hakkında her ne kadar ‘Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma’, ‘Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma’ suçlarından TCK 179/2-3, 89/1, 53/6 maddeleri gereğince cezalandırılması talebi ile kamu davası açılmış ise de, TCK 44 maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralları gereğince sanığın eyleminin tek suçu oluşturduğu anlaşılmakla, TCK 89/1 maddesi uyarınca eşit derecede kusurlu olduğu göz önünde tutularak takdiren alt sınırdan Taksirle Yaralama suçundan hüküm kurmak suretiyle TCK’nın 61/1 maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, sanığın güttüğü amaç ve sait dikkate alınarak eylemine uyan TCK’nın 89/1. maddesi gereğince takdiren 3 ay adli para cezası ile cezalandırılmasına, ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan dosyada hükme esas alınan ATK raporu uyarınca Sanığın 1,41 promil alkollü olduğu halde, alkolün etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek şekilde seyir halinde olduğu sırada aracının arızalanarak soldan birinci şerite geçerek durması nedeniyle müşteki …’nun sevk ve idaresindeki araçla, yola gereken dikkatini vermediği, olay mahalline geldiğinde, aracın kaputunu kapatmak için tehlikeli bir şekilde sol şerit üzerinde duran, dörtlü ikazları yanan sürücü sanığın otomobiline tehlikeli bir şekilde yaklaşıp, arkadan çarpması sonucu trafiğe gereken dikkat ve özeni göstermediğinden her ikisinin de eşdeğer kusurlu olduklarının belirlendiği, mahkemece anılan kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeden davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunun kabulü ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeden karar verilemez.
Eldeki davada, kazanın oluşuna ilişkin olarak taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğu gibi, mevcut kusur bilirkişisi raporlarında da farklı oluş kabulleri yer almaktadır. Mahkeme tarafından, oluşa ilişkin farklı değerlendirmelere ve taraflar arasındaki bu konuda olan uyuşmazlığa rağmen, oluşa ilişkin olarak deliller toplanmadan, ceza dosyasında yer alan kusur raporu getirtilip anılan dosyadaki deliller değerlendirilmeden ve kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeksizin hüküm kurulmuştur. Ancak, dava konusu kazadaki oluşa ilişkin belirleme, davacı ve davalı tarafların kusur durumlarını büyük oranda değiştirebileceğinden, belirlenecek tazminat miktarını da aynı şekilde etkileyeceği sabit olup, bu yönde inceleme yapılmaksızın karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenlerle, Ankara Batı 10.ASCM’nin 2016/213 Esas nolu dosyası muhteviyatı öncelikle dosyaya kazandırılmalı, o dosyadaki deliller de mahkemece değerlendirilmeli, kusur raporları arasındaki çelişki giderilecek şekilde İstanbul ATK Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonundan alınacak kusur raporunu takiben kazadaki kusur durumu duraksamaya mahal vermeyecek şekilde belirlenerek gerektiğinde usuli kazanılmış hakların korunmasıyla hesap bilirkişisinden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Açıklanan nedenlerle, uyuşmazlığın temelini oluşturan ve davacının talep edebileceği tazminat miktarını belirleyecek esaslı unsurlardan olan kusur durumuna ilişkin olarak ceza dosyası dosyaya kazandırılıp o dosyadaki deliller değerlendirilmeden, kabule göre de, kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiş olması HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereği delillerin toplanmaması şeklinde kabul edilerek, davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına, sair istinaf nedenleri incelenmeksizin, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 06/03/2020 tarihli 2015/521 Esas – 2020/224 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA, istinaf eden vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde harcı yatıran tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-İİK’nın 36.maddesi gereğince, Elmadağ İcra Dairesinin 2020/664 Esas sayılı dosyasına yatırılan 23.000,00 TL bedelli teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 16/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.