Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/268 E. 2022/343 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/268
KARAR NO : 2022/343

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2020
NUMARASI : 2017/729 Esas 2020/138 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 22/11/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı …. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesi ile, 10.08.2017 tarihinde, davalı … şirketi tarafından sigortalı aracın tam kusurlu olarak davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının ağır şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş,ıslah dilekçesi ile 27.701,96 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.663,44 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 31.365,40 TL maddi tazminatın poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 16/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın kabulü ile; 27.701,96-TL kalıcı iş göremezlik, 3.663,44-TL geçici iş göremezlik tazminatının 17/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş,karar davalı …. vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; davadan önce usulüne uygun şekilde sigorta şirketine başvuru yapılmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, geçici maluliyetten kaynaklı maddi tazminat talepleri ve buna bağlı olan tedavi masraflarının teminat kapsamında olmadığını, zararın meydana gelmesinde davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, davalı şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu tutulabileceğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 10.08.2017 günü sürücü …’in, sevk ve idaresindeki aracı ile seyri sırasında kavşağa geldiği esnada, kendisine göre yolun sağ tarafından sol tarafına karşı yöne geçmeye çalışan yaya …’a çarpması neticesi yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği, trafik kazası sonucu yaya …’ın yaralandığı,yayanın yoğun bakımda tedavisi devam ettiğinden ifade veremediği, bu sebeple araç sürücüsünün beyanı esas alınarak kusurlamanın belirlendiği, yayanın sonradan vereceği ifade ve görgü şahitleri çıkması durumunda kusur oranının değişebileceği belirtilerek, sürücünün ve yayanın kural ihlali bulunduğunun belirlendiği,mahkemece alınan 26/01/2020 tarihli bilirkişi raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsü …’in % 30 oranında kusurlu olduğu, yaya …’ın % 70 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği,kazaya ilişkin Ankara 31.AsCM’nin 2018/18 Esas nolu dosyasında yapılan yargılamada alınan ATK raporunda her ne kadar kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusursuz yayanın kusurlu olduğu belirlenmiş ise de mahkemece toplanan delillerin değerlendirilmesinde,sanığın, idaresindeki aracıyla kavşak mahalline yaklaştığı sırada sollama yapılmasının yasak olmasına rağmen önündeki araçları sollamak için hızlanarak sol şeride geçip, meskun mahal hız sınırları üzerinde seyrederek sağdan sola doğru karşıya geçmekte olan katılana sol şeritte ve kavşak içinde çarparak adli raporda belirtildiği şekilde yaralanmasına neden olduğu olayda tali derecede kusurunun bulunduğunun kabulü ile sanık …’in adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,kararın kesin olduğu, kaza yapan aracın ZMM sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsar şekilde davalı … şirketi tarafından tanzim edilmiş olduğu,mahkemece Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan rapor uyarınca kaza neticesi davacının yaralanmasına bağlı özür oranının %33 olduğu,davacının 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, 2 ay süresince başka birinin yardımına ihtiyacı olduğunun belirlendiği, mahkemece alınan 26/01/2020 tarihli bilirkişi raporu uyarınca, davacı lehine 3.663,44 TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 27.701,96 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 31.365,40 TL tazminat hesaplandığı,mahkemece anılan raporların hükme esas alınmasıyla yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, hükme esas alınan kusur raporu uyarınca, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün % 30, davacı yayanın % 70 oranında kusurlu olduklarının anlaşılmasına,hükme esas alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı,olayın oluşu ve ceza yargılamasında kabul gören kusur durumu ile uyumlu bulunmasına,davacının kaza neticesi yaralanmasına bağlı özür oranının %33 olduğu,davacının 9 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, 2 ay süresince başka birinin yardımına ihtiyacı olduğunun belirlenmesine,davadan önce davacı tarafça usulüne uygun şekilde davalı … şirketine başvuru yapılmış olması nedeniyle dava şartının yerine getirilmiş ve temerrüdün mahkemece doğru şekilde belirlenmiş olmasına,kazanın meydana gelmesinde davacının müterafık kusuru bulunmadığının,olayın oluşunda asli kusurlu olması nedeniyle hesaplanan tazminattan kusuru oranında indirim yapılmış olduğunun anlaşılmasına,geçici işgöremezlik tazminatının davalı … şirketinin teminatı kapsamında olmasına,aracın hususi araç olması nedeniyle mahkemece hükmedilen tazminata yasal faiz işletilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına,hesap raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına göre HMK 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı ….tarafından yatırılması gereken 2.142,57 TL istinaf başvuru ve karar harcından peşin yatırılan 535,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.606,92 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine
4-Davalı ….tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Başkan …


Üye


Üye


Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.