Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1513 – 2023/1487
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1513
KARAR NO : 2023/1487
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2021
NUMARASI : 2019/618 Esas – 2021/721 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 15/11/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 05/12/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı sigorta vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 26.07.2019 tarihinde davalı şirket tarafından sigortalanan aracın yapmış olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici-sürekli bakıcı gideri tazminatı ve 4.300,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 4.500,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 389.800,00 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacının kaza tarihinde üniversite öğrencisi olduğu, gelir getirici bir işte de çalışmadığından davacı yararına geçici iş göremezlik zararının oluşmadığı, aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda, olayda hatır taşımacılığına dair indirim uygulansa bile zararın her halükarda poliçe limitinin üzerinde olduğu, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı talebine yönelik olarak davalı sigorta şirketinin kazanın meydana geldiği tarihteki poliçe limiti olan 390.000,00 TL ile sorumlu olduğu gözetilerek davanın kısmen kabulüne, geçici iş göremezlik tazminat talebinin reddine,389.800,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 100 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 389.900,00 TL tazminatın 19/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hükme karşı davalı sigorta vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı Sigorta vekili istinaf dilekçesinde; davanın açılmasından önce davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvurulmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, mahkemece kusur raporu alınmadan hüküm verilmiş olmasının yerinde olmadığını, tazminat hesabında TRH 2010 yaşam tablosu ve %1.8 teknik faiz uygulaması gerektiğini, olayda hatır taşıması ve davacının müterafik kusuru bulunduğunu, hükmedilen tazminattan önce davacının emniyet kemeri takmaması sebebiyle müterafik kusur indirimi, daha sonra ise hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiilden kaynaklanan davalarda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Davacı ancak gerçekleşen zararını talep edebilir.
Tazminatın kapsamını belirleme biçimi ve tazminattan yapılacak indirimler ve sıralaması TBK 51 ve 52. maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK 51. maddesine göre hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Hakim tarafların kusur durumunu dikkate alarak tazminatın kapsamını belirledikten sonra Yargıtay kararlarında yerleşmiş olduğu üzere tazminattan hatır taşıması/müterafik kusur indirimi yapılarak nihai zarar ve ödenmesi gereken tazminat belirlenecektir.
Somut olayda kaza tarihinde davacının, içinde bulunduğu araçta hatır için taşınmakta olduğu ve kazaya ilişkin savcılık soruşturma evrakları ve ceza dosyasındaki delillerin değerlendirilmesinden, davacının kaza sırasında aracın sağ ön koltuğunda oturmakta olduğu ve kaza neticesi araç dışına fırladığı gözönüne alındığında, araçta emniyet kemeri takmadan seyahat ettiği ve bu suretle zararın meydana gelmesi ve artmasında, davacının hatır için taşınması yanında, müterafik kusurlu da olduğu, davalı vekilinin süresi içinde sunduğu cevap dilekçesi ile hatır taşıması itirazında da bulunduğu, buna mukabil mahkemece, davacının gerçek zararının alınan aktüer bilirkişi raporuyla belirlendiği, buna göre davacının 505.897,38 TL sürekli göremezlik zararı ve 5.116,80 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 511.014,18 TL zararının bulunduğu,5.116,80 TL’lik geçici bakıcı gideri alacağı tedavi giderlerine ilişkin limite dahil olmakla bu kısma ilişkin poliçe limitinin aşılmasının sözkonusu olmadığı bununla birlikte 505.897,38 TL’lik kalıcı işgöremezlik tazminatının 390.000,00 TL’lik poliçe limitini aştığı, mahkemece dava konusu olayda hatır taşıması bulunmakla birlikte hatır taşıması indirimi olarak % 20 oranında indirim yapılsa dahi poliçe limiti olan 390.000,00 TL’lik meblağa ilişkin hüküm verilebileceği gerekçesiyle hatır taşıması indiriminin uygulanmadığı, davacının müterafik kusuru hususunun ise hiç tartışılmadığı anlaşılmıştır. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, mahkemece dosyanın yeniden ele alınarak, hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporu ile belirlenen 505.897,38 TL’lik kalıcı işgöremezlik tazminatından %20 hatır taşıması indirimi ve akabinde %20 müterafik kusur indirimi yapılmasıyla (ve 390.000,00 TL’lik poliçe limiti de aşılmadan) oluşacak sonuca göre karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, davalı vekilinin sair itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 15/11/2021 tarihli, 2019/618 Esas – 2021/721 Karar sayılı kararın, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Kararın kaldırılma sebebine göre, davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden davalıya iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İİK’nın 36. maddesi gereğince Ankara 11. İcra Dairesinin 2021/18650 Esas sayılı dosyasına yatırılan 600.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun yatırana iadesine,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan
Üye
Üye
Katip
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.