Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1430 E. 2023/1558 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1430 – 2023/1558
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1430
KARAR NO : 2023/1558

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2021
NUMARASI : 2021/412 Esas – 2021/836 Karar

DAVACI
VEKİLİ
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

KARAR TARİHİ : 29/11/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 30/11/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından davalıya ait … plakalı aracın ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, 18/08/2020 tarihinde sürücünün işbu araç ile Ankara ili Çankaya ilçesinde Gazi Hastanesi önüne geldiği sırada önünde seyreden … idaresindeki … plakalı araca çarpması ve bu aracın da park halinde olan … plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, meydana gelen zarar için tespit edilen toplam 23.103,00-TL bedelin 26/11/2020 tarihinde müvekkili şirket tarafından ödendiğini, ancak daha sonradan sigortalı araç sürücüsünün kaza sonrasında olay yerini terk ettiğinin tespit edildiğini, alkol raporunun eksik olması sebebiyle rücu hakkına sahip olunduğunu, alacağın tahsili için Ankara 15. İcra Müdürlüğü’nün 2021/3002 Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibine geçildiğini, borçlunun takibe itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkiline ait 06-T-0097 plakalı aracın kazaya karışmadığını, müvekkiline ait aracın tek taraflı kaza yaptığını, aracın kayganlaşan zeminde sürücünün aracın hâkimiyetini kaybederek bariyerlere çarparak savrulduğunu, sürücü yaralandığından olay yerine ambulans geldiğini, aracın Polisler tarafından çektirildiğini, trafik kaza zaptının sürücünün ambulanstayken düzenlendiğini, baygın haldeki sürücünün yokluğunda olay yerinden kaçtığının tutanağa yazıldığını, sürücünün tanık olarak dinlenmesini talep ettiklerini, kazaya ilişkin görüntüleri içeren cd kaydını sunacaklarını, sürücüsü ve sahibine sigorta şirketi tarafından yönlendirilmiş talep olmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, 18.08.2020 tarihinde düzenlenen kaza tespit tutanağına göre, sigortalı … plakalı aracın firari sürücüsünün bilinmeyen bir nedenle aracının kontrolünü kaybederek kaza yerinden ayrılmış olduğu kazada %100 oranında kusurlu olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından zarar görene 26.11.2020 tarihinde 23.103,00 TL ödendiğine dair dekont sunulduğu, davacı tarafından düzenlenen trafik sigortası poliçesinde sigortalının davalı olduğu ve kaza tarihini kapsayan dönem için teminat sağlandığı, trafik sigortası genel şartlarında düzenlendiği gibi bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi durumunda davacı trafik sigorta şirketinin 3. kişiye ödediği zararı sigorta ettireninden rücuen talep etme hakkı doğduğu, kaza sonrası taraflar arasında anlaşma sağlanmadan ve trafik polisini beklemeden olay yerinden ayrıldığı anlaşıldığından bu durumun yasa, yönetmelik ve sigorta genel şartlarındaki “zorunlu” hallerden birisi olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle davacının sigortalısı olan davalıya rücu edebileceği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 05.12.2021 tarihli raporda, davalıya ait … plakalı araç firari sürücüsünün trafik kazasının meydana gelmesinde 2918 sayılı KTK’nın 52/b. ve 81/a-b-c-d. maddeleri kural ihlalleri ile %100 oranında kusurlu olduğu ve sigorta şirketinin icra takip tarihi itibariyle 23.103,00 TL asıl alacak ve 923,80 TL faiz olmak üzere toplam 24.026,80 TL talep edebileceğinin bildirildiği, bilirkişi raporu doğru verilerle teknik açıklamalar ile düzenlenmiş olduğundan hükme esas alındığı, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, belirlenen zararın rücuen tahsiline ilişkin miktar likit olduğundan icra inkar tazminatı isteminin kabulüne, dava konusu icra takibinde davacının kötüniyeti sabit olmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle; “Davanın KISMEN KABULÜNE, Ankara 15. İcra Dairesi’nin 2021/3002 Esas sayılı icra dosyasında takibe yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 23.103,00 TL asıl alacak ve 923,80 TL işlemiş faiz olmak üzere asıl alacağı takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile takibin devamına fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağın %20 si olan 4.620,06 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dava konusu icra takibinde davacının kötüniyeti sabit olmadığından davalının yasal koşulları bulunmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı Birol Özçelik vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilin aracının tek taraflı olarak kaza yaptığını, kazanın oluşunu gösteren CD görüntüleri, tanıklar ve mobese kayıtlarını delil olarak gösterdiklerini, mahkemenin, ön inceleme duruşmasında verdiği ara kararda, dosyayı bilirkişi heyetine sevk ederken CD görüntülerinin incelenmesini istediğini, tanıklar için ”bu aşamada reddine” kararını verirken, MOBESE kayıtları delili için hiçbir karar vermediğini, bilirkişilerin, CD incelemesinde, ”trafik kazasının karıştığı tek taraflı olduğu ve trafik kazasına başkaca aracın karışmadığı belirlenmiştir.” tespitinde bulunduklarını, bilirkişilerin, aracın plakasını-sürücüsünü-yolda su olup olmadığını-kazanın hangi karayolunda olduğunu CD görüntülerinden tespit edemediklerini belirttiklerini, bunun üzerine bilirkişiler raporlarını trafik kaza tutanağına göre hazırladıklarını, kazanın tek taraflı olduğunun kanıtlanabilmesi için, CD görüntülerinin yeterli olmadığının bilirkişi raporunda belirtildiğini, bu durumda, tanık ve mobese kayıtları delillerinin toplanması gerekirken, yerel mahkemenin delillerin toplanması talebini reddetmesi ve karar vermiş olmasının usul ve yasaya uygun olmadığını, savunma hakkının ihlal edildiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava zorunlu mali mesuliyet sigortacısının kendi akidine karşı, trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi ile ilgili giriştiği icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kanuni gerektirici sebeplere, TMK’nın 7. maddesinde, resmi senetlerin belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturacağının açıklanmasına, yine, HMK’nın 204/2. maddesinde, yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun düzenledikleri belgelerin aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağının belirtilmesine, kaza tespit tutanağında kaza görüntüsünün sabit MOBESE kayıtlarından kayıt edildiğinin yazılmasının ve MOBESE kayıtlarının uygulamada 30 gün süreyle saklanıyor olmasının ve kaza tespit tutanağının aksinin ispat edilemediğinin anlaşılmasına göre ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 1.641,28 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 395,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.245,98 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 29/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.