Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1338 E. 2023/1333 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi Esas-Karar No: 2022/1338 – 2023/1333
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1338
KARAR NO : 2023/1333

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2021
NUMARASI : 2020/595 Esas 2021/893 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 25/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/11/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı sigorta vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; 25.03.2017 tarihinde davalıya ZMMS sigortalı ve dava dışı kişinin idaresindeki aracın müvekkili …’a çarpması sonucunda araç dışı yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davacının hiçbir kusurunun bulunmadığını, kaza sebebiyle müvekkil …’ın ağır şekilde yaralandığını ve sol bacağı diz kapağı altından kesildiği, müvekkilinin uğramış olduğu bedensel zarar neticesinde protez bedeli, tamir ve bakım giderlerinin sağlık giderleri teminatı kapsamında sigorta şirketince karşılanması gerektiğini belirterek, kısmi dava olarak şimdilik 100TL protez bedeli, 100TL protez tamir bedeli ve 100TL protez bakım masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile 105.300,00-TL protez bedeli, 105.300,00-TL protez tamir ve bakım bedeli olmak üzere 210.600,00-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından aynı taleplerle İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/605 Esas sayılı dosyasında dava açılmış olduğunu, o dosyada sulh olunduğunu, davacıya ekli ibraname uyarınca sulh olunup tazminat ödenmesi gerçekleştirildiğini, sulh uyarınca başvuranın davasından feragat etttiğini, feragatın kesin hüküm doğurduğunu, kesin hüküm nedeniyle davanın reddi gerektiğini, tazminat hesaplanmasının aktüer sıfatına sahip bilirkişiler tarafından ZMMS genel şartları çerçevesinde yapılması gerektiğini, geçici bakıcı gideri ve geçici işgöremezlik tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, hesaplamada TRH-2010 mortalite tablosu esas alınması gerektiğini, davacıların ceza yargılaması sırasında şikayetlerinden vazgeçmeleri ya da uzlaşma bildirimlerinin mahkemece ceza dosyasından araştırılması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 25/03/2017 tarihinde davacı küçük …’ın karşıdan karşıya geçmek için kontrolsüz şekilde, gelen aracın hızını dikkate almadan ve araç sürücüsüne yol üzerinden geçiş hakkını vermeden araç yoluna girdiği, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün de seyir halinde iken dikkatini yola vermediği, hızını mahal şartları ve yol özelliklerinin de dikkate alınarak kontrollü şekilde seyrine özen göstermediği, istikametine göre sağ taraftan yola giren davacı yayaya tedbirsizce çarptığı, Cizre Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/2612 soruşturma dosyası, taraflar açısından eldeki dosya yönünden kesin delil teşkil eden İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/605 E., 2019/414 K. sayılı dosyası, bu dosya içerisinde bulunan ve itibar edilen kusur raporu, ortopedik değerlendirme içerir bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğinden, kazada davacı küçük …’ın %70 oranında, sigortalı araç sürücüsünün ise %30 oranında kusurlu bulunduğu, küçük …’ın bacağının dizinin altından kesildiği hayatı boyunca protez kullanmak zorunda olduğu, amputasyon seviyesine göre davacının daimi protez kullanmak zorunda olması nedeniyle ömrü boyunca Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararının protez bedeli olarak 105.300,00 -TL, protez tamir ve bakım bedeli 105.300,00 -TL olmak üzere 210.600,00-TL olduğu, taraflar arasındaki İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/605 E,2019/414 K dosyasında iş gücü kaybı yönünden yapılan ibranın protez bedeli ve bakım giderlerini kapsamadığı, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/605 E,2019/414 K ilamının taraflar açısından bu davadaki talep yönünden kesin hüküm oluşturmadığı anlaşıldığından yapılan ıslah da dikkate alınarak, davanın kabulü ile, 105.300,00-TL protez bedeli, 105.300,00-TL protez tamir bedeli olmak üzere 210.600,00-TL’nin 01/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; protez bedeli talebinin karayolları trafik kanunu uyarınca SGK sorumluluğunda olduğunu, iş bu davaya konu hukuki olay sebebiyle davalı şirket aleyhinde daha önce İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/605 Esas sayılı dosyasında açılan davada, taraflarca akdedilen sulh protokolü ile davacının tüm maddi zararlarının karşılandığını, huzurdaki davanın kesin hüküm sebebi ile dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, ıslah edilen miktarın zamanaşımına uğradığını, davalı şirket temerrüde düşmediğinden faiz talebinin reddi gerektiğini, ıslah edilen bölüme ıslah tarihinden faiz işletilmesi gerektiğini, faizin türünün yasal faiz olması gerektiğini belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle, protez giderinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kabulüne dair verilen karar, davalı sigorta vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi davacının protez bedellerinden SGK’nın sorumlu olduğunu ileri sürmüş ise de; kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. (Ek cümle: 04/04/2015-6645/60 md.) Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez.” düzenlemesi yapılmıştır.
2918 sayılı KTK.nın 98. maddesi 25/02/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde değişiklik yapılması hakkındaki Kanun’un 59. maddesi ile değiştirilerek “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır…” şeklindeki düzenleme 04/04/2015 tarihli 6645 sayılı Kanun’un 60. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 inci maddesinin birinci fıkrasına kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın ibaresinden sonra gelmek üzere “genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde” ibaresi ve “Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez.” cümlesi eklenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’na göre Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası yaptırmak zorunludur.
Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, poliçe primini ödeyen işleten ile sorumluluğunu üstlendiği sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş, 6111 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 25/02/2011 tarihinden itibaren 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiş bulunmaktadır. Buna karşın bu madde kapsamında olmayan tedavi giderlerinden ve belgesiz tedavi giderlerinden Sosyal Güvenlik Kurumu sorumlu olmayıp, sigorta şirketinin, hesaplanan işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
Davacının protez ihtiyacı ile ilgili tedavi giderleri henüz yapılmamış tedavi giderlerinden olup ileride yapılacak protez giderlerine ilişkin olup, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada kaza tarihinde yürürlükte bulunan KTK’nın 98. maddesi kapsamında SGK’nın sorumlu olduğu miktarlar mahsup edilerek bakiye tedavi giderlerine göre hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda hesaplanan miktarın SGK’nın SUT kapsamında olmayan giderler çerçevesinde değerlendirilmiş olması nedeniyle söz konusu giderler 2918 sayılı yasanın 98. maddesinde belirtilen sağlık hizmet bedeli ve tedavi giderlerinden olmadığından SGK’nın sorumluğunda olmayıp işleten, sürücü ve trafik sigorta şirketinin sorumluluğu devam ettiğinden davalı sigorta şirketinin hesaplanan protez giderlerinden sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davadan önce davalıya usulüne uygun olarak ve sağlık raporları da dahil olarak gerekli belgelerle başvurulduğu anlaşıldığından davalının temerrüdünün gerçekleştiği, temerrüt tarihinden faize hükmedilmesi koşullarının oluştuğu, ıslah tarihi itibarıyla ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı, talebin haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle talep halinde ıslah edilen bölüme de temerrüt tarihinden faiz işletilebileceği ve bu kapsamda zaten tazminatlar için yasal faiz işletilmesine karar verildiği, taraflar arasındaki İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/605 E. 2019/414 K. sayılı dosyasının tarafları aynı ise de dava konusunun aynı olmaması nedeniyle kesin hüküm şartlarının oluşmadığı ve bu dosyada geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı yönünden yapılan ibranın protez bedeli ve bakım giderlerini kapsamadığı anlaşıldığından, davalının tüm istinaf sebeplerine itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olarak verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı Sigorta vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalıdan alınması gereken 7.193,04-TL nispi istinaf karar ve ilam harcı olup, peşin alınan toplam 3.597,00-TL’ nin mahsubu ile bakiye 3.596,04‬-TL’nin davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf eden tarafca yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf eden tarafca yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili, iadesi ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 25/10/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.