Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1319 E. 2023/1470 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi Esas-Karar No: 2022/1319 – 2023/1470
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1319
KARAR NO : 2023/1470

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2021
NUMARASI : 2018/428 Esas 2021/567 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 15/11/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 15/11/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalılardan … sevk ve idaresindeki … üzerine kayıtlı … plakalı araç ile Sabancı Bulvarı, Ümitköy istikametine çıkış yapmak istediği sırada aracın hakimiyetini kaybedip, gidiş istikametinin tersine dönerek müvekkili …’ın kullandığı … plakalı araca çarptığını, bu kaza neticesinde müvekkillerinin yaralandığını, kaza ile ilgili Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı 2017/14651 Hazırlık numaralı dosya ile soruşturma başlatıldığını, soruşturma neticesinde davalı sürücü hakkında Ankara Batı 2. Asliye Ceza Mahkemesi 2017/896 E.sayılı dosya ile dava açıldığını, açılan davada alınan bilirkişi raporunda davalıların asli kusurlu olduğu müvekkillerinin ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, davalı … sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, kaza nedeniyle vücutlarında kırıklar oluşan müvekkillerinin hayatlarını idame ettirebilmek için başka birinin bakımına ihtiyaç duyduklarını, bu kırıklar sebebiyle vücutlarında kalıcı sakatlık kalıp kalmayacağının belli olmadığını, müvekkili …’ın kazanın meydana geldiği tarihte … A.Ş’de şoför olarak çalıştığını, kaza nedeniyle işine gidemediğini, aylık ücretini de alamadığını, olay sonrasında müvekkillerinin yaralanmaları nedeniyle yaşam kalitelerinin düştüğünü büyük acı ve ıstırap hissettiklerini, ruhsal ve bedensel dengelerinin bozulduğunu, tüm bu sıkıntıları madden karşılamak mümkün olmasa da en azından bu sıkıntılarım hafifletmek açısından müvekkilleri için manevi tazminat talep hakları doğduğunu belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere şimdilik; bakıcı giderleri için; 100-TL, geçici iş göremezlik için;100-TL, sürekli iş göremezlik için;l00-TL olmak üzere toplam 300-TL maddi tazminat ile davacılardan … için 10.000-TL, … için 10.000-TL, … için 5.000-TL, … için 5.000-TL olmak üzere toplam 30.000-TL manevi tazminat olmak üzere toplam; 30.400-TL maddi ve manevi tazminatın olay tarihinden başlamak üzere ticari avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen(Sigorta şirketinin poliçe ve Trafik Sigortası Genel Şartları çerçevesince maddi tazminattan sorumlu tutulmasına) tahsiline masraf ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 24/02/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde, ıslah taleplerinin kabulü ile 400-TL olan maddi tazminat değerinin 37.652,09-TL’ye çıkarılmasına, olay tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline (Sigorta şirketinin poliçe ve Trafik Sigortası Genel Şartları çerçevesinde maddi tazminat yönünden sorumlu tutulmasına) karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 249291033836-5 numaralı, 06.05.2016-2017 vadeli ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, geçici iş göremezlik talepleri ve geçici bakıcı talepleri karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları kapsamında, sosyal güvenlik kurumu sorumluluğunda olduğundan davanın reddi gerektiğini, davacının ticari faiz talebinin hatalı olduğunu, davanın reddi talepleri asıl olmakla, maluliyet tazminatı hesaplamasında esas alınacak unsurların, genel şartlarda açıkça belirlenmiş olup, yapılacak hesaplamada genel şart hükümlerinin esas alınması gerektiğini, tarafların kusur durumları ile davacıların maluliyet durumlarının tespiti gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde, tarafların kusur durumlarının tespiti açısından rapor alınmasını talep ettiklerini, müvekkillerinin üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini ayrıca bu süreçte ödeme yaptıklarını, dava açılmadan önce müvekkili …’ın davacılar ile uzlaşma yoluna gitmek istediyse de davacıların yanaşmadığını, davacıların maluliyet durumlarının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre tespiti ile hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, davacıların bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik talepleri SGK’nın sorumluluğunda olduğundan müvekkillerinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının avans faizi talebinin yerinde olmadığını, dava dilekçesinin tebliğden itibaren yasal faiz ile sorumlu tutulabileceklerini, manevi tazminat tutarını etkileyecek özel hal ve şartların kararda dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ermiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, kusur yönünden yapılan değerlendirme ile Ankara Batı 2.Asliye Ceza Mahkemesi 24/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda davalının araç ile virajlı katılım yolunun sonuna seyir halindeyken kontrolü kaybedip sol şeride doğru kayması ve sol şerit üzerinden düz seyreden … plakalı aracın ön tarafları ile çarpışması sonucu kontrolden çıkarak dava dışı sağ şeritten seyir halindeki otobüse de çarparak etkin kusurlu olduğu kabul edilerek ve kaza tespit tutanağı ile aynı doğrultuda alınan kusur raporuna itibar edildiği, davacı …’ın kusursuz kabul edildiği, davacı … ile ilgili yapılan değerlendirmede tüm vücut engel oranının %4 olduğu, iyileşme süresinin 4 ay olduğu, başka birisinin geçici veya sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığının rapor edildiği, bakıcıya muhtaç olmadığı nazara alınarak bakıcı gideri tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği, başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0(yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği, başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, bu sürenin ilk 1 (bir) ayında başka birinin bakımına muhtaç olduğunun bildirildiği, … Yönünden; ATK 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen 30.09.2019 tarihli raporda; davacının, tüm vücut engellilik oranının %0( yüzde sıfır) olduğu tespit edildiğinden, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan herhangi bir maddi zararının bulunmadığından bu tazminat kaleminin reddine karar verilmesi gerektiği, … yönünden 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, bu sürenin ilk 1 (bir) ayında başka birinin bakımına muhtaç olduğunun bildirildiği, kaza tarihinde davacı …’ın 15 yaşında olduğu gelir getiren bir işte çalışmadığı, buna göre tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı bulunmadığı, geçici işgöremezlik zararı tazmin koşullarının oluşmadığından geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, davacı … yönünden 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0(yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği, başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, kaza tarihinde 4 yaşında olduğu gelir getiren bir işte çalışmadığı, buna göre tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı bulunmadığı anlaşılmış, efor kaybının ve buna ilişkin tazminat talebinin sürekli maluliyetin varlığı halinde göz önünde bulundurulması gerektiği, geçici işgöremezlik zararı tazmin koşullarının oluşmadığından geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik tazminat talebinin ve başka birinin bakımına muhtaç olmadığından maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilesi gerektiği, manevi tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesiyle; “Davacı … yönünden davanın geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminat kalemleri yönünden KABULÜNE, 6.733,92 TL geçici iş göremezlik ve 23.464,65 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 30.198,57 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi yönünden 23/06/2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, Davacı … yönünden bakıcı gideri tazminat talebinin REDDİNE, Davacı…’ın geçici iş göremezlik tazminatı talebinin KABULÜNE, 296,51 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi yönünden 23/06/2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, Davacı…’ın sürekli iş göremezlik talebinin REDDİNE, Davacı …’ın sürekli ve geçici iş göremezlik tazminat talebinin REDDİNE, b)Davacı …’ın bakıcı gider tazminatının KABULÜ İLE, 1.777,50 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi yönünden 23/06/2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, Davacı … hakkında açılan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminat talebinin REDDİNE, Manevi tazminat kalemi yönünden; davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, Davacı … için 5.000,00 TL, davacı… için 3.000,00 TL, davacı … için 2.000,00 TL, davacı … için 2.000,00 TL manevi tazminat talebinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, olay tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, manevi tazminat miktarının yetersiz olduğunu, davacı … yönünden bakıcı gideri tazminat talebinin reddine karar verildiğini, yerel mahkemece yapılan yargılamada müvekkilin sakatlık oranının tespiti açısından farklı hastanelerden raporlar alındığını, Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 12.12.2017 tarihli engelli sağlık raporunda; ….ortopedi muayenesinde sağ topukta hassasiyet ve topuk lateral hatta suture yerinde skartı doku izlendiği x-ray görüntülerinde kalkerusta implant izlendiği fizik tedavi heyet muayenesinde antaljik yürüyüş tespit edildiği şahsın vücut özür oranının %12 olduğu belirtilmiştir…” denildiğini, müvekkilde %12 oranında maluliyet tespit edildiğini, Adli Tıp Kurumu İstanbul İkinci Adli Tıp İhtisas Kurulu’nu Raporunda; mevcut belgelere göre; …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen 20.02.2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre; Kas iskelet Sitemi, Alt Ekstremite Sorunlarında Özürlülük, Tablo 3.11’e göre; %2 ve %5, Balthazard Yöntemi ile toplandığında %7, tablo 3.2’ye göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %4 (yüzdedört) olduğu, iyileşme (işgöremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği yönünde kanaat bildirildiği, Ankara Atatürk hastanesinin raporu dikkate alınmadan Adli Tıp Raporuna göre hesaplamaların yapılması ve bu hesaplamalara göre karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dosyada bulunan tüm raporlarda müvekkilin maluliyetinin olduğu, kaza nedeniyle ameliyat edildiği, topuğuna 8 adet çivi takıldığı, ayağının alçıya alındığı ve yatarak bu süreyi geçirdiğinin sabit olduğunu, bu durumda müvekkilin bakıma muhtaç kalacağının açık olduğunu, bu duruma rağmen yerel mahkeme’nin bakıcı gideri tazminat talebinin reddi yönündeki kararının hukuka aykırı olduğunu, müvekkil …’ın geçici ve sürekli iş görmezlik tazminat talebi yönünden reddine, bakıcı gideri tazminat talebi yönünden kabulüne karar verildiğini, …’a ait Adli Tıp Raporunda; ”…mevcut belgelere göre; …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, bu sürenin ilk 1 (bir) ayında başka birinin bakımına muhtaç olduğu oy birliği ile mütalaa olunur… denildiğini, dosyada bulunan Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 21.04.2017 tarihli genel adli muayene raporunda; …ortopedi kliniği tarafından yapılan muayenede sağ diz hareketlerinin ağrılı olduğu, x-ray sağ tribia üst üç kırığının olduğu bacağın atele alındığı.. müvekkilin olaydan dolayı ayağı üç yerden kırılmış, operasyonlar geçirmiş, ayağının uzun süre alçıda kaldığını, bu kırıklardan dolayı normal insanın bir iş yaparken harcayacağı efordan daha fazla efor sarfederek aynı işi yapacağının sabit olduğunu, buna rağmen müvekkilin sürekli ve geçici iş göremezlik talebinin reddi ile düşük miktarda belirlenen bakıcı gideri tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, …’ın geçici ve sürekli iş görmezlik tazminatı ile bakıcı gideri tazminatına ilişkin olarak ”…Davacı … hakkında açılan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik ile bakıcı gideri tazminat talebinin REDDİNE…” karar verildiğini, Adli Tıp Raporunda; Mevcut belgelere göre; …’ın 21.04.2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0(yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği, başka birinin bakımına muhtaç olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur. …müvekkil maluliyetinin olmadığı,1 hafta süre ile iyileşme süresinin uzayabileceği, bakıma muhtaç olmadığı yönünde kanaat bildirildiğini dosyada bulunan Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nce düzenlenen sağlık raporlarında müvekkilin maluliyet, iş göremezlik ve bakıma muhtaçlık süreleri Adli Tıp Raporundaki sürelerden daha fazla olacağının görüldüğünü, geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri tazminatının reddine ilişkin kararının hukuka aykırı olduğunu, davacı…’ın geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulüne, 296,51 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi yönünden 23/06/2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davacı…’ın sürekli iş göremezlik talebinin reddine karar verildiğini, Adli Tıp Raporunda; 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 7 (yedi) güne kadar uzayabileceği, başka birinin bakımına muhtaç olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur denildiğini, dosyada bulunan Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nce düzenlenen sağlık raporu içeriğine göre müvekkilin maluliyet, iş göremezlik ve bakıma muhtaçlık sürelerinin Adli Tıp Raporundaki sürelerden daha fazla olacağını gösterdiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacıların maluliyet durumunun tespiti için Ankara Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı ve Adli Tıp Kurumundan raporlar alındığı, raporlarda geçici iş göremezlik süresi ile bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığı hususlarında çelişkiler bulunduğu ve çelişkiler giderilmeksizin hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, raporlar arasında çelişki oluştuğu gözetilerek, mahkemece Adli Tıp Üst Kurulundan; kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre kaza nedeniyle davacılarda hangi arızalar nedeniyle ve hangi oranda maluliyet ve /veya geçici iş göremezlik oluştuğu ve bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığı konusunda, açık net, denetime elverişli ve dosyadaki maluliyet raporları arasındaki çelişkiyi giderecek nitelikte yeniden maluliyet raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve durumlar ışığında raporalar arasındaki çelişkiler giderilerek, sonucuna göre yeniden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma nedenine göre davacılar vekilinin sair istinaflarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/07/2021tarih, 2018/428 Esas – 2021/567 Karar, sayılı kararının HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
Kaldırma ve gönderme sebebine göre istinaf eden davacılar vekilinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
2-İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde yatıran tarafa iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacıların yaptığı yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-İstinaf eden davacıların yatırdığı istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın talep halinde yatırana iadesine,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.