Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1282 E. 2023/144 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1282 – 2023/144
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1282
KARAR NO : 2023/144

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2021
NUMARASI : 2021/462 Esas 2021/699 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

KARAR TARİHİ : 08/02/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 14/02/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya sigortalı aracın neden olduğu trafik kazası sonucu davacının desteği ve oğlu olan…’ın ölümü sonrası oluşan zararlarının giderilmesi amacı ile Uyuşmazlık Hakem Heyetine başvurduklarını, yapılan değerlendirme sonucu taleplerinin kabulüne karar verildiğini, davalının yasa yolu başvurusu üzerine İtiraz Hakem Heyetinin kararı kaldırarak bedel artırımına konu olan 60.696,07 TL yönünden taleplerinin kabulüne, fazla istemin usulden reddine karar verdiğini, bu kararı bir üst yasa yoluna başvurmadan kesinleştirdiklerini, zamandan kazanmak için ret kararına konu alacakları ve işlemiş faizinden oluşan 29.343,05 TL yönünden ise başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulması nedeni ile bu davayı açtıklarını belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalının, usulüne uygun tebligata rağmen cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının oğlu ve desteği olan …’nin ölümü nedeni ile davacının destekten yoksun kalma talebinde bulunmasının yerinde olduğu, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma alacağının Uyuşmazlık Hakem Heyetinin isteği üzerine düzenlenen 12/05/2020 tarihli raporda belirlendiği gibi 86.756,25 TL olduğu, bu miktarın 60.696,07 TL’sinin İtiraz Hakem Heyeti’nin 22/09/2020 tarihli olup yasa yoluna gidilmediği için kesinleşen kararı ile hüküm altına alındığı, davacının mahkemeden talep edebileceği alacağının ise (86.756,25 TL – 60.696,07 TL = 26.060,18 TL ) 26.060,18 TL olduğu, Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2020/8542 Esas sayılı icra takibine konu edilen alacağın da 26.060,18 TL olması nedeni ile davalının asıl alacağa yönelik itirazının haklı nedene dayanmadığı için iptali gerektiği, Hakem Heyetine başvuru yapılmadan önce sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine 18/11/2019 tarihinde kısmi ödeme yapıldığı için, davalı yönünden bu tarihte temerrütün gerçekleştiği, sigortalı araç ticari nitelikli olduğu için talep edilebilir faizin avans faizi olması gerektiği, temerrüt tarihi ile icra takibinin başlatıldığı tarih aralığında talep edilebilir faiz miktarının ise bir örneği dava dosyasında bulunan ve mahkemenin resen hazırladığı tabloya göre 2.896,25 TL olduğu, takip öncesi yapılan yargılama sırasında ölenin elde ettiği gelir, hak sahipleri ve diğer hesaplama unsurlarının belirlendiği, bilirkişi raporu ile de talep edilebilir destekten yoksun kalma alacağının hesaplandığı, üstelik elde edilen verilere göre sigorta şirketinin tazminat miktarını hesaplaması da mümkün olmakla alacak likit niteliğe dönüştüğü için haksız itiraz nedeniyle davacının alacağına ulaşması geciktirildiğinden hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili gerektiği anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne; davalının Ankara 23. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8542 esas sayılı icra takibine yönelik itirazının 26.060,18 TL asıl alacak ve 2.896,25 TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 28.956,43 TL üzerinden iptaline, asıl alacak olan 26.060,18 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlı avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, 28.956,43 TL’nin % 20’sine karşılık gelen 5.791,29 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı sigorta vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı sigorta vekili istinaf dilekçesinde; davacının itiraz hakem heyeti kararını temyize götürmediğini, dolayısıyla verilen kararın kesinleştiğini, icra takibine dayanak kök ve ek rapor Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından değerlendirilmediğinden, usulüne uygun belirlenmiş bir alacaktan söz edilemeyeceğini, yeniden aktüer raporu alınması gerektiğini, ek dava açılması gerekirken icra takibi başlatılmasının ve sonuçta icra inkar tazminatı ödemek zorunda kalınmasına sebep olunmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığını, bu tazminata karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı sigorta vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, HMK’nın 355. maddesi kapsamında, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı kapsamı dışında kalan bakiye destekten yoksun kalma tazminatı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki istemine ilişkindir.
Yerel mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı sigorta vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davalıya sigortalı olup şehir içi yolcu taşımacılığı yapan … plaka sayılı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybedip sağ tarafta bulunan durağa çarpması sonucu, durakta araç bekleyen ya da kaldırımda yaya olarak bulunan ve aralarında davacının oğlu…’ın da bulunduğu birden fazla kişinin ölümü ve yaralanması ile sonuçlanan kaza nedeniyle, davacının da aralarında bulunduğu hak sahipleri tarafından sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine kısmi ödeme yapıldığı, bu ödemenin yetersiz olduğu iddiasıyla davacının sigorta tahkim komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetine 21/02/2020 tarihinde başvurduğu (2020/19500 esas ), Hakem Heyeti tarafından alınan ilk hesap raporu ile davacının 60.696,07 TL destekten yoksun kalma zararı talep edebileceğinin belirlendiği, belirlenen bu miktar üzerinden davacı tarafından ilk kez bedel artırım işlemi yapıldığı, rapora yönelik itiraz uyarınca alınan 2. raporda davacının talep edebileceği zararının 86.756,25 TL olduğunun belirlendiği ve davacının bu kez ıslah işlemi yaptığı, Uyuşmazlık Hakem Heyeti yaptığı değerlendirme sonucu davacı … yönünden 86.756,25 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verildiği, ancak, davalı sigorta tarafından Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı aleyhine İtiraz Hakem Heyetine başvurulması sonucu itiraz hakem heyetinin 2020/İHK-17967 sayılı kararı ile, ikinci kez ıslah işlemi yapılamayacağı, bu nedenle davacının son rapor ile belirlenen alacağı üzerinden oluşturulan hükmün kaldırılmasına, ilk raporda belirtilen 60.696,07 TL’nin 18/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği ve bu kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından Ankara 23. İcra Dairesinin 2020/8542 esas sayılı dosyasında borçlu/davalı sigorta aleyhine 29/09/2020 tarihinde, itiraz hakem heyetinin ret kararına konu miktar olan 26.060,18 TL asıl alacak ve 3.282,87 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.343,05TL’nin takip tarihinden itibaren avans faizi ile tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde itirazı nedeniyle takibin durduğu ve süresinde itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından daha önce yapılan yargılama sonucu İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda açıklanan kararının reddedilen bölüm yönünden kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle kesin hüküm nedeni ile davanın usulden reddine karar verildiği, davacı tarafın istinaf yasa yoluna başvurusu üzerine Ankara BAM 26. Hukuk Dairesinin 01/07/2021 tarih 2021/1200 E. 2021/1033 K. sayılı kararı ile, bu davaya konu istemin İtiraz Hakem Heyeti kararı ile usulden ret edildiği, ortada esastan verilmiş ve kesin hüküm oluşturan karar bulunmadığı için, işin esasına girip, deliller toplanarak bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kaldırılması üzerine iş bu istinaf incelemesine konu kararın verildiği görülmüştür.
Mahkemece yeniden aktüer raporu alınmamışsa da; aynı olaydan kaynaklanan, aynı davacı tarafından ve aynı davalıya karşı açılan ve yukarıda ayrıntıları açıklanan hakem dosyasında alınan ve İtiraz Hakem Heyetince de değerlendirilen aktüerya raporunun bu dosya için kuvvetli takdiri delil olduğu anlaşıldığından bu rapor esas alınarak karar verilmesinde ve ilk derece mahkemesi gerekçesinde de açıklandığı üzere bu dosya kapsamında davaya konu alacak miktarı likit hale geldiğinden icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olarak verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.978,01TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 581,00 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 1.397,01 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yatırılan gider avansından varsa, kullanılmayan kısmın yatıran davalıya iadesine,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi, bakiye harç tahsili ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 08/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.