Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1274 E. 2023/1144 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1274
KARAR NO : 2023/1144

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/10/2021
NUMARASI : 2020/564 Esas 2021/739 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/10/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 06/03/2018 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletle davalı şirkete ZMMS sigortası kapsamında sigortalı olan … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı aracın çarpışması sonucu davacının ağır derecede yaralanarak malul kaldığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen talebin karşılanmadığını, Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvurunun usulden reddine karar verildiğini, davalının kendince belirlediği maluliyet oranına göre bir kısım ödeme yapıldığını, davalının gerçek zararı tazmin etmediğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 800,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 100,00 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00 TL alacağın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile dava değerini 108.523,38 TL’ ye artırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı … şirketine yapılan başvuru üzerine davacıya 26/03/2020 tarihinde 29.277,56 TL ödeme yapıldığını, bu ödeme ile davacının zararının karşılanmış olduğunu, kazaya karışan …plakalı aracın 13/08/2017-2018 vadeli 0001-0210-21363192 numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalının poliçe teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri taleplerinin teminat kapsamında olmadığını, davacının motosiklet sürücüsü olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılmasının gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; olay tarihinde davalı … şirketine ZMMS sigortası ile sigortalı araç ile davacının sevk ve kontrolünde bulunan motosikletin karıştığı trafik kazası sebebiyle. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından kaza tarihi itibarıyla geçerli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenen rapora göre davacının sürekli özür oranının yüzde 7,2 olduğu, 3 ay bakıcı ihtiyaç süresinin olduğu ve tıbbi iyileşme süresinin ise 9 ay olduğunun tespit edildiği, davacının kaza tarihi itibariyle 16 yaşında olup gelirine ilişkin somut bir delil dosyaya sunmadığı, bu nedenle asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığı, kaza tarihi itibarıyla geçerli maluliyete esas yönetmelik hükümlerine göre alınan maluliyet raporu, Yargıtay içtihatları, TRH-2010 yaşam tablosuna göre aldırılan aktüer bilirkişi raporu ile dava dilekçesi ve talep arttırım dilekçesinde belirtilen miktarlara göre davacının davalıdan yaşı itibariyle geçici iş göremezlik talep edemeyeceği, sigortalı araç sürücüsünün %100 kusur oranına istinaden davacının %7,2 çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybı oranına göre; bakiye 6.088,50-TL bakıcı gideri zararı ve 102.434,88-TL sürekli işgöremezlikten kaynaklı toplam 108.523,38-TL maddi tazminat talep hakkı bulunduğu, davalının ZMSS poliçesi düzenleyen olduğundan meydana gelen maddi zarardan KTK uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalı … şirketinin dava öncesi 02/03/2020 tarihinde temerrüde düşürüldüğü, sigortalı aracın kullanım amacı ve cinsi gereği tespit olunan tutara temerrüt tarihi itibarıyla yasal faiz işletilmesi gerektiği anlaşıldığından yapılan ıslah da dikkate alınarak, davacının davasının kısmen kabulüne, 102.434,88TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının, 6.088,50TL bakıcı gideri tazminatının, 02/03/2020 tarihiden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihi 2018 de yürürlükte olan özürlülük ölçütü… yönetmeliğine göre düzenlenmesi gerektiğini, davacı motosiklet sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu, müterafık kusurun değerlendirilmesi gerektiğini, kaza tespit tutanağı ile dosyadaki kusur raporu arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesinin doğru olmadığını, ödemelerin yetersiz olup olmadığının ödeme tarihine göre değerlendirilmesi ve yetersiz ise güncellenerek mahsubu gerekirken buna riayet edilmediğini, tazminat hesabının genel şartlara göre yapılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı … vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, HMK’nın 355. maddesi kapsamında, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davalıya ZMMS ile sigortalı araç ile davacının yönetimindeki motosikletin çarpışması sonucu davacının yaralandığı, davalı … Şirketi tarafından sürücünün %100 kusurlu olduğu ve davacının %5 malul kaldığı kabul edilerek ve %20 müterafık kusur indirimi yapılarak 26/03/2020 tarihinde 29.277,56TL ödendiği anlaşılmıştır.
Davadan önce yapılmış ödeme bulunması halinde, Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; ödeme tarihi itibariyle gerçekleştirilen ödemelerin yetersiz olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir. Bunun için, ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödenen miktarın karşılaştırılması ve ödemenin yeterli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa, bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ile yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, yapılan ödemeye, hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak (güncelleme) hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir. Ancak ödemenin dava açıldıktan sonra yargılama devam ederken yapılması halinde bu kısım yönünden dava konusuz kalacağından, davacılar için hesaplanan destek tazminatından ödemenin asıl alacağa ilişkin kısmının (güncelleme yapılmaksızın) mahsubu gerekmektedir. Yine bu durumda ZMMS poliçesi limitinden davacı tarafa ödenen tazminatın varsa feriler hariç asıl alacak kısmının mahsubu ile kalan poliçe teminat limitinin belirlenmesi gerekmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun “İşletenin Hukuki Sorumluluğu” başlıklı 85. maddesinde işletenin sorumlu olduğu zararlar belirlenmiş, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” denilmiş, aynı Kanun’un 91. maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
ZMMS tarafından zarar görene yapılan ödemeler, sigortalı işletenin de ödeme kadar sorumluluğunu kaldırır.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; istinaf eden davalı … şirketi tarafından davacıya poliçe limiti kapsamında, dava tarihinden önce 26/03/2020 tarihinde 29.277,56TL ödendiği sabit olup, hükme esas alınan aktüerya raporunda da bu miktarın ödeme tarihinden rapor tarihine kadar yasal faize göre güncellemesi sonucu bulunan miktarın hesaplanan işgöremezlik tazminatından mahsup edildiği anlaşılmıştır. Ancak hükme esas alınan raporda ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödenen miktarın karşılaştırılması ve ödemenin yeterli olup olmadığının değerlendirilmesinin yapılmadığı görülmüş olup, bu haliyle raporun karar vermeye elverişli olmadığı açıktır.
Bu durumda mahkemece, aktüerya bilirkişisinden ek rapor veya başka bir bilirkişiden yeni rapor alınarak yukarıda belirtilen ilkeler kapsamında ve usuli kazanılmış haklar gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan dava konusu kaza ile ilgili kaza tutanağında her iki tarafın da kural ihlali yaptığının tespit edildiği, mahkemece alınan kusur raporunda ise tüm kusurun davalıya sigortalı araç sürücüsünde olduğunun belirtildiği ve mahkemece de davalının sürücüsünün tam kusurlu olduğunun kabul edildiği görülmüştür. Ancak, aynı olayla ilgili olup henüz kesinleşmeyen Hendek Asliye Ceza Mahkemesi 2019/344 Esas 2020/204 Karar sayılı dosyasında alınan kusur raporunda da davacıya tali kusur verildiği ve ceza mahkemesi tarafından da “sanığın asli kusurlu olduğu, katılan … ‘in tali kusurlu olduğu” kabul edilerek karar verildiği anlaşılmış olup, mahkemece kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı … Şirketi vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına yukarıda gösterilen ödeme tarihindeki verilere göre sigorta tarafından yapılan ödeminin yeterli olup olmadığının araştırılması, kusur raporları arasında çelişki giderilerek ve usuli kazanılmış haklar gözetilerek yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kaldırma nedenine göre, davalının sair istinaf istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 15/10/2021tarihli 2020/564 Esas 2021/739 Karar sayılı kararın, HMK’nın 353/1-a-6. maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
Kaldırma nedenine göre davalının sair istinaf istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf edenlere iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İİK’nın 36. maddesi gereğince Ankara 3. İcra Dairesi’nin 2021/15712 Esas sayılı dosyasına depo edilen 175.000,00 TL bedeli teminat mektubunu yatırana iadesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 20/09/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.