Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1192 – 2023/1210
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1192
KARAR NO : 2023/1210
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2021
NUMARASI : 2018/810 Esas 2021/606 Karar
DAVACILAR
VEKİLLERİ
DAVALI
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 04/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/10/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ve davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 06/08/2018 tarihinde sürücü …’nın sevk ve idaresindeki aracın yol yapımı nedeniyle trafiğe kapalı yolda park halinde olan paletli asfalt serpme makinesine çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacıların araçta yolcu konumunda olan oğlu …’ün vefat ettiğini, belirterek müteveffanın babası davacı … için 20.000,00 TL, müteveffanın annesi davacı … için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talep arttırım dilekçesi ile dava değerini davacı anne … … için 121.601,50 TL, davacı baba … … için 76.098,69 TL olarak arttırmış, ıslah dilekçesi ile dava değerini, davacı anne … … bakımından 230.556,13 TL, davacı baba … … için 129.443,87 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, davacı … … için 162.487,66 TL, davacı … … için 91.227,06 TL destekten yoksunluk tazminatının 01/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı davacılar vekili ve davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun, soruşturma aşamasında ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen kusur raporu ile uyumlu bulunmadığını, kaza esnasında müteveffanın emniyet kemerinin takılı olup olmadığının netlikle belirlenmemiş olmasına karşın mahkemece emniyet kemerine bağlı müterafık kusur indirimi yapılmış olmasının yerinde olmadığını, müteveffanın araçtan fırlamadığını, araç içerisinde bulunduğunu, hesaplanan tazminattan hatır indirimi yapılmış olmasının da hukuka aykırı olduğunu, mahkeme kararında hükme esas alınan bilirkişi raporunda maddi tazminat hesaplamasına ilişkin olarak kullanılan yöntem, bakiye ömür tablosu, destek payları, kusur oranları, gelire ilişkin veriler ve diğer verilerin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun yetersiz olduğunu, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hatalı belirlemeler yapıldığını, sigortalı araç sürücüsü kaza anında 1.75 promil alkollü olması nedeni ile müterafik kusurun tenzili gerektiğini, mahkemece ceza dosyasının celp edilmediğini, ceza davası sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini, aktüer hesaplamalarda ücretin TÜİK verilerine göre hesaplanması gerektiğini, davalı sigorta şirketi temerrüde düşmediğinden faize hükmedilemeyeceğini, aksi düşünce halinde ise yasal faize hükmedilebileceğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı şirketin sorumlu tutulamayacağını,davanın açılmasına davalı şirketin sebebiyet vermediğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan taraf vekillerinin istinaf sebepleri doğrultusunda, HMK’nın 355. maddesi kapsamında, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 06.08.2018 tarihinde sürücü …’nın yönetimindeki araç ile seyri sırasında, yol yapım ve onarımı sebebiyle trafiğe kapalı olan yola girerek ilerlediği esnada park halinde olan paletli asfalt serpme makinasına çarpması sonucu meydana gelen kazada sürücü …’nın birinci derecede kusurlu olduğu, yolun bakım ve onarımından sorumlu kuruluşun yol trafiğe kapalı olsa da asfalt serme makinasının görünürlüğünü gelen sürücülerin görüşünü kolaylaştıracak şekilde yeterli tedbir almadan önüne ve arkasına herhangi bir uyarıcı levha aydınlatma, ışıklı sinyalizasyon cihazı ve reflektör konmaması ve diğer fiziki tedbirleri almadan park etmesinden dolayı hizmet kusurunun bulunduğunun belirlendiği, mahkemece alınan 19/04/2019 tarihli bilirkişi raporu uyarınca, kazanın meydana gelmesinde kaza mahallinde yol yapım çalışması yürüten dava dışı …. Ltd. Şti. yetkililerinin %20 oranında kusurlu oldukları, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olan araç sürücüsü …’nın %80 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, olaya ilişkin yürütülen Bor CBS’nin 2018/2427 soruşturma nolu dosyasında ATK’dan alınan rapor uyarınca, kazanın meydana gelmesinde maktul sürücü …’nın birinci derecede kusurlu olduğu, yolun bakım ve onarım işini üstlenen firmanın tali derecede kusuru olduğunun belirlendiği, 08.08.2018 tarihli bilirkişi raporu uyarınca ise maktul sürücü …’nın 2,245 promil alkollü olduğu, olay mahallinin gerisinde yol çalışmasından kaynaklı Altunhisar istikametinden gelen araçlara hitap eden ve yolun trafiğe kapalı olduğunu belirtip araçların bu yola girmesini engellemek üzere yeterli işaretleme ve tedbir bulunduğu ancak köy ve kasaba çıkışlarındaki kavşak mahallinde yolun trafiğe kapalı olduğu ve araçların trafiğe kapalı yola girmelerini engelleyecek şekilde yeterli işaretleme ve tedbir bulunmadığı, bununla birlikte aydınlatma bulunmayan mahalde yolu kapatacak park edilmiş olan iş makinesinin fark edilmesi için yeterli tedbir alınmamış olduğu, bu şartlar altında maktul sürücü …’nın, idaresindeki otomobil ile gece vakti müteyakkız seyretmesi, yola gereken dikkatini vermesi, hızını far görüş mesafesi ve bakım çalışması yapılan yol durumuna göre ayarlaması gerektiği halde bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olup dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde seyri neticesinde trafiğe kapalı alana girip seyrini sürdürdüğü ve bu alanda park halinde bulunan asfalt serme makinasına çarptığı olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile tali kusurlu olduğu, olay mahallinde çalışma yapan kurum, firma, sorumlu kişi ya da kişiler bu mahalde yapılan çalışmanın ve çalışmadan kaynaklı trafiğe kapatılmış olan yol bölümünün ve bu yola girişi engelleyecek şekilde yol boyunca kavşakları da kapsayacak şekilde gece ve gündüz vakti seyir halinde bulunan araç sürücüleri tarafından fark edilebilirliğini sağlayacak şekilde yeterli düzeyde işaret ve ışıklı yönlendirme levhalarını yol üzerine koymaları, araçların trafiğe kapalı alana girmesini engelleyecek şekilde yeterli tedbir alması gerekirken bu hususlara özen gösterilmediği, trafiğe kapalı alan içerisinde yolu tamamen kapatacak şekilde park halinde bulunan asfalt serme makinasının görünürlüğünü sağlamak amacıyla gerekli tedbir alınmadığı ve kazaya zemin hazırladıkları anlaşılmakla, söz konusu işaretleme eksikliğinin kazanın oluşumunda asli derecede etken olduğunun belirlendiği, mahkemece anılan soruşturma dosyasının bir kısım evrakları dosyaya kazandırılmış olmasına rağmen akıbetine ilişkin bir araştırma yapılmadığı ve açılmış ise ceza davası sürecine ilişkin evrakların dosyaya kazandırılmadığı, neticeten kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün % 80 kusurlu olduğu kabulü ile yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, Bor CBS’nin 2018/2427 soruşturma nolu dosyasının dosyaya kazandırılması, akıbetinin araştırılması, taraf vekillerinden de sorulmak suretiyle açılmış ise ceza davasının esas nosu ve mahkemesi belirlenerek anılan ceza dosyasının dosyaya kazandırılması, gerekçeli kararın verilip verilmediği, verilmişse kesinleşip kesinleşmediği belirlenerek karara esas alınan kusur durumunun belirlenmesi, dosya kapsamı nazara alındığında, kusur oranının netleşmesi için(ceza dosyası ve savcılık aşamasında esas alınan kusur durumu da değerlendirilmek kaydıyla) İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş Uzmanlar Kurulu’ndan veya İTÜ Öğretim Üyelerinden oluşturulacak kusur bilirkişi heyetinden tarafların itirazlarını da karşılayacak ve raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek mahiyette rapor alınmasıyla oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan eksiklikler giderilmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ayrı ayrı kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yukarıda belirtilen eksiklikler giderilerek yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, istinaf eden tarafların sair istinaf istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜ ile; Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 28/09/2021 tarihli 2018/810 Esas – 2021/606 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
İstinaf eden taraf vekillerinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden taraflarca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde yatırana iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-İİK’nın 36. maddesi gereğince Ankara 29. İcra Dairesinin 2021/13631 Esas sayılı dosyasına yatırılan 430.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun yatırana iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 04/10/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan
Üye
Üye
Katip
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.