Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/115 E. 2022/135 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/115 – 2022/135
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/115
KARAR NO : 2022/135

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2019
NUMARASI : 2017/363 Esas 2019/825 Karar

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 05/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 25/10/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 27.08.2016 tarihinde, davalı …’nin, sevk ve idaresinde bulunan, diğer davalı … Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı ve davalı … Sigorta tarafından sigortalı araç ile seyri sırasında yaya kaldırımına çıktığını, kaldırımda bulunan …’a çarptığını, …’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini, kazadan yaklaşık 3 saat sonra 09.25’de yapılan alkol ölçümünde davalı …’nin 1.12 promil alkollü olduğunun tespiti ile durumunun tutanak altına alındığını belirterek destekten yoksun kalan davacıların mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ile şimdilik davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL, davacı… için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL maddi tazminatın davalı …, araç işleteni … Makina Elektrik İnşaat ve kazaya karışan aracın ZMMS şirketi olan … Sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile kaza sonucu gerçekleşen ölüm nedeniyle üzüntü ve ıstırabın bir parça da olsa tatmin edilebilmesi adına; davacı… için 150.000,00 TL, davacı …için 150.000,00 TL, davacı… için 150.000,00 TL, davacı… için 50.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile toplam maddi zarar alacağının bilirkişi raporu ile belirtilen 92.128,52 TL olduğunu, poliçe limiti dahilinde bu rakamın 87.887,38 TL ‘sinin tüm davalılardan, bakiye 4.241,14 TL’sinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili yargılamaya katılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … Tic.Ltd.Şti. davaya cevap vermemiş, şirketin ticaret sicilinden yargılama aşamasında silindiğinin anlaşılmasından sonra, davacılar vekili şirketin ihyasını talep etmeyeceklerini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama neticesi, maddi tazminata ilişkin talebin kısmen kabulüne, 92.128,52 TL bakiye tazminatın … için 8.097,25 TL (7.725,00 TL’si davalı sigorta şirketi ile birlikte olmak üzere), … için 5.889,85 TL, (5.619,00 TL’nin davalı sigorta şirketi ile birlikte olmak üzere), … için 45.280,22 TL (43.195,38 TL’si sigorta şirketi ile birlikte), … için 32.861,22 TL (31.348,00 TL’si davalı sigorta şirketi ile birlikte) olmak üzere 92.128,52 TL’nin 27.08.2016 kaza tarihinden yasal faizi ile davalı … ile davalı … Sigorta Şirketi için poliçe limiti olan 87.887,38 TL’nin … ve … için 13.344,00 TL’sinin 06.12.2016, … ve … için 74.543,38 TL’sinin 28.04.2017 tarihinden yasal faizi ile … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsiline, tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla, … yönünden açılan davanın reddine, … … Tic. Ltd. Şti.’nin yargılama sırasında ticaret sicilden terkin edildiği ve davacı tarafça ihyasının istenmeyeceğinin bildirildiği gözetilerek HMK’nın 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan bu davalı yönünden açılan davanın reddine, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulüne,… yönünden 50.000,00 TL, … yönünden 50.000,00 TL, … yönünden 50.000,00 TL, … yönünden 25.000,00 TL, … yönünden 25.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL manevi tazminatın …’den 27.08.2016 kaza tarihinden yasal faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili ve davalılardan … vekili tarafından ayrı ayrı istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminatların yetersiz olduğunu, davalı tarafın vekiline hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi genel hükümlerinin 10.maddesine aykırı olduğunu, anılan maddeye göre davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde, mahkemece müvekkili sürücüye atfedilen kusur oranının yerinde olmadığını, Ankara 20.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/666E. Sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacılardan … için hesaplanandan fazla ödeme yapılmış olması nedeniyle bu fazladan ödemenin ödeme tarihi itibariyle denkleştirme yöntemiyle diğer davacılara paylaştırılması gerektiğini, karara esas hesaplamalar yapılırken, iki çocuğun yaşı, eşin yaşı, kendi yeterlikleri dikkate alınmaksızın eksik inceleme ile fahiş miktarda destekten yoksun kalma tazminatı takdir edildiğini, bilirkişi raporunda müteveffanın anne ve babasına hangi kıstaslara göre hesaplama yapıldığının açıklanmadığını, ek raporlarda davacı anne-babanın muhtemel yaşam sürelerinin farklı belirlendiğini, mahkemece hükmedilen manevi tazminatların fahiş olarak belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf eden tarafların sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüme bağlı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 27.08.2016 tarihinde saat 06:40 sıralarında mülkiyeti … Makine Elektrik İnşaat Şirketine ait olan aracın … tarafından trafikte seyri sırasında yaya kaldırımına çıkıp, yaya kaldırımındaki yaya …’a çarpmasıyla meydana gelen kazada sürücü …’nin kural ihlali bulunduğu, yayanın kural ihlali bulunmadığının belirlendiği, mahkemece alınan kusur raporu uyarınca, kazanın meydana gelmesinde yaya …’ın kusursuz, sürücü …’nin kusurlu olduğunun belirlendiği, Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/666 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesi sanık …’nin sübut bulan tedbirsizlik ve dikkatsizlikle bir kişinin ölümüne sebebiyet vermek suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, kararın istinaf aşamasında olduğu, anılan ceza dosyasında sanık olay sırasında alkollü bulunmadığını daha sonra alkol aldığını ve alkollü iken araç kullanmadığını savunmuş ise de, olayın olduğu 27/08/2016 günü saat 09:20 itibariyle yapılan ölçümde 1,12 promil alkollü bulunduğu tespit olunmuş, olayın üzerinden yaklaşık üç saat geçtiği ve yine böyle bir olaya katılan şahsın olay sonrası alkol almış olmasının hayatın olağan akışına uygun bulunmaması, olay öncesi alkol aldığı ve yine alkollü iken alkolün de etkisiyle olaya sebebiyet verdiği kabul edilmiş bu haliyle taksirle ölüme neden olma suçunu bilinçli taksir altında işlediği ve aynı zamanda alkollü araç kullanarak trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediğinin kabul edildiği, ceza dosyasında alınan rapor uyarınca, kazanın meydana gelmesinde sanığın asli kusurlu bulunduğu, maktulün ise kusurlu bulunmadığının belirlendiği, kaza yapan aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini kapsar şekilde ZMM sigorta poliçesinin tanzim edildiği, davadan önce davacı tarafa sigorta şirketi tarafından 06.12.2016 tarihinde 181.813,99 TL, 28.04.2017 tarihinde 40.298,27 TL ödeme yapıldığı, mahkemece aktüer bilirkişiden alınan rapor uyarınca belirlenen miktarlar esas alınarak yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
1-Mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı, ceza mahkemesinde hükme esas alınan kusur raporu ve olayın oluşu ile uyumlu bulunmasına, davalı sürücünün aracının başka bir araç tarafından sıkıştırılması neticesi kazanın meydana geldiği iddiasının sübut bulmadığı, kaldı ki bu durumun kurallara uygun şekilde yaya kaldırımında yürürken kazaya uğrayan yaya müteveffanın kusursuzluğuna etki etmeyeceği, sigorta şirketi tarafından davacı …’a fazladan ödendiği tespit edilen meblağın diğer davacılara yapılan ödemelerden düşülemeyeceği, nitekim her davacının kendi şahsında doğan tazminat hakkının münferit olduğu, anılan durumun sigorta şirketi ile davacı… arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiği,hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda ve mahkeme kabulünde, müteveffanın davacıların oğlu, eşi ve babası olması nedeniyle destekten yoksun kaldıkları yönünde belirleme yapılmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, davacıların muhtemel yaşam sürelerinin bilirkişi tarafından doğru şekilde belirlendiğinin anlaşılmasına göre bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunduğu anlaşılmakla davalı … vekilinin bu yönlere ilişen istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda davalı sürücünün %100 oranında kusurlu bulunduğu, davacıların müteveffanın eşi, anne ve babası ile çocukları olduğu, davacıların müteveffaya yakınlık derecesi, davacılar lehine manevi tazminat şartlarının oluşması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, desteğin ölümü nedeniyle davacıların maruz kaldığı ve ömür boyu yaşayacağı acı, elem, keder, ızdırap, sıkıntı, üzüntü, stres, manevi tazminatın amacı, zenginleştirme ve fakirleştirme amacı taşımaması, caydırıcı olması, özendirici olmaması ve 22.06.1966 tarih, 1966/7 Esas – 7 Karar sayılı YİBK kararındaki kriterler gözetildiğinde, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiğinden, davacılar için belirlenen manevi tazminat miktarının hak ve nesafet kurallarına uygun bulunduğu ve taraf vekillerinin bu husustaki istinaf taleplerinin yerinde bulunmadığı anlaşılmıştır.
2-Yerel mahkemenin karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/2 maddesi hükmü gereğince davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. Bu durumda mahkemece davacı vekilince talep edilen manevi tazminatın kısmen kabulüne karar verilmesine göre, davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretini geçmeyecek şekilde davalı … lehine vekâlet ücretine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi davacı vekili lehine hükmedilen vekâlet ücretinden daha fazla vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, istinaf konusu yapılmayan kısımlar baki kalmak üzere, HMK’nın 353/1.b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Davalı … vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
II-Davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile; Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 13/11/2019 tarih, 2017/363 Esas – 2019/825 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
1-Maddi Tazminata ilişkin talebin kısmen kabulüne, 92.128,52 TL bakiye tazminatın … için 8.097,25 TL (7.725,00 TL’si davalı sigorta şirketi ile birlikte olmak üzere)
… için 5.889,85 TL, (5.619,00 TL’nin davalı sigorta şirketi ile birlikte olmak üzere),
… için 45.280,22 TL (43.195,38 TL’si sigorta şirketi ile birlikte),
… için 32.861,22 TL (31.348,00 TL’si davalı sigorta şirketi ile birlikte), olmak üzere 92.128,52 TL’nin 27.08.2016 kaza tarihinden yasal faizi ile davalı … ile davalı … Sigorta şirketi için poliçe limiti olan 87.887,38 TL’nin … ve … için 13.344,00 TL’sinin 06.12.2016, … ve … için 74.543,38 TL’sinin 28.04.2017 tarihinden yasal faizi ile … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsiline, tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla,
… yönünden açılan davanın reddine,
… … Tic. Ltd. Şti.’nin yargılama sırasında ticaret sicilden terkin edildiği ve davacı tarafça ihyasının istenmeyeceğinin bildirildiği gözetilerek HMK 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan bu davalı yönünden açılan davanın reddine,
Alınması gereken 6.293,29 TL harçtan peşin alınan 2.196,61 TL harcın düşümü ile eksik kalan 4.096,68 TL harcın davalı … ve davalı … Sigorta Şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan toplam 2.228,01 TL harcın davalılar … ve … Sigorta Şirketinden alınarak davacılar …, …, …, …’a verilmesine,
Davacı …, …, …, … kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 10.120,28 TL nispi vekalet ücretinin davalı … ve davalı … Sigorta Şirketinden alınarak bu davacılara verilmesine,
Davalı … ve … Sigorta Şirketi kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 10.120,28 TL nispi vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan toplam 2.411,90 TL yargılama giderinin davalı … ve davalı … Sigorta Şirketinden alınarak davacılar …, …, …, …’a verilmesine,
Davalılar tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Talep halinde artan avansın iadesine,
2-Manevi Tazminata ilişkin davanın kısmen kabulüne,
… yönünden 50.000,00 TL,
… yönünden 50.000,00 TL,
… yönünden 50.000,00 TL,
… yönünden 25.000,00 TL,
… yönünden 25.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000 TL manevi tazminatın …’den 27.08.2016 kaza tarihinden yasal faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gereken 13.620,00 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden kabul edilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 17.950,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacılara verilmesine,
Davalı … kendisini vekille temsil ettiğinden reddedilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 17.950,00 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN
II-Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacılara iadesine,
III-İstinaf başvurusu nedeniyle davacılar tarafından yapılan tebligat ve posta giderleri toplamı 76,40 TL ve 148,60 TL istinaf başvurma harcı olmak üzere toplam 225,00 TL yargılama giderinin davalı …’den alınıp davacılara verilmesine,
IV-Başvuran taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
V-Davalı … tarafından yatırılması gereken 19.955,29 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 4.988,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.966,47 TL harcın bu davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
VI- İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
VII-Kararın usulüne uygun olarak taraflara tebliğine,
Duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 05/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.