Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1097 E. 2023/932 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 35. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1097
KARAR NO : 2023/932

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2021
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 23/06/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçelerinde; 04.12.2015 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki ….. plakalı araç ile davalı sigortaya sigortalı … sevk ve idaresindeki …plakalı aracın yaptığı kaza sonucunda müvekkili …’in ağır şekilde yaralandığını, müvekkilinin hiç bir kusurunun bulunmadığı kazada kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak taraflarına ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin uğramış olduğu zararlardan dolayı şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL sürekli iş göremezlik maddi tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde; dava dilekçesinde talep ettikleri sürekli iş göremezlik zararları için 100,00-TL’yi 46.494,65-TL artırarak 46.594,65-TL’ye çıkardıklarını bildirmiştir.
Davacı vekili talep artırım dilekçesinde; sürekli iş göremezlik zararları için talep ettikleri 46.594,65-TL’yi 8.394,65-TL artırarak 54.989,30-TL’ye çıkardıklarını bildirmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru ve poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, kaza tespit tutanağına göre sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, ayrıca ölüm/sakatlık hâlinde kusur oranında azami sorumluluğun 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, ceza dosyanın celbi gerektiğini, davacının SGK’dan ödeme alıp, almadığının tespitinin gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik taleplerinde sorumluluklarının bulunmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığından müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığını, kalıcı maluliyet söz konusu ise, davada 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının ve ekinin uygulanması gerektiğini, davacının talep ettiği faiz başlangıç tarihinin haksız olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının %75, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %25 kusuru ile gerçekleşen trafik kazasında, davacının %12 malul kalacak, 4 ayda iyileşebilecek ve 1 ay süre ile bakıcı ihtiyacı olacak şekilde yaralandığı, alınan bilirkişi raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik zararının oluştuğu, yaşı nedeniyle geçici iş göremezlik zararının oluşmadığı gerekçesiyle, yapılan ıslah da dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile; 54.989,30 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, davalıdan (sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere) 28/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, geçici iş göremezlik tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkiline verilen %75 kusuru kabul etmediklerini, kusur raporlarının adeta birbirinin kopyası olup, kopyala-yapıştır şeklinde düzenlendiğini, kusur konusunda yeterli araştırma yapmadan verilen kararı kabul etmediklerini belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı sürücünün müterafık kusurunun bulunduğunu, zira koruyucu tertibata sahip olmadan motosiklet kullandığını, bu nedenle tazminattan %20 oranında indirim yapılması gerektiğini, hesap raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, TRH-2010 Erkek Tablosuna göre davacının muhtemel yaşamının 74 yaşın sonuna kadar hesaplanması gerektiğini, işleyecek dönemde rapor tarihindeki yaş (22 yaş) esas alınarak hesap yapılması gerektiğini, pasif dönemde peşin değer faktörü formülünün hatalı esas alındığını, prograsif rant yönteminin kullanılmasının hatalı olduğunu, maliyet raporunda belirlenen oranın hatalı olduğunu ve yürürlükten kaldırılan yönetmeliğe göre rapor düzenlendiğini, raporun ….… Yönetmeliğine göre düzenlenmesi gerektiğini belirterek, istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı ve davalı vekillerinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; 04/12/2015 günü, olay tarihinde 02/11/1999 doğum tarihli, 16 yaşında olan davacının, kask olmadan kullandığı motosiklet ile giderken önünde seyreden, sola yanaşmış ve sola sinyal veren otomobile rağmen, kavşak mahallinde otomobili geçmeye çalışırken meydana gelen kazada, çelişki giderici mahiyetteki kusur raporuna göre davacının %75, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğu, yine kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen maluliyet raporuna göre davacının olay nedeniyle omuzunun çıktığı ve bu nedenle %12 malul kalacak, 4 ayda iyileşecek, 1 ay bakıcı ihtiyacı olacak şekilde yaralandığı, Yargıtay İçtihatları kapsamında usulüne uygun olarak düzenlenen hesap raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik zararının hesaplandığı, davacıdaki yaralanma ile kask takmama eylemi arasında illiyet bağı bulunmadığından müterafik kusur indirimi yapılmamasında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun olarak verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalıdan alınması gereken 3.756,32TL nisbi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 940,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.816,32 TL harcın istinaf eden davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,.
3-İstinaf eden taraflarca tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
5-Karar tebliği, kesinleştirme, harç tahsil ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 14/06/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.