Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2022/1018 E. 2023/752 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi Esas-Karar No: 2022/1018 – 2023/752
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1018
KARAR NO : 2023/752

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/06/2021
NUMARASI : 2020/230 Esas 2021/408 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat ( Ölüm Sebebiyle Açılan Maddi ve Manevi Tazminat)
KARAR TARİHİ : 17/05/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 12/06/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı asıl ve birleşen davada davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı …’e ait aracı kullanan araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki araç ile dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki araçla çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazası neticesinde, dava dışı …’ın aracında yolcu olan müvekkili …’ın eşi, diğer müvekkilerinin annesi olan …’ın yaşamını yitirdiğini, gerçekleşen trafik kazasında kaza tespit tutanağına göre; davacı …’ın kusuru bulunmadığını, gerçekleşen trafik kazası neticesinde müvekkillerinin meydana gelen ölüm nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradıklarını, zararlarından davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair hak, alacak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili… için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, davacı … için 10.000,00 TL maddi ( destekten yoksun kalma) tazminatının davalılardan ayrı ayrı ve müteselsilen tahsiline, ayrıca davacı… için 100.000,00 TL, davacı … için 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; asıl davaya konu kazada vefat eden …’ın müvekkilinin kızı olduğu, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilinin ölenin desteğinden mahrum kaldığı gibi, manevi olarak da acı çektiğini, zararlarından davalılar … ve ZMMS kapsamında sigorta şirketinin sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair hak, alacak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 500,00 TL defin giderinin davalılardan ayrı ayrı ve müteselsilen tahsiline, 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan müteselsilen ve müştereken tahsiline, karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve birleşen davada davacılar vekili 08/06/2021 tarihli celsede maddi tazminata ilişkin taleplerinin davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığını, maddi tazminata ilişkin taleplerinden feragat ettiklerini, manevi tazminata ilişkin taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili asıl ve birleşen davaya yönelik verdiği cevap dilekçesinde, sorumluluklarının sigorta limiti kusur ve zarar ile sınırlı olduğunu, davacıların zararını kanıtlaması gerektiğini, savunarak davaların reddini istemiştir.
Diğer davalılar tarafından asıl dosya ve birleşen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemece; asıl ve birleşen davanın, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu; meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumunun tespiti amacıyla İTÜ Fen Heyetinden alınan bilirkişi kurulu raporunda, kazanın meydana gelmesinde; davalı araç sürücüsü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında asli kusurlu olduğu; vefat edenin yolcu olduğu davacı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığının belirtildiği, raporun karar vermeye elverişli olduğu; davacılar vekilinin vekaletnamesindeki yetkiye istinaden asıl ve birleşen davada maddi tazminat talebinden ödeme nedeniyle feragat ettiği, davalı sigorta şirketinin ise maddi tazminat davasından feragat edilmiş olması sebebiyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği, bu nedenle asıl ve birleşen davada maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, asıl ve birleşen davada manevi tazminat talebi yönünden ise; davalı …’ın haksız eylemi sebebiyle …’ın vefat etmesine sebebiyet vermesiyle davacıların manevi olarak yıkıma uğradıkları, davacı …’ın eşini, davacı…’ın annesini ve davacı …’ın ise kızını kaybettiği, davalının bu eylemi nedeniyle davacıların yaşadığı elem ve acı, kaybettikleri maddi ve manevi destek göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacıların uğradıkları manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalıdan alınarak davacılara verilmesi suretiyle, davacıların zedelenmiş olan yaşama sevinçlerini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına ve meydana gelen kazadaki kusur durumları gözetilerek bir miktar manevi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu gerekçesi ile;
“Asıl Dava Yönünden;
1-Davacıların maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile, Davacı … için 40.000,00 TL, Davacı… için 20.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 23/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
Birleşen Davada;
1-Davacının maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 23/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş” hüküm asıl ve birleşen davada davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl ve birleşen davada davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; meydana gelen kazanın davalının tam kusuru ile meydana geldiğini, müvekkili …’nin kızını kaybettiği ve evlat acısını yaşadığını, 5.000,00 TL manevi tazminatın yetersiz olduğunu, asıl davada müvekkillerinin ise eşini/annesini kaybettiklerini, takdir edilen manevi tazminatın çok yetersiz olduğunu, belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle, maddi ve manevi tazminat istemidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dava davacıları tarafından manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf edilmiştir.
Olay tarihinde, davalı …’nin sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken, olay yeri kavşak noktasında, vefat eden …’ın yolcu olarak bulunduğu araca çarpması neticesinde, asıl davada davacıların eşi ve annesi, birleşen davada ise davacının kızı olan …’ın vefat ettiği, kaza tespit tutanağı ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan raporda da kazanın bu oluş şekline göre kazanın meydana gelmesinde, davalı araç sürücüsünün kavşak noktasında bölünmüş yolda seyreden davacı …’ın yolcu olduğu araca geçiş önceliği vermemesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu tespit edilmiş olup, asıl ve birleşen davada davacılar, davalı araç sürücüsünün kusuru ile meydana gelen kazada yakınlarının vefat etmesi nedeniyle manevi olarak zarar görmüştür. Bu nedenle haksız fiil sorumlularından manevi zararının karşılanmasını talep edebilirler.
6098 sayılı TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü ile aynı Yasanın 51. maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne göre, somut olayda kazanın meydana gelmesindeki davalı araç sürücüsünün kusurunun ağırlığı, kazanın oluş şekli, asıl ve birleşen davada davacıların ölene yakınlıkları, kaza tarihi, kaza tarihindeki paranın satın alma gücü, tarafların sosyal ekonomik durumları, davacıların kaza nedeniyle çektiği acı ve duymuş olduğu üzüntünün boyutu, manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi ve davacıların uğradığı manevi zarar göz önüne alındığında takdir edilen manevi tazminatın TMK’nın 4. maddesi nazara alındığında hakkaniyete uygun belirlenmediği, manevi tazminatın bir miktar az olduğu, asıl davada ölenin eşi olan … için 45.000,00 TL, ölenin kızı olan … için 25.000,00 TL, birleşen davada ölenin annesi olan … için 15.000,00 TL manevi tazminatın hakkaniyete uygun olacağı kanaatine varıldığından, manevi tazminat miktarına yönelik asıl ve birleşen davada davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulüne, karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkemece yapılan yargılamada eksiklik bulunmamasına, yapılan hata nedeniyle yeninden yargılamaya ihtiyaç duyulmamasına göre, kararın davacılar lehine HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararında asıl ve birleşen davadaki davacıların manevi tazminata yönelik talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile asıl davada, davacı … için 45.000,00 TL, davacı … için 25.000,00 TL, birleşen davada davacı … için 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine karar verilmiş, ilk derece mahkemesi kararında kesinleşen yönler korunarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Asıl ve birleşen davada davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 08/06/2021 tarihli, 2020/230 Esas 2021/408 Karar sayılı kararın KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
Asıl davada;
1-Davacıların maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile, Davacı … için 45.000,00 TL, Davacı… için 25.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği tarih olan 23/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Harçlar Kanunu madde 22 uyarınca alınması gereken 39,53TL karar ve ilam harcından peşin alınan 37,58TL harcın mahsubu ile bakiye 1,95TL karar ve ilam harcının davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 375,35TL’sinin davalılardan, 944,65TL’sinin davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 4.781,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 683,10TL harcın mahsubu ile bakiye 4.098,60 TL karar ve ilam harcının, davalılar … ve …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 683,10TL peşin harcın davalılar … ve …’tan tahsili ile davacılara verilmesine,
b-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde (Dairemizce verilen karar tarihinde) yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 9.200,00 TL, davacı… için 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
1-Davacının maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 23/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Harçlar Kanunu madde 22 uyarınca alınması gereken 39,53 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 5,12TL harcın mahsubu ile bakiye 34,41TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.129,49TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 213,11TL’sinin davalılardan, 916,38TL’sinin davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.024,55 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 85,38 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.39,27 TL karar ve ilam harcının, davalılar … ve …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 85,38 TL peşin harcın davalılar … ve …’tan tahsili ile davacıya verilmesine,
B- Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan tahsili ile davacıya ödenmesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
II-Asıl ve birleşen davada davacı tarafça yatırılan “istinaf karar harcının” talep halinde davacılara iadesine,
lll-İstinaf başvurusu nedeniyle asıl ve birleşen davada davacılar tarafından yapılan 486,30 TL İstinaf Başvuru Harcı ve 48,50-TL tebligat ve posta giderleri olmak üzere toplam 534,80 TL’nin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
lV-HMK’nun 333.maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
V-Kararın tebliği ve harç iadesi işlemlerinin ilk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 17/05/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.